Bu albümde popüler kültere dair bir şey yok!

Albümler
Pop müziğin sevilen sesi Gökhan Tepe; ‘Kendim Gibi’ isimli yeni albümüyle hayranlarıyla buluştu. Son dönemde Demet Akalın’a verdiği ‘Türkan’ şarkısıyla da gündemde olan T...
EMOJİLE

Pop müziğin sevilen sesi Gökhan Tepe; ‘Kendim Gibi’ isimli yeni albümüyle hayranlarıyla buluştu. Son dönemde Demet Akalın’a verdiği ‘Türkan’ şarkısıyla da gündemde olan Tepe, yeni projelerini anlattı.

‘Kendim Gibi’, nasıl bir albüm oldu?
Çok iyi tepkiler alıyoruz. İlk klibi ‘Tanrım Dert Vermesin’ isimli şarkıya çektik. Bu albümde iki parçanın söz ve müziği bana ait. Onun dışında; Hakkı Yalçın, Şebnem Sungur, Erhan Bayrak ve Serdar Aslan’a ait olan şarkılar var. Diğer altı albümümden ciddi şekilde ayrılan, çok farklı bir albüm oldu. En büyük özelliği; parçaların tamamının akustik olarak çalınması. Elektronik ses kullanılmadan, stüdyoda tüm enstrümanlar canlı olarak çalındı.

OLGUNLUK ALBÜMÜM 

Peki, duygu olarak eski şarkılarınıza göre farklar var mı?

Diğer albümlerimde, popüler kültürle alışverişi çok fazla olan şarkılar vardı. Popüler ve güncel olan ne varsa, şarkılarımda, imajımda yüksek dozda bulunuyordu. Bu albümde ise popüler kültüre dair pek fazla bir şey yok. Günümüzle çok fazla etkileşen bir albüm değil. Sadelik ve kendim gibi olma durumu söz konusu yani. Sanat müziği türündeki ‘Veda Makamı’ adlı şarkı çok sevildi. Bu, eski pop albümlerimde yer vereceğim bir parça değildi. Akustik bir albüm yaptım ama bundan sonra hep böyle olacak anlamına gelmez. Bu benim olgunluk albümüm; birçok çağa hizmet etsin diye yaptım.

Elektronik alt yapılar, müzikteki duyguyu bozuyor mu sizce?

Stüdyoda sanatçının sesiyle ne kadar oynanırsa oynansın, o sanatçının şarkıyı söylemesinde ruh ve samimiyet yoksa, dinleyici onu benimsemez. Üç-beş gün maddi destekle devam eder, ondan sonra da yok olur gider. Bizim insanımız, içten ve ruhuyla şarkı söyleyeni zirveye taşıyor. Tabii ki; elektronik ortamda yapılan, eğlenmek ve zaman geçirmek için dinlediğimiz şarkılar da var. Bence onlar, imitasyon şarkılar. Hiçbir şey aslını tutmaz. Herkes müzikte istediğini yapabilir ama dinleyiciyi kandıramazlar.

Bir süredir Şebnem Sungur’la iyi bir ikili oluşturdunuz. Birlikte güzel şarkılara imza atıyorsunuz. Bu buluşma nasıl gerçekleşti?

Şebnem’le biz çok eski dostuz. Şebnem’in son dönemlerde benim ricamı kırmayıp söz yazmasıyla başladı bu birliktelik. İlk önce Ebru Gündeş’e verdiğimiz ‘Beyaz’ isimli şarkı çıktı. Sonra Şebnem, benim albümüm için ‘Birkaç Beden Önce’ ve ‘Söz’ isimli şarkıların sözlerini yazdı. Bundan sonraki albümlerde de birlikte yeni şarkılar yapacağız. Şebnem’in sözleri, kesinlikle benim için itici güç. Farklı çizgimi Şebnem’in sözleriyle yarattım. Arzuladığım başarıya giden yolda, çok büyük katkısı var.

ARTIK BİR MARKAYIM 

Bu kadar yıl sonra marka olduğunuzu düşünüyor musunuz?

Evet, marka olduğumu söyleyebilirim. Her albümde hedefimi yükseltiyorum. Yaşadığım ve bu işi yaptığım sürece, hedefimi hep yükseğe koyacağım. Bu durum, işimi çok sevmemle alakalı. Müzik dışında başka yollar arayarak bir üst kademeye çıkmayı hiç düşünmedim. Sadece insanlara hitap eden şarkılar yaparak bir yere geldim. Başarımın sırrı, işimi çok sevmem.

Rakiplerinizden sizi ayıran özellik ne?

İçtenlikle şunu söylüyorum; hiçbir arkadaşımı rakip olarak görmüyorum. Benim tek rakibim; bir önceki albümüm ve onun için yaptığım şarkılardır. Hiç kimseyi kafama takmıyorum. İşini güzel ve doğru yapmaya çalışıp kendinle uğraşırsan, başarı mutlaka ortaya çıkacaktır.

‘TÜRKAN’ GİBİ BİR ŞARKI UZUN ZAMANDIR YOKTU

Tam bir aile sanatçısı olarak kabul ediliyorsunuz. Hiç şımardığınız oluyor mu?

Bu, içten gelen bir şey. Eğer farklı karakterde biri olsaydım, bocalayabilirdim. Ben çocukluğumdan beri böyleyim. İnsanlar hep beni saygılı biri olarak görmüştür. Ailemden bana aşılanan buydu. İnsanları incitmemek benim düsturum. 16 yıllık kariyerim boyunca asla kimsenin kalbini kırmadım. Bu işte, hazmetmek ve sabır çok önemli. Müziği çok seviyorum ve buna bir meslek gibi bakmıyorum. Ben hiç "Çok para kazanacağım, konserler yapacağım" demedim. Ben müziği seviyorum, insanlar da beni seviyor. Ben müzik işçisiyim. Sanatta kariyer planlaması yapılmaz. Sanatçıya çok büyük misyonlar yüklememek lazım. Ben mutluyum ve bu işi yaparak mutlu ölmek istiyorum.

Demet Akalın’a verdiğiniz ‘Türkan’ adlı şarkı çok sevildi. Bu buluşma nasıl gerçekleşti?

Bu şarkıyı, ilk başta ben okuyacaktım, sonra Beyazıt Öztürk’ün söylemesi gündeme geldi. En son Demet’e nasip oldu. Bir erkek söylerse normal algılanırdı ama Demet’in okuması daha çok dikkat çekti. Ortaya fıstık gibi bir iş çıktı. Ben de vokal yaptım. Uzunca yıllardır bu tatta bir şarkı yoktu.

ÖZEL HAYATA İSTİKRARI SEVERİM

35 yaşındasınız. Özel hayatınızda nasıl bir dönemdesiniz?

Bba olma duygusu var içimde. Özel hayatımda istikrarı seven biriyim. Şu an özel biri var hayatımda. Pek göz önünde yaşamayı sevmiyorum. Önümüzdeki yıl, özel yaşamımla ilgili her şey daha belirgin olabilir. Aile ve çocuk sahibi olmanın, sanatçıyı besleyen duygular olduğunu düşünüyorum. Ben de bu güzelliği yaşamak istiyorum; buna hakkım var.

Sabah