Sultan 2. Bayezid Külliyesi’ndeki Sağlık Müzesi, restorasyon çalışmalarının tamamlanmasıyla ziyarete açıldı.
Külliyenin bahçesinde düzenlenen açılış töreninde konuşan Edirne Valisi Dursun Ali Şahin, Osmanlı‘nın Selçuklu‘nun mirasını, Türkiye Cumhuriyeti’nin de Osmanlı’nın mirasını devraldığını söyledi.
Batı’nın akıl hastalarını tecrit ettiği dönemde Osmanlı’nın akıl hastalarını tedavi ettiğini belirten Şahin, Sultan 2. Bayezid’in 400 yıldır yaşayan bir eser bıraktığını ifade etti.
İbadethane, tıp araştırma merkezi, imalathane ve doktor yetiştiren merkezlerin yapıda bir arada olduğunu aktaran Şahin, şöyle devam etti:
“Halk tabiriyle ‘ruh ve sinir hastalıkları hastanesi’ diyelim. Bu hastanede nice doktorlar yetişti. İşte hepiniz bilirsiniz Mazhar Osman da burada doktorluk yapmıştır. Burada başhekimlik yapmış o büyük insan da buradan Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne atanmıştır. İşte Osmanlı burasını 4 yılda inşa etmiş. Üç Şerefeli Camimiz üç yılda yapılmış ve Osmanlı’nın ilk kubbeli camilerindendir. O camiyi biz 17 yılda onarımını yaptık. Osmanlı’nın güçlü olduğunu görüyoruz.”
Şahin, önemli bir sosyal sorumluluk projesini yerine getirdiği için Abdi İbrahim firmasına da teşekkür etti.
Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yener Yörük de güzel bir projenin gerçekleştirildiğini söyledi.
Tarihi bir gün yaşandığını anlatan Yörük, “Biz 1 yıl süren bilimsel sürecin sonunda bunu gerçekleştirdik. Müzemizi de kapatamazdık, çalışmalar sırasında sadece bir ay bir kısmı kapatıldı. Bu bir aylık süreçte bize hayıflananlar, sert sözler söyleyenler oldu. Böyle bir süreçti ama müzemiz restore edildi” diye konuştu.
Yörük, müzedeki her cümlenin bilimsel bir çalışmanın ürünü olduğunu ve ardında bir literatür yer aldığını kaydetti.
Müzenin restorasyonunu üstlenen Abdi İbrahim İlaç Sanayi Başkanı Nezih Barut ise ülkenin kültür ve geleceğine sahip çıkmanın en büyük görevleri olduğunu ifade etti.
“Edirne Darüşşifası“nın, yüzyıllar boyunca insanları iyileştirmek için hizmet verdiğinin altını çizen Barut, şunları kaydetti:
“Edirne Darüşşifası’nın 26 odasını birebir o dönemin uygulamalarını yansıtabilmek amacıyla büyük bir titizlik ve emekle kurguladık. Çalışmalar sonucunda; tıp tarihimizin değerli hazinelerini gün yüzüne çıkarıp, günümüzün modern ve etkileyici sunum teknikleriyle bugüne ve gelecek kuşaklara aktarıyor olmaktan dolayı bahtiyarız. Burayı ziyaret edenler; 15. ve 18. yüzyıllar arasındaki dönemde erkeklerde estetik göğüs ameliyatları yapıldığını, yeniçerilere fıtık ameliyatı yapan kadın cerrahların varlığını, İngiltere Kraliyet Ailesi’nin de yaptırdığı Türk Usulü Çiçek Aşısı’nın Edirne’den Avrupa’ya nasıl yayıldığını, gülcülüğün ve gül suyunun memleketinin bilinenin aksine Edirne olduğunu, hastalıklara nasıl tedaviler uygulandığı ve ameliyat teknikleri gibi birçok değerli bilgiyi hem metinlerle hem de canlandırmalarla yerinde öğrenme şansını yakalayacak.”