Burçların Dostluk Anlayışları

Fikir
Yalnızlık Allah’a mahsus. Bu yüzden çevremiz hergün yeni tanıdıklar, yepyeni arkadaşlarla dolar. İnsanları birbirinden farklı kılan burçları dostlukları da etkiliyor. Demedi demeyin; en iyisi he...
EMOJİLE

Yalnızlık Allah’a mahsus. Bu yüzden çevremiz hergün yeni tanıdıklar, yepyeni arkadaşlarla dolar. İnsanları birbirinden farklı kılan burçları dostlukları da etkiliyor. Demedi demeyin; en iyisi her burçtan en az bir arkadaş bulundurmak!..

KOÇ

Koç’lar her zaman yeni kişilerle tanışmak isterler, buna gereksinimleri vardır. Bu burçta doğan kişilerin kendilerini yaşamlarının can damarı olan insanlardan uzak tutmaya çalışmaları intiharları demek olur.

Koç burcunda doğan kişiler, arkadaşlıktan hoşlanır, fakat bunun koşullarını geniş ölçüde kendileri saptamak isterler. Koç’lar çok inatçıdırlar. Herkesin "en iyi arkadaş" kavramına uyabilirler. Yakın arkadaşları onların üstün olduklarını düşünürler. Koç’lar işleri harekete geçirip, düzene koymaktan hoşlanırlar.

Zihinsel ve duygusal canlılıklarını ilişkilerle sağlar, başarılı olabilmek için geniş bir çevreyle ilişkide olma gereksinimi duyarlar. Başkaları arasına karışmak onların zayıf yanları olan etkileme ve önemsenme gereksinimlerini giderir.

Koç burcundakiler kolaylıkla bir guruba girebilirler, fakat ne denli coşkun ve girişken görünürlerse görünsünler, kendilerinden ufak bir parça alı koyar, bu parçayı geçici arkadaşlıklarda sunmazlar. Gerçek arkadaşlık onlar için çok önemlidir. Çok sayıda yakın arkadaşları olmamasının bir nedeni de budur.

BOĞA

Hiç kimse sevgili Boğa’dan daha bağlı ve güvenilir bir arkadaş olamaz. Boğa’ların büyük bir etki uyandırmadıkları gerçektir. Sundukları sağlam, sevimli, sıcak arkadaşlık en büyük gereksinmeyi karşılar. Bir arkadaşta bundan öte ne aranabilir ki?

Boğa’lar neşe kaynağı olabilirlerse de, genellikle başlangıçta sessiz ve çekingendirler. Arkadaşlığa gerçekten değer verir, dostluklarını gelişigüzel sunmazlar.

Boğa’ların para ve sosyal durumun geçerli olduğu yüksek sosyeteden arkadaşlıkları vardır. Kendileri varlıklı olmayabilirler, ama varlıklı ve sözü geçer kişilerce kabul edilir, onlar arasında zorluk çekmeden yerlerini alabilirler. Boğa burcunda doğan kişilerin yaradılışının diğer kişileri saran bir yönü de, yaşamın artistik yanlarından zevk alma yetenekleridir. Boğa arkadaşınız bir Michelangelo ya da Hemingway olmayabilir; fakat yaratıcı, uyumlu ve güzel olan çok şeye yatkındır.

Bütün gün büroda sıkı çalışmış olmalarına karşın akşamları ya da hafta sonları özel arkadaşlarıyla paylaşacakları yaratıcı uğraşlar bulurlar. Bunlar el sanatlarından eğlenceye kadar değişebilir. Boğa’lar genellikle yemek yemeyi severler. Çoğu Cordon Bleu ustalık ve gösterişiyle bir masa donatabilir; ve dahası (özellikle Bayan Boğa’lar) mutfaktan düzenli, eksiksiz giyimli ve rahat olarak çıkmayı başarırlar.

İKİZLER

İkizler çok sayıda arkadaşları, fakat olabildiğince az, derin dostlukları olmasından hoşlanırlar. Onlar için arkadaşlık eğlence, neşe ve zihinsel bir uyarım içindir, yükümlülük için değil. Onlar geçen hafta söylediklerinden sorumlu olmak istemezler. İkizler, heyecanlı anlarında bir şey söyleyebilir ve arkadaşlarının bunu anlamasını beklerler. Bu hiç de mantıksız olduklarından değildir. Her hangi bir saçmalık üzerinde mantık yürütebilirler, yargılama yetenekleri güçlüdür. Ama gelin de İkizler burcundan birini dün söylediğinden sorumlu tutun… Şaka ediyor olmalısınız

İşin ilginç yanı bu Peter pan yaradılışlı kişilerin gerçek arkadaşları onları anlarlar. Onları oldukları gibi (sevimli, eğlenceli, iyimser, iyi niyetli, zeki ve iyi huylu bir enerji demeti) kabul ettikleri için onları güvenilmez kişi olarak görmezler. İkizlerin kafasında diğer kişilerin adres defterindekinden daha çok sayıda arkadaşının telefon numarası vardır. Bu kişilerin rakam ve olay belleği geçici dostluklar kurma yetenekleri kadar dikkat çekicidir. Arkadaşları genellikle geniş bir alana yayılmışlardır. İkizler’in tanımadıkları bir kente gittiklerinde, ayrıldıkları zaman bir düzine adres bellemiş olacaklarına inanabilirsiniz. Bu tez canlı kişiler iki kişiye yetecek kadar arkadaşa sahiptirler. Belki de burçlarının ikizler adını alması bundandır.

YENGEÇ

Yengeç’ler az sayıda ama içten arkadaşları olmasından hoşlanırlar. Onlara yardım ettiklerini bilip, karşılığında saygı ve beğenilerini kazanmaktan hoşnut olurlar. Arkadaşlarını entelektüel ayırım yaparak değil duygularıyla seçerler. Eğer bir Yengeç’e kanınız kaynamışsa büyük bir olasılıkla aynı şeylere ilgi duyuyor, aynı görüşleri paylaşıyorsunuz demektir. Önemli olan Haziran-Temmuz doğumlu bu kişilerin duygularının coşkulu olmasıdır.

Yakın arkadaşlarıyla öyle ince bir bağları vardır ki, saatlerce konuşmaları gerekmeyebilir. Arkadaşının varlığını iletişim kavramını aşırı bir biçimde, sanki sözcüğün tam anlamıyla "emer" ler, fakat değişik tanıdıklarla söyleşiden hoşlanırlar. Şaşılacak derecede geveze ama ilgi çekici olabilirler.

Yengeç’ler huysuzdurlar. İyi tanımayanlar için kırıcı olabilirler. Bir günleri çok ender diğerine uyar. Huyları bulundukları yere, birlikte olduğu kişilere ve dahası havaya göre bile değişir. Buna karşın Yengeç’ler göründüklerinden çok daha derin insanlardır. Gerçek arkadaşları bu yönlerini beğenir ve onları oldukları gibi severler.

Yengeç’lerle yakın arkadaşlık biraz bunaltıcı olabilir. Çok sevimli ve yardım sever olmalarına karşılık Yengeç’ler aşırı koruyucu, arkadaşlarını iyiliği için aşırı kaygılı olma eğilimindedirler. Bu kaygının yöneltildiği kişi, tutsak olduğunu ve kişisel varlığının baskı altına alındığını sanır. Yengeç’ler vermeye en fazla çalıştıkları sırada daha çoğunu istiyor olabilirler. Bu çok duygusal insanlar, sevgiye çok gereksinim duyarlar. Arkadaşları ayrılma zamanının geldiğine karar verip ara verdiklerinde bile incinirler. Yengeç’ler kendini beğenmiş ve bencil olmamalarına karşın, oldukça gururludur. Bu da onların beğenilmeleri ve sürekli olarak değerlerinin karşılık görmesi anlamına gelir. Bu zor olmaz; çünkü onlar sevilmeye değer kişilerdir. Alıngandırlar. Kolaylıkla güvenir. Yeterli ilgiyi toplayamazlarsa somurtur. Ya da sessizliğe gömülürler. Arkadaşlarının kendilerini küçümsediklerini hissetmek onlara dayanılmaz acılar verir. Kendi değerlerini alçakgönüllülükle kabul ederler.