İslam Tarih, Sanat ve Kültür Araştırma Merkezi (IRCICA) ve Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Balkan ve Karadeniz Araştırmaları Merkezi’nin (BALKAR) ortaklaşa düzenlediği ‘Avrupa’da İslamofobi: Geçmiş ve Günümüz’ konulu Uluslararası Akademik Sempozyum, 10 ülkeden 18 akademisyenin katılımı 13-14 Ocak’ta Yıldız Teknik Fakültesi Yıldız Oditoryum’da gerçekleşti.
Sempozyumun açılış konuşmalarını IRCICA Genel Direktörü Doç. Dr. Halit Eren ile YTÜ Rektörü Prof. Dr. Bahri Şahin yaptı. Sempozyum dünyada ve Avrupa’da artan İslamofobi’ye dikkat çekmeyi ve yükselen İslam karşıtlığına karşı farkındalık oluşturmayı hedefliyor.
“İslamofobi sistematik olarak besleniyor”
Sempozyumun açılışında konuşan IRCICA Genel Direktörü Doç. Dr. Halit Eren ”Avrupa’da ve dünyada Müslümanların hayatını zorlaştıran ve gelecekteki umutlarını tüketen, Müslüman karşıtı önyargı ve ayrımcılık sorunu iyice artıyor. İslamofobi, düşmanca tutumlar, nefret dolu konuşmalar, saygısız eylemler, insan hakları ihlalleri ve son yıllarda Müslümanlara yönelik açık saldırılar yüzünden dünya çapında bir zemin kazandı. İslamofobi, sistematik bir şekilde beslendi ve manipüle edildi” tespitlerinde bulundu.
“İslamofobi sadece Müslümanlar için değil Avrupa için de endişe kaynağı”
IRCICA’nın 56 üye devlet ve Müslüman topluluklar ve dünyanın dört bir yanındaki azınlıklar ile birlikte çalıştığını anlatan Doç. Dr. Eren, sorunun yalnızca Müslümanlar için değil aynı zamanda Avrupa için de endişe kaynağı olduğuna dikkat çekti. Eren, Avrupa’nın Müslüman nüfusunun, yeni göçlerle birlikte diğer dini gruplardan daha hızlı büyüyeceğinin tahmin edildiğini belirtti. Eren “Bu eğilim göz önüne alındığında, İslamofobi, Avrupa’nın çok-inançlı toplumlarının demokratik temellerini zayıflatmakta ve uzun vadede toplumsal barışı tehdit etmektedir. Bu uluslararası akademik konferansı düzenleyen IRCICA ve BALKAR, İslamofobi analizlerine taze bir bakış açısı getirmeyi ve bu tehdide karşı en iyi stratejiler konusunda öneriler sunmayı amaçlıyor” dedi.
“İslamofobik düşünceler sistematik olarak yaygın medyada körükleniyor”
Sempozyuma ev sahipliği yapan YTÜ Rektörü Prof. Dr. Bahri Şahin ise açılışta yaptığı konuşmada şu sözlere yer verdi; “Avrupa’daki İslamofobi 20. yüzyıl boyunca olduğundan daha ciddi ve belirgin bir hal aldı. İslamofobik temelli siyasi parti ve hareketler yükselişe geçti. İslamofobik düşünceler sistematik olarak Avrupa’daki yaygın medyada körükleniyor. Avrupa’daki Müslümanlar her geçen gün daha fazla (sözlü ve fiziksel) islamofobik saldırıların hedefi oluyorlar ve bütün bunlar dünyanın en demokratik ülkelerinde meydana geliyor. Bu, derinlemesine incelenmesi gereken çok olumsuz bir gelişme. Bu negatif gelişmeyi durdurmak için kafa yormalı, çözüm üretmeli ve ortak noktalar bulmalıyız. Bu, dünya barışının ve özgürlüğünün korunması için oldukça önem arz ediyor”
Prof. Dr. Şahin, İslamofobia’nın son dönemde artmasını üç nedene bağladığı konuşmasında “Deaş ve El-Kaide gibi terör örgütlerinin saldırıları, Ortadoğu ve Afrika ülkelerinden Müslüman nüfusun Avrupa’ya gerçekleştirdiği kitlesel göç, Avrupa’daki İslam karşıtı düşüncelerin tarihsel kökleri, İslam karşıtı düşüncelerin sadece Avrupa’da değil tüm dünyada yaygınlaşmasına sebep oldu” dedi.
Sempozyumun ikinci gününde ana başlık “Mülteciler ve İslamofobi”
Sempozyumun ikinci gününde üç oturum halinde gerçekleşen sunumlarda “Mülteciler ve İslamofobi” ana başlığı altında “Arap Medyasında Mülteci ve İslamofobi: Almanya ve Doğu Avrupa’ya Bir Bakış, Avrupa’daki İslamofobi ve Doğu’daki Yankıları, Avrupa Müslümanların Göç Yasağı Hakkında Tutumları, Balkanlar’da Tarih Eğitimi ve İslamofobi, Yunanistan’da İslam ve İslamofobinin İncelenmesi, Yunan İmgeleminde İslamofobi ve Osmanlı Geçmişi, Bosna Hersek İslam Cemaati ve İslamofobi, Kosova’da Savaş Sonrası Kurumsal Düzenlemelerin Meydan Okumaları” konuları paylaşıldı.