TRT, katılmama gerekçesinde Avrupa Yayın Birliği EBU’nun her sene doğrudan finalde yarışan beş ayrıcalıklı üyesi Almanya, Fransa, İngiltere, İspanya ve İtalya’nın sürekli başarısız sonuçlar almasını önlemek için, 2011’de halk oylarının oranın yüzde 50’ye düşürülmesine tepki gösterdiğini vurguluyor. EBU’ya hem puanlama sisteminin eskiye dönmesi hem de bu ülkelerin ayrıcalıklı durumlarının kaldırılması için yaptığı başvuruya olumlu cevap alamayan TRT, yarışmaya gitmeme kararını açıkladı. Bu protestoyu geçen mayısta Bakü’deki yarışmaya katılmayarak gerçekleştirmeyi düşünen kurumun, kardeş Azerbaycan’ı zor durumda bırakmamak için kararı şimdiye ertelediği öğrenildi. İsveç’in Malmö kentindeki yarışmaya ‘hangi şarkıcı gitsin?’ tartışmalarının yeni yeni başladığı bu dönemde, gitmeme kararı tartışma yarattı.
Fuat Güner (Şarkıcı, MFÖ’nün üyesi)
‘Beş ülke kendi arasında yarışsın’
Türkiye’de EBU üyesi ve oraya üye bir sürü ülke var. Eğer beş tane Avrupa ülkesi oturup bir karar alıyorsa, tabii ki Türkiye’nin de "Kardeşim insan bize de danışmaz mı? Biz de EBU’ya bağlıyız. Neden bize danışılmıyor?" diye sorma hakkı var. Eğer TRT’nin Eurovison’a gitmeme kararının altında başka bir neden yoksa ve tek sebep beş ülkenin oylama sistemini değiştirmesiyse, haklı bir tepki ortaya koyuyoruz. Hatta benim bir önerim var. EBU üyesi diğer ülkeler de Türkiye gibi protesto etsinler ve Eurovision bu 5 ülke arasında yapılsın. Çünkü bu yapılan büyük bir haksızlık. Beş ülke diğer üyelere emrivaki yapmış. Bir de iyi şarkı bulamadılar, o nedenle katılmıyorlar diye bir eleştiri var. Ben buna kesinlikle katılmıyorum. Bugüne kadar şarkı bulundu da, bu sene mi bulunmayacak.
Sezen Cumhur Önal (Söz yazarı-besteci)
‘Kötü şarkılarla zaten gidilmez’
Bence TRT, iyi şarkı ve şarkıcı bulma sıkıntısı yaşadığı için katılmıyor. Memlekette şarkı yok, besteci yok. Eurovision’a gönderecek doğru düzgün bir şarkı bulunamadığı için bu hale gelindi. Bu kadar kötü şarkıların söylendiği bir ülkenin yarışmaya girmeye hakkı yoktur. TRT doğru karar verdi. Evrensel bir şarkı yarışmasına yerel bir yarışma yapmadan katılmak zaten hataydı. Çok hayırlı bir karar. Türkiye’de müziği bu hale getirenlerin gözü aydın olsun. Soyunmakla, dekolteyle şarkıcı olunmuyor. Bu müziği bu ülkeye sevdiren bir insan olarak, bu faciayı bize yaşatanların kulakları çınlasın. TRT’yi de tebrik ediyorum.
Dekoltenin ne şi var müzikte. Bütün marketlerde plaklar duruyor. Gazete ilanıyla gazete satılmaz. Şarkı kendi reklamını yapar. Unkapanı’nda plakçı dükkanları satılıyor. Çikolata renkli şarkıcı Stevie Wonder geliyor, millet soğukta koşuyor. Demek ki, millet iyi şarkıya aç. Lady Gaga bunların yanında melek. Kadın kendi müziğini yapıyor. Biz müslüman mahallesinde salyangoz satıyoruz. Bizim makamsal müziğimiz var.
Emel Müftüoğlu (Şarkıcı)
‘Eurovision’ın ne yararı vardı?’
Bu kararı, bize Eurovision’un ne yararı, ne zararı var diye inecelemek lazım. Bence Eurovision çok önemli bir yarışma değil. Bize birinci olduğumuz dönemde bile ne kazandırdı? Açıkçası bana göre az gelişmiş ülkelerin katıldığı bir yarışma. Tabii TRT’de haklı, sıkıldı. Ne yapsa olmuyor, kimseye de yaranamıyor. Bir de bu yarışmaya çok ciddi para harcanıyor. Sanatçıi klibi, tanıtımı derken dünya kadar para gidiyordu. Ama sonuç tatmin edici de olmadı. Bence faydası var mı diye birileri istatistik yapmalı. Eskiden TRT’nin uyguladığı sistemde şarkıyı halk seçiyordu. O nedenle kimse bir şey diyemiyordu. Gerçi biz Türkler, o zaman da eleştirecek bir şey bulurduk. Bir iş yaptığında o kadar çok ses çıkıyor ki, sonunda sen de beziyorsun. Yapılan işi kimse takdir etmiyor ya da teşekkür etmiyor. Ben TRT’yi anlıyorum. Ama dediğim gibi oraya girmek çok önemli değil. Tabii biz müzisyenler için kendi ülkemizi öyle bir platformda izlemek eğlenceli oluyordu.
Bülend Özveren (Eurovision sunucusu)
‘TRT Eurovision’a değil, sisteme karşı’
Öncelikle şunu söyleyebilirim. Avrupa yayıncılar Birliği EBU patrondur ve onun Türkiye nezlindeki muhatabı TRT’dir. Bu yıl yapılan toplantılarda TRT Genel Müdürü "Önümüzdeki seçenekler arasında Eurovision’a katılmamak da var. İstersek buna da seçebilriz" demişti. Anlaşılan o ki, bu seçeneği seçmişler. Şimdi TRT, Eurovision’a katılmamasını iki gerekçeyle bizlere açıklıyor. İlki, son üç yıldan beri oylama sisteminde yapılan değişiklikten olumsuz etkilendiğimiz. Çok daha başarılı sonuçlar elde edebilecekken, bu değişiklikle geride kalıyoruz. İkinci gerekçe ise; beş büyük ülke yani ben onlara parayı veren düdüğü çalanlar diyorum. Bu ülkeler; Büyük Britanya, Almanya, Fransa, İspanya, İtalya, ‘Biz zamanında bu işe çok para yatırdık, o nedenle sürekli bu yarışmaya katılırız’ diyorlar. Ben buna karşıyım. Böyle bir zorunlulukları yok. Bu sene müziği konuşmaktan mahrum kalacağız. Ama yüzde 99 final akşamı TRT’de ekrana gelecektir. Çünkü TRT, Eurovision’a karşı değil, sisteme karşı. Bu kararı, Türkiye’nin Avrupa Birliği’nden daha da uzaklaştığı şeklinde yorumlayanlar var. Ben buna kesinlikle katılmıyorum. Avrupa’da ekonomik nedenlerle Eurovision’a katılmayanlar da var. Bizim bu yarışmaya katılmama sebebimiz yapılan haksızlığa karşı bir karşı gelmedir.
Metin Özülkü (Besteci-prodüktör)
‘Müzik için çok üzücü bir durum’
İlk duyduğumda, gerekçeyi bilmediğim için çok tepki gösterdim. Ama TRT’nin dayandığı sebepleri öğrendiğimde haklı buldum. Çünkü EBU üyesi bu ülkelerin diğer ülkelere danışmadan karar alması haksızlık. Bu açıdan baktığımızda TRT’nin kararına sonuna kadar saygı duyuyorum. Ancak Eurovision’a gidilmemesine olumsuz bakıyorum. Çünkü en azından üç ay boyunca müziğin gerçek magazini yapılıyordu. O nedenle bu oluşan durum müzik sektörüne zarar verecek. Çünkü normalde müzikte sanatçının kıyafeti, sevgilisi, sözleri tartışılıyor. Kimsenin müzik konuştuğu yok. Ama Eurovision döneminde herkes şarkıyı, aranjesini, soundu’unu konuşuyordu. Bu müziğe de kazandıran bir durumdu. Bu üzücü bir durum olsa da, TRT’nin kararına ancak saygı duyabilirim.
Naim Dilmener (Müzik eleştirmeni)
‘Memleket adına yanlış bir karar’
TRT’nin Eruvision’a gitmemesi kesinlikle yanlış bir karar. Müzik adına, memleketin tanıtımı adına doğru değil. Ayrıca gerekçe de inandırıcılıktan uzak. ‘Herkes birbirini kolluyor, bu oylama sisteminde biz kaybediyoruz’ diyorlar. Ama tam aksine bu oylama sistemi en çok Türkiye’ye yarıyor. Çünkü gurbetçilerimizden oy alıyoruz. Bence sebep daha politik ya da sosyolojik bir şey olabilir. Bize doğrusu söylenmiyor. Her sene bayıla bayıla giderlerdi Eurovision’a.
Habertürk