Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Memur-Sen ve HAK-İş ile Kudüs ile Filistin’i Destekleyen Sendikalar Birliği öncülüğünde, ‘Kudüs İçin Hep Birlikte’ programında yaptığı konuşmada, bir asır önce sınırlarla suni olarak bölünen Ortadoğu coğrafyasının, bugün halkların zihninde ve gönlünde bölünmeye çalışıldığını söyledi.
Ortadoğu coğrafyasındaki barışın kilidinin, Filistin’in özgürleşmesi olduğuna işaret eden Kurtulmuş, şöyle konuştu:
‘Özgür bir Filistin devletinin kuruluşu olmadan, Ortadoğu barışının olması mümkün değildir. Ortadoğu barışı olmadan da dünya barışının olması mümkün değildir. Filistin’de özgür bir devletin kurulması ve Filistin halkının haklarına kavuşması meselesi, sadece Filistin halkı, sadece Ortadoğu coğrafyası için değil, dünya için anahtar mesafesinde önemli bir meseledir. Onun için bu meseleyi küresel bir mesele haline getirmek, dünya barışında Filistin devletinin kurulmasının en hayati rol aldığını ifade etmek kaçınılmaz bir görevdir. ‘
‘Pax Ottomana’dan alacağımız çok dersler var’
Türkiye’nin, Batılıların Pax Ottomana diye övdükleri en önemli adalet dönemlerinden birisini Biladü’ş-Şam’da, Filistin topraklarında yaşatmış olan bir geleneğe sahip olduğunu ifade eden Kurtulmuş, şunları kaydetti:
‘Herkesin diline, dinine, yaşayışına, ibadetlerine saygı duymuş, herkesten de saygı görmüşüz. Şimdi çivisi çıkmış olan Ortadoğu’ya çiviyi çakabilmek için Pax Ottomana’dan alacağımız çok dersler var. Orada dört asır boyunca, bütün farklı dinleri ve etnik kökenleri bir arada barış içinde yaşatmanın ana noktası, herkesin istediği şekilde dilini konuşması, ticaretini yapması, kendi fikrini özgürce ifade etmesi, ibadetlerini yapması, dilediği kıyafeti giymesi, camilerin, havraların, kiliselerin ibadete açık kalmasıydı.’
‘Ortadoğu ve dünyanın her tarafı terör tehdidi altında’
İbrahimi dinlerin merkezi Filistin topraklarının yeniden barışın merkezi haline gelmesinin yolunun, Müslümanların ve Hristiyanların yeniden haklarına sahip olmasından, Filistin topraklarının asıl sahiplerinin yeniden ayağa kalkmasından geçtiğini ifade eden Kurtulmuş, Filistin topraklarındaki barışın, dünyanın barışa doğru ilerlemesi manasına geldiğini vurguladı.
Kurtulmuş, bu topraklardaki istikrarın, Ortadoğu ve dünyanın istikrara kavuşmasını sağlayacağını dile getirerek, ‘Ortadoğu coğrafyasıyla ilgili konuşulan en önemli konulardan biri terör. Ortadoğu ve dünyanın her tarafı terör tehdidi altındadır. Ne yazık ki bir kısmı Müslümanlığın, İslam’ın adını kendi çirkin amaçları için kirleten bir takım terör örgütleri de bu coğrafyada var. Maalesef hayatı çekilmez hale getiriyorlar.’ diye konuştu.
‘Bugün Ortadoğu böyle olmayacaktı’
Kurtulmuş, terörle mücadele edebilmek için Ortadoğu’daki terör tarihinin çok iyi bilinmesi gerektiğini belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
‘Ortadoğu’daki ilk terör örgütleri, hepimizin bildiği gibi işgalci teröristlerin kurduğu terör örgütleridir. Bugün coğrafyamızda eğer DEAŞ benzeri terör örgütler oraya çıktıysa, bu coğrafyada yeniden bu statükoyu oluşturanların ilk terör örgütlerine göz yummasıyla başlayan bir süreç vardır. Eğer ilk terör örgütleri ortaya çıktığında bunlar önlenebilse ve onların yapmış olduğu işgal faaliyetlerine son verilebilseydi, bugün Ortadoğu’nun böylesine çivisi çıkmış olmayacaktı. Filistin’de haksız yere öldürülen ilk çocuğu eğer insanlık kurtarabilseydi, bugün Ortadoğu böyle olmayacaktı. İlk işgal edilen Filistin köyünü dünya kurtarabilse ve uluslararası sistem oranın halkının hakkını, hukukunu koruyabilseydi, bugün dünya böyle bir noktada olmayacaktı. Filistin meselesinin çözümünde aynı zamanda Filistin tarihinin de çözümlemesini yapmak mecburiyetindeyiz.’