Bu Kitap Sultanahmet’i Anlatıyor

Etkinlikler
Hazırlayan: Selim Sebilci Kitabı yayına hazırlayan Okur Kitaplığı büyük bir kültür hizmetine imza atmış. Kitabı, H. Ahmet Arslantürk ve Âdem Korkmaz yayına hazırlamış. İstanbul, birçok medeniyet...
EMOJİLE

Hazırlayan: Selim Sebilci

Kitabı yayına hazırlayan Okur Kitaplığı büyük bir kültür hizmetine imza atmış. Kitabı, H. Ahmet Arslantürk ve Âdem Korkmaz yayına hazırlamış.

İstanbul, birçok medeniyet ve toplum için büyük önem taşıyor. Bu yüzden İstanbul’un geçmişi, tarihin her döneminde araştırma konusu olarak ilgi çekici yanını korumuştur. Özellikle eski İstanbul’un günümüze ulaşan ve hâlen gözlerimizin önünde olan her türlü kalıntısı, dikkat çekici çok sayıda detay ve anlatım ile emsalsiz bir mahiyet taşıyor. Okuyucuya sunulan Mehmed Râif Bey’in elinizdeki eseri de, İstanbul’un en mühim mekanlarından Sultanahmet Meydanı ve çevresindeki arkeolojik, tarihî ve mimarî eserler hakkında bilgi veriyor. Mehmed Râif Bey, Osmanlı son döneminde yetişen, İstanbul’un geçmişi hakkındaki bilgi birikimi ve çalışmaları ile dikkat çeken tanınmış ilk yerli araştırmacılardan. Râif Bey’in çalışmalarını sürdürdüğü dönemlerde hususen Avrupa menşeli araştırmacılar İstanbul’da ve Osmanlı coğrafyasının başka birçok yerinde incelemelerde bulunuyorlardı. Ancak Osmanlı kamuoyuna içinde yaşadıkları coğrafyadaki eski eserleri ve bu eserlerin nasıl o güne ulaştıklarını anlatan çalışmaların sayısı çok sınırlı miktarda idi. Bu kapsamda Râif Bey, Osmanlı menşeli ve İstanbul tarihi ile ilgili monografik çalışmalar yaparak bunları yayınlama imkanı bulan ilk Türk araştırmacılardan olma vasfına sahip.

Eserde, genel olarak şimdiki Sultanahmet Meydanı‘nda bulunan Roma, Mısır, Bizans ve Osmanlı eserleri hakkında detaylı bilgiler veriliyor. Tarihî süreç içinde meydanın ve çevresinde kalan eski kalıntıların işlevinin ne olduğu ve hangi dönemlerde ne tür değişikliklere uğradığı anlatılıyor. Osmanlı Devleti’nin oldukça sıkıntılı son yıllarında, doğrudan gözlem ve araştırma eserler üzerinde yapılan tetkikler neticesinde ortaya çıkarılabilen bu eser, hem İstanbul’un en önemli tarihî mekanlarından olan Sultanahmet hakkında verdiği bilgiler hem de bu konuyla ilgili olarak Osmanlı araştırmacılığının eserin kaleme alındığı dönemde hangi seviyelerde olduğunu aksettirmesi açısından önem taşıyor.

ESER HAKKINDA

Sultân Ahmet Parkı ve Âsâr-ı Atîkası, "Âsâr-ı Atîka Külliyâtı" serisinin ikinci kitabı olarak Matbaa-i Hayriye ve Şürekâsı tarafından 1332’de (1916) İstanbul’da basılmış. Eser 51 sayfadır ve mukaddimesi yok.

Eser, öncelikle Sultan Ahmed Meydanı ve etrafındaki tarihî anıt ve mimarî kalıntıları anlatıyor. Sultan Ahmed Camii’nin mimarî yapısı, müştemilâtı, kitâbeleri ve etrâfındaki diğer yapılar, camiinin Mimarı Sedefkâr Mehmed Ağa’nın türbesinin kitabesi, At Meydanı, Dikilitaş (Obelisk), Sütûn-ı Mârî (Yılanlı Sütun), Sütûn-ı Mürekkeb (Örme Dikilitaş), Alman Çeşmesi, Mekteb-i Sanayi, Çemberlitaş, Kıztaşı, Arkadiyos Sütûnu, Binbirdirek, Yerebatan, Arkadyan, Fokas, Pantokrator ve Bonos sarnıçları, Tarihî Yarımada’nın kara ve deniz surları ile Tekfur Sarayı’nın tarihçeleri ve o dönemdeki mevcut durumları hakkında bilgiler veriyor.

Eser, bu alanda yazılan yerli kitapların öncülerinden biri olma vasfına sahip. Yazar, eserinde adlarını vererek Paspates ve Gyllius gibi Avrupalı araştırmacılara atıfta bulunmuş. Bununla birlikte yazarın, kitabına konu ettiği mekanların ve yapıların birçoğunu bizzat gidip gördüğü eserdeki ifade tarzından anlaşılıyor.

Bu kitap Sultanahmet meraklılarını bekliyor.