Gönüllü birimi koordinatörü Zeynep Demirel’in organizesi ile İHH’da Abdullah Yıldız Hocamız genç kızlarla buluştu. Konu “Gençlerin Ateşle İmtihanı” idi. İHH’nın konferans salonunda gerçekleşen program o kadar sıcak o kadar içtendi ki ne hocamız bitirmek istedi ne de dinleyiciler ayrılmak…
Vakitler boşa geçiyor!
Namazın önemi ile başlayan konuşma Kur’an-ı Kerim dili ile konuşan kadının hikayesi ile devam etti. Namazla ilgili ayetleri Arapça ve mealen Türkçe olarak veren Yıldız Hoca gençlerin boş vakitlerine duyduğu üzüntüyü dile getirerek konuşmasına devam etti.
Sanal alemde işlenen günahları dile getiren Abdullah Yıldız. “Vaktimizin 5-10 saati televizyon ve internet başında geçiyor” diyerek bununla ahirette yüzleşmenin çok ağır olacağından bahsederek genç kardeşlerini bir kez daha uyardı.
“Namaz hayatın merkezi olmalı”
Ya anlamada ya da uygulamadaki yanlışlıklara dikkat çeken hocamız, namazı hayatın merkezi yapıp diğer işleri namaz arasında yapmak gerektiğini vurguladı. Ancak bugün namazı gündelik hayatta işlerin arasında sıkıştırmaya çalışıldığının bunun da genelde mümkün olmadığının altını çizdi.
“Hesap Gününü hesaba katmayan hesabı zor verir!” ifadesini 2-3 kez kullandıktan sonra şu şeylere çok dikkat edilmesi gerektiğinden bahsetti;
– Namaz
– İnfak
– Boş İşlerden Sakınmak
– Sözünde Durma
– İffetini Koruma
Bu 5 maddeyi konuşması sırasında defalarca hatırlattı ve ayetlerle destekledi.
“İlk soru namaz”
İlk olarak hesaba çekileceğimiz, dinimiz İslam’ın direği namazın ateşle imtihandaki büyük rolünden bahsederek ayetin emri üzerine “dosdoğru kılınması” için tavsiye ve teşviklerde bulundu.
Hz. Muhammed, Musa, Şuayb, Yusuf, Yunus Peygamberlerin hayatlarından kesitler sunarak konuşmasını şu dua ile sonlandırdı;
“Rabbim sizleri cehennem ateşinin zerresinden dahi korusun! Allah yolundaki faaliyetlerinizi ateşe perde eylesin! Allah yar ve yardımcınız olsun! Rabbim hafaza meleklerini üzerinizden eksik etmesin inşallah”
Organizatörle konuştuk
Program sonrası, önce program organizatörü Zeynep Demirel ve ardından katılımcılarla ufak birer söyleşide bulunduk.
Zeynep Demirel (İHH Gönüllü Birimi Koordinatörü)
Böyle bir organizasyon neden gerçekleştirildi?
Gönüllülerimizin büyük kısmını liseli ve üniversiteli gençler oluşturuyor. Bu gençler ileride bizim sorumluluklarımızı devralacaklar, bunu görmek sevindirici. Ama bu durum, bizlere de onların şuurlanması ve sorumlulukların farkında aktif birer birey olmalarına destek vermek anlamında görev yüklüyor. Bu sebeple bu tarz seminerleri, sohbetleri önemsiyoruz. Rabbimizin bize zaten bahşetmiş olduğu vicdanımızı harekete geçirmek için hepimizin bir yerlerden beslenmeye ihtiyacı var. İnfak bilinci, mazlum ve mahsun halkların sorunlarına kayıtsız kalmama gibi hassasiyetler, oluşacak bu bilincin neticesidir. Bizlerden desteklerini esirgemeyen, davetimize değerli zamanlarını ayırarak icabet eden hocalarımızdan da Rabbim razı olsun.
Katılım sizce nasıldı ve geri dönüşler nasıl oldu?
Seminerden herkes çok mutlu ve pekçoğu ”bir dahaki toplantılar ne zaman olacak” sorusunu sorarak ayrıldılar. İlgi oldukça güzeldi. Öğrencilerin ders saatleri değişken olduğu için herkesin aynı anda katılımını sağlamak çok zor tabii ki. Ancak en önemli nokta, sayıdan ziyade mesajların doğru bir şekilde katılımcılara ulaşması… Bu anlamda oldukça verimli bir organizasyon oldu, çok şükür.
Gençlerle ilgili projeler devam edecek mi?
Yaptığımız bu tarz organizasyonlardan sonraki olumlu geri dönüşler, bu gibi çalışmaların sıklıkla devam etmesi gerektiğini gösteriyor. Bu toplantılarda birbirimize hayattaki önceliklerimizi hatırlatırken ekip ruhunu canlı tutmak, kocaman bir gönüllü ailesinin birer üyesi olduğumuzu hissetmemiz anlamında da bu gibi toplantılar çok faydalı olduğunu görüyoruz. Gençler zaten çok güzel yardım projelerine imza atıyorlar. Kitap ayracı projesini, Kampüsten Dünyaya dergisini artık hepimiz biliyoruz örneğin. Hanzala isminde bir su kuyusu olacak Afrika’da inşallah, yine genç gönüllülerin dizayn ettiği Hanzala anahtarlıkları sayesinde. Bize düşen bu gibi çalışmaların daha geniş kitlelere yayılmasını sağlamaktır. Bunun için önümüzdeki günlerde aynı üniversitedeki ya da ilçedeki gençleri bir araya getirerek küçük çalışma grupları oluşturmayı planlıyoruz. Ama tabii ki büyük grupların bir araya geldiği kahvaltı, seminer, tanışma toplantısı gibi organizasyonlar her zaman devam edecek.
Katılımcıların düşünceleri
Adalet Doğan (66)
Gençlerimiz hep buralara gelip dinleyip nasiplensin inşallah. Ruhu aç olanlara da nasib olsun buralara gelmek. Çok acı durumdayız.
Nur Nisa Muhammed (23)(Endonezya)
Bana göre çok güzeldi program. Gençlerin çok dikkat etmesi gereken bir konu…
Neslihan Karabıyık (20)
Gelmeye değer bir programdı gerçekten.
Seda Soykan(20)
Üniversitelerde çoğu arkadaşımız Rabblerini arıyorlar ancak edindikleri rehberler onları yanlış yollara saptırıyor. Bu tarz etkinliklere gelip bilgi edinip bilmeyenlere de ulaştırmamız lazım.
Nursen Ekşi(35)
Dini bilgilerini yeni temellendiren biri olarak çok faydalı oldu benim için. Özellikle Kur’an dili ile konuşan kadın hikayesini çok beğendim. Hocamız net ve berrak ifadeler ile anlattı konuyu. Zorlayıcı değildi. Bu güzel toplantıların devamına da katılmayı istiyorum.
Çay ve çeşitli ikramlar ile bu güzel gece son buldu. Bu tarz programların devamını heyecan ile bekliyoruz.
DünyaBizim