Moskova Antlaşması (16 Mart 1921)

Tarih
Moskova Antlaşması (16 Mart 1921) Moskova Antlaşması, Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükûmeti arasında 16 Mart 1921’de imzalanan antlaşmadır. Bu an...
EMOJİLE

Moskova Antlaşması (16 Mart 1921)

Moskova Antlaşması, Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükûmeti arasında 16 Mart 1921’de imzalanan antlaşmadır. Bu antlaşma ve devamı niteliğindeki antlaşmalarla belirlenmiş olan sınırlar günümüzde Türkiye, Gürcistan, Ermenistan ve Azerbaycan arasında hâlen geçerlidir.

Antlaşmayı Türkiye tarafından Ali Fuat Paşa, Dr. Rıza Nur ve Yusuf Kemal Tengirşenk, Rus tarafından ise Dışişleri Komiseri Çiçerin ve Merkez Komitesi üyesi Kumuk asıllı Celalettin Korkmazov imzaladı.

Antlaşma Ekim Devrimi sonrasında Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti’ndeki en yüksek organ olan Tüm Rusya Merkezi Yönetim Komitesi tarafından 20 Temmuz 1921 günü, Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından ise 31 Temmuz 1921 günü onaylanmıştır.

Sürmekte olan Türk Kurtuluş Savaşı sırasında uluslararası kamoyunda yasal olarak tanınan İstanbul Hükûmeti’ne rağmen Ankara Hükûmeti tarafından uluslararası alanda imzalanmış ikinci antlaşma özelliğini taşır.

Aynı yılın Ekim ayında imzalanan Kars Antlaşması’yla Türkiye’nin doğu bölgesindeki günümüzdeki sınırlar çizilmiş olur.

Arka Planı

Sovyet Rusya’nın genel siyasetini dikkate alan Türkiye Büyük Millet Meclisi, Bekir Sami Bey Başkanlığında Moskova’ya bir heyet göndermişti. Bu heyet, Sovyetler ile Ankara Hükûmeti arasında yapılacak antlaşmaya esas olacak ve Brest Litovsk Barış Antlaşması’na dayanan bazı hususları tespit etmiş ve böylece 20 Ağustos 1920’lerde iki hükûmet arasında olumlu görüşmeler başlamıştı. Ancak, Sovyet Dışişleri Komiseri Çiçerin’in Kafkasya’da Türkiye’ye ait bazı bölgelerin Ermenistan’a verilmesini istemesi üzerine antlaşmanın imzalanmasından vazgeçilmişti.

Bunun üzerine Eylül 1920’de harekete geçen Kâzım Karabekir komutasındaki 15. kolordu Kars, Ardahan, Artvin, Batum ve Iğdır’ı aldıktan sonra Taşnakların idaresindeki Ermenistan ile Gümrü Antlaşması imzalanarak Doğu sınırı tespit edilmişti. Bu sınırın Sovyetler Birliği tarafından da onaylanmasını isteyen Mustafa Kemal Paşa, Ali Fuat Paşa’yı Moskova elçiliğine tayin etti. Ali Fuat Paşa heyeti 14 Aralık 1920’de Ankara’dan ayrılmıştı. Keza, Çiçerin de Ekim ayında Gürcistan’ın Ankara elçisinin kardeşi olan M. Budu Medivani’yi Ankara’ya elçi olarak görevlendirmişti. 19 Şubat 1921’de Ankara’ya gelen Medivani, Mustafa Kemal Paşa’ya itimatnamesini sunmuştu.

Antlaşma Süreci

Bundan sonra Türk-Sovyet ilişkilerinin gelişmesi iki tehlike ile karşılaştı. Bunlardan Birincisi: Türk-Sovyet görüşmelerinin yapıldığı sırada Enver Paşa’nın Moskova’da bulunması idi. İkincisi ise; Azeri milliyetçilerinin girişimiyle Bakü’de Azerbaycan Demokratik Cumhuriyeti’nin bağımsızlığını ilan etmesi ve burada “Doğu Milletleri Kongresi”nin toplanması idi. Ancak, her iki sorun da Türk-Sovyet görüşmelerinin olumlu sonuçlanmasına engel olamadı. Bunda, Türk ordularının Doğu’da Eylül-1920’de Ermenileri; Batı’da da, Ocak-1921’de I. İnönü Savaşı’nda Yunanları yenilgiye uğratmalarının ve dolayısıyla Ankara temsilcilerinin Moskova’daki pazarlık gücünü artırmış olmasının sağladığı etkinin varlığı idi.

Neticede taraflar, Batum’un Sovyetler Birliği’ne terkedilmesi karşılığında Rusya’nın Türkiye’ye belirli miktarda altın ve silah göndermesi hususunda anlaştılar. Bu malzemelerin Ankara’ya taşınması işi de o sırada Batum’da yaşamakta olan Halil Paşa tarafından organize edildi.

Antlaşma Esasları Ve Sonuçları

Antlaşma 16 madde ve 3 ekten oluşmaktadır. İlk maddede her iki tarafın çıkarlarını yansıtmayan ve güç ilişkisine dayalı antlaşmaların geçersiz olduğu belirtilir. Yine bu maddede yeni Türkiye’nin sınırları belirlenir. Ülkenin doğu sınırında Kars ve Ardahan sancakları Türkiye egemenliğine geçerken, Batum Gürcistan Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’ne bırakılır. Üçüncü maddede Azerbaycan denetiminde Nahçıvan özerk bölgesinin tesis edilmesi karara bağlanır. Türkiye cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk kaleme aldığı ve Meclis’te okuduğu Nutuk adlı eserde bu antlaşmadan da bahsetmiştir. Antlaşmanın 90. yıldönümünde Türkiye Cumhuriyeti ve Rusya’da gündemle ilgili çeşitli etkinlikler düzenlenmiştir.