İki Savaş Arası Avrupa’da Sosyal ve Ekonomik Hayat

Tarih
I.Dünya Savaşı,milyonlarca insanın ölmesinin yanı sıra ABD ve Avrupa’nın siyasi,sosyal ve ekonomik hayatında önemli değişikliklere yol açtı.Savaş sebebiyle Avrupa’dan ABD’ye yapılan göçler azalırken A...
EMOJİLE

I.Dünya Savaşı,milyonlarca insanın ölmesinin yanı sıra ABD ve Avrupa’nın siyasi,sosyal ve ekonomik hayatında önemli değişikliklere yol açtı.Savaş sebebiyle Avrupa’dan ABD’ye yapılan göçler azalırken Avrupa içindeki göçler hız kazandı.Avrupa devletleri istihdam ve çalışma şartlarına yasal düzenlemeler getirmeye başladı.Örneğin Fransa,Hollanda ve İspanya 8 saatlik iş günü uygulamasına geçti. Savaşın ardından demokratik süreçte önemli değişiklikler gündeme geldi.1920’den sonra çoğu ülkede bütün yetişkin erkeklere ve bazı ülkelerde kadınlara da oy hakkı tanındı.Böylece seçmen kitlesi genişledi.Büyük savaş,başta ağır sanayiyi,silah ve motorlu taşıt imalatını canlandırdı.Yeni üretim tekniklerinin ve teknolojilerin devreye girmesini sağladı.Sanayileşmiş ülkelerin çoğunda ekonomik atılımlar yaşandı.Politikacılar işçi sınıfının görüşlerini hesaba katmak zorunda kaldı. Gıda ve ham madde fiyatlarında 1920’lerin başlarında görülen çarpıcı düşüş,bütün Avrupa’da çiftçileri ve köylüleri sarstı.En ağır darbeyi Orta ve Doğu Avrupa aldı.SSCB,sınırlarını ticarete kapatırken Almanya’da hızla yükselen enflasyon ekonomik felç oluşturdu.Ekonomik durgunlukla birlikte işsizlik arttı.Almanya hiperenflasyon döngüsüne girdi.

Orta Avrupa para birimleri de bu gelişmelerden zarar gördü.Avrupa ekonomileri ancak 1924’ten sonra düzene kavuşmaya başladı.1930’larda kırsal alanlardan kentlere göç istikrara kavuştu.Şehir merkezinin uzağına yerleşim yerlerinin kurulması ve buralara hizmet veren demiryolu hatlarının açılmasıyla kentler büyüme sürecine girdi. Aynı yıllarda savaştan sonra ülkelerini inşa etmek isteyen Avrupa devletleri de ABD bankalarına borçlanıyordu.Ekim 1929’da ABD borsasının çöküşüyle Amerika,verdiği borçları geri istedi.Şirketler battı,işsizlik hızla yükseldi.Rusya’da Lenin,ülkenin kendi kaynaklarını harekete geçirmeye yönelik olarak 1921’de Yeni Ekonomik Politika’yı (NEP) ilan etti.Stalin 1928’de ilk beş yıllık kalkınma planını uygulamaya koydu.1932’de Stalin,ilk beş yıllık plan hedeflerine 4,5 yıl içinde ulaştı.Rusya’nın uyguladığı planlı ekonomi sanayide hızlı bir gelişme sağladı.Birçok Avrupa ülkesi sosyal güvenlik sistemlerini geliştirmeye yöneldi.Yaşlılar için emeklilik,işsizlik sigortası,iş kazaları tazminatı gibi yenilikler kabul edildi.

Almanya,Adolf Hitler’in 1933’te iktidara gelmesi ile köklü bir rejim değişikliği yaşadı.Hitler,Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi’nin önderiydi.Hitler başa geçince önce anayasayı değiştirerek rakip partileri saf dışı bıraktı.Sonra silahlı kuvvetleri yeniden kurdu.Diplomatik manevralara girişerek Almanya’yı yeniden büyük bir devlet yapmak istedi.Hitler içerde işsizliğe son vererek Alman halkının çoğunun sevgisini pekiştirdi ve Almanya’yı kısa sürede Avrupa’nın en etkin gücü konumuna yükseltti.Hitler,Almanya’nın geleceğinin ancak doğudaki geniş toprakları ele geçirip Almanların buralara yerleştirilmesiyle güvence altına alınacağını öne sürdü.Hitler’in 1 Eylül 1939’da Polonya’ya saldırması II.Dünya Savaşı’nın başlamasına yol açtı.

İngiltere’de savaş öncesi refah düzeyine ulaşma çabalarından istenen sonuç alınamadı.Ülkede yüksek oranda işsizlik görüldü.Fransa’da harap olan ülkeyi yeniden imar etmek için büyük kamu harcamalarına ihtiyaç duyulması ekonomik kalkınmayı önledi.İtalya’da savaşın neden olduğu huzursuzluklar 1922’de Faşist Partisini iktidara getiren bir hükümet darbesine yol açtı.

İtalya’da Faşizm    İtalya,I.Dünya Savaşı’na yeni sömürgeler elde etmek için katılmıştı.Ancak savaş sonunda umduğunu elde edemediği gibi vaat edilmesine rağmen Alman sömürgelerinden ve Anadolu’dan da pay alamadı.Savaş,İtalya’nın sosyal ve ekonomik hayatında sarsıntılara neden oldu.Aynı zamanda İtalya’da liberal demokrasinin yanında sosyalizm,komünizm gibi akımlar önem kazandı.Ayrıca ülkenin her tarafına dağılmış asker kaçakları,terhis olan asker ve aydınların maddi ve manevi beklentileri,işsizlik,iç politikada istikrarı bozdu.Bu durum Beniso Mussolini liderliğindeki faşist partisinin işine yaradı.

Kasım 1919’da seçimlere ilk kez katılan bu parti,meclise giremedi.Faşist Partisinin “Kara Gömlekler”i Napoli’den Roma’ya yürüdü.Darbe yapılmasından çekinen hükümet istifa etti.İtalyan Kralı 30 Ekim 1922’de başbakanlığa Mussolini’yi atamak zorunda kaldı.

Almanya’da Nazizm   1918’de askeri bir ayaklanma sonucu imparatorluk yıkılarak cumhuriyet ilan edildi.Versay Antlaşması bunalımı artırdı.Bu anlaşma toplumun her kesimi tarafından tepkiyle karşılandı.1919’da “Weimar Anayasası” ilan edilerek demokratik düzene geçildi.  Weimar Cumhuriyeti’nin hükümetleri Almanya’nın savaş sonrasında karşılaştığı siyasi,ekonomik ve sosyal sorunları çözmekte yetersiz kaldı.Kurulduğu günden itibaren Versay Antlaşması’nın yok edilmesini ve Alman ırkının üstünlüğünü savunan Nazi Partisi 1924 seçimlerinde ilk kez parlamentoya girdi.  1930 seçimlerinde en güçlü ikinci parti olan Nazi Partisi,1932 seçimlerinden en güçlü parti olarak çıktı.1933’te Adolf Hitler başbakan oldu ve bir fırsatını bularak komünistlere karşı sert tedbirler aldı.İlk iş olarak seçimleri yeniledi.Ancak Mart 1933 seçimlerinde çoğunluğu sağlayamadı.Bunun üzerine Hitler,Tevfik edilen komünist ve sosyal demokrat milletvekillerinin bulunmadığı sırada meclisten 4 yıl süre ile olağanüstü yetkiler alarak diktatörlüğünü ilan etti.Nazi Partisi,Alman milletinin ekonomik kültürel ve sosyal hayatını her yönüyle kontrol altına aldı.

İspanya’da Franco Dönemi

İspanya’da XIX.yüzyıldan beri istikrarsızlık ve iç karışıklıklar yaşanmıştı.1902’de İspanya tahtına geçen XIII.Alfonso anayasayı ilan etmesine rağmen ülkede istikrar sağlanamadı.1923’te ordu yönetime müdahale ederek bütün demokratik müesseselerin kapatıldığı asker destekli bir yönetim kurdu.Başarısız olan hükümet askeri desteğini kaybedince istifa etti ve anayasal sistem tekrar kuruldu.Fakat bu gelişme de ülkeye huzur getirmedi ve Kral Alfonso ülkeyi terk edince cumhuriyet ilan edildi.Yeni cumhuriyet yönetiminin dine ve din adamlarına karşı tavır alması,toprak reformlarına girişmesi ve köylülerin, zenginlerin topraklarını ele geçirmek istemesi silahlı çatışmalara sebep oldu.

1936’da karşıt gruplar arasında işlenen cinayetler iç savaşın başlamasına yol açtı.

İspanya iç savaşı milliyetçiler ve cumhuriyetçiler arasında gerçekleştirdi. Cumhuriyetçiler Valencia’da,Milliyetçiler de Franco liderliğinde Burgos’ta hükümet kurdular.Fransa ve özellikle Sovyetler,cumhuriyetçileri,Almaya ve İtalya ise milliyetçileri destekledi.İspanya 1955’te BM’ye,1958’de Avrupa Ekonomik İş Birliği Teşkilatına girdi ve ABD ile imzalanan anlaşma ile bu devlete üsler verdi.

Abid Yaşaroğlu Hocanın Ders Notlarından…