İstiklal Marşı’nın kabulünün 95.yılını kutluyoruz

Fikir
12 Mart 2016, İstiklâl Marşı’nın Milli Marş olarak kabul edilişinin üzerinden tam 95 yıl geçti. Gazete sayfalarına göz gezdirdim, konuyla ilgili birkaç küçük haberin dışında fazla bir şey göremedim. B...
EMOJİLE

12 Mart 2016, İstiklâl Marşı’nın Milli Marş olarak kabul edilişinin üzerinden tam 95 yıl geçti. Gazete sayfalarına göz gezdirdim, konuyla ilgili birkaç küçük haberin dışında fazla bir şey göremedim. Bir milletin, bu millete ümit bağlamış bir ümmetin öldü denildiği bir ortamda, adeta küllerinden yeniden doğarak “İstiklali’ne kavuştuğu günleri ve verilen mücadeleyi sembolleştirmeye çalışan bir marşın kabul edildiği gün… İstiklalimize ne kadar sahip çıktığımızı, bizim dünyamızı yansıttığını düşündüğümüz gazeteler içerisinden bir iki küçük haberle ortaya konmasıyla, gördük.

Hepimizin bildiği gibi; kurulmaya çalışılan yeni Devletin bir milli marşa ihtiyacı vardı. Milli Eğitim Bakanlığı bunun için beş yüz lira ödüllü bir yarışma düzenledi. Yarışma tarihinin sonuna yaklaşıldığında 720 civarında şiirin katıldığı ama hiçbirinin Milli Mücadele ruhunu tam olarak yansıtamadığı görüldü.

Bu marşı en iyi Mehmet Akif Ersoy’un yazabileceği bilindiği halde, Onun yarışmaya katılmamasının sebebi  araştırıldığında ise Mehmet Akif, “Bir milletin Marşı para karşılığı yazılamaz!” hassasiyetinden dolayı yarışmaya katılmadığı anlaşıldı. Akif’e, yarışmayı kazandığında ödül almayacak olduğu garantisi verildikten sonra katılmaya karar verir. Zaten kafasında şekillenen mısralar; son kırk sekiz saat içerisinde, Tacettin Dergâhının manevi ikliminde satırlara dökülür ve İstiklâl Marşı böylece vücut bulur. Meclisin 12 Mart 1921 tarihli oturumunda ise Milli Marş olarak kabul edilir.

Bu vesile ile üzerinde durmak istediğim birkaç husus var. Birincisi, Mehmet Akif Ersoy ve İstiklal Marşı’na olduğu gibi, diğer DEĞERLERİMİZE de sahip çıkmıyoruz. İstiklal Marşı en zor şartlar altında “Bu ezanlar ki şehadetleri Dinin temeli/Ebedi yurdumun üstünde benim inlemeli.” diyerek, en son ocak tütene kadar mücadele verilerek elde edilen istiklalin en veciz bir şekilde ifade edildiği bir marştır.

Diğeri, cebinde parası, üzerinde paltosu olmadığı halde, “Bu milletin marşı para ile yazılamaz! diyerek yarışmaya katılmak istemeyen soylu bir kişilik tarafında yazılmış olmasıdır. Bir diğeri ise bu milletin değerlerini hem Marş’ta ve hem de şairi olarak şahsında sembolize eden Mehmet Akif gibi şahsiyetlerin bu milletin evlatlarına tanıtılmamış olması.  

Hayatı, sanatı, dünya görüşü, fikirleri, eserleri ve karakteri ile Mehmet Akif Ersoy; hangi lise/üniversite mezunu gencimiz tarafından biliniyor… Gençlerin büyük çoğunluğu tarafından Futbolcuların, artistlerin hatta yarış atlarının yedi sülalesini bilindiği bir ülkede (bunlar bilinmesin anlamında söylemiyorum) Mehmet Akif’in bilinmemesi sizce normal midir?

Birikiminden, kültüründen, hassasiyetinden asla şüphe etmediğim Milli Eğitim Bakanı Sayın Nabi Avcı’dan bu milletin evladı olarak, bu milletin evlatlarına, bu milletin değerlerini verme makamında olan sizleri bunu yapmaktan alıkoyan nedir? diye soruyorum.-Hikmet Yıldırım