Modern psikolojinin insanların dertlerine çözüm üretemediğini söyleyen Özburun, kitabın yazarının sufi olması sebebiyle İslamın temel kavramları olan kalp, nefs ve ruh konusunda ufuk açıcı bir eser olduğunu ifade etti.
“Uzmanlık alanı psikoloji olan Rabert Frager, aynı zamanda sufizmi, tasavvufu da çok iyi biliyor. Psikoterapi insanın dertlerine çözüm üretemediği için, insana ruhuyla yaklaşma özelliği gösteremiyor. Psikolojinin ufkunu genişletmek için bu alanda tasavvufun çok önemi var. Psikolojinin ego dediği kavramın, İslami bilimlerdeki karşılığı nefstir. İslami bilimlerde nefsi öldürmek, yok etmek değil, terbiye etmek manasına gelir. Kitap, İslami ulimmiyenin temel kavramları olan bu üç kavramı tasavvuf ekseninde değerlendirilen başarılı bir çalışmadır. “
Kitaptan istifade etmek isteyenlerin kitabı tam manası ile anlamak için öncelikle kitapta yer alan kavramların İslam tefekküründeki şemasından haberdar olması gerektiğini belirten Özburun, bu şemadan kısaca şu sözlerle bahsetti:
“İslam alimlerinin eserlerinde insan vücudu bir saray gibi ele alınır. İnsan bedeni bin pencereli bir saraydır. Bu sarayın aziz varlığı, her şeyin kendine hizmette bulunduğu bir padişah vardır. İslam alim ve alimleri insan bedenini bir saray gibi görürken, padişahı da ruhundan insana ruh üfleyen Allah olarak tasvir eder. Ve bu ruha hizmet eden hizmetkarlar vardır. Akıl bu hizmetkarlardan biridir. Kalp, nefs ve ruh ise bazen aynı anlamda kullanılır. Kalp manevi bir cevher, duygularımızın merkezi olarak ele alınır. Bir de insanda ruhun dışavurumu olan can vardır. Nefs iki boyutla ele alınır. İlki, can anlamında, aziz ve izzeti olduğu söylenen ve emanet gözüyle bakılan, zulmedilmemesi gereken anlamdadır. Diğeri içinde mertebeleri olan, kötülüğü emrettiği için ıslah edilmesi gereken bir şeydir.”
Söyleşide dinleyicilerine Frager’in Kalp, Nefs ve Ruh kitabını da hediye eden Yusuf Özkan Özburun, 20 Kasım Perşembe akşamı gerçekleşecek programında ise Feridüddin Attar’ın Mantık-Al Tayr kitabını anlatacak ve yorumlayacak.