“Bilge 2016; Barış Buluşması” ana temasıyla düzenlenen 1. Dünya Müslüman Kadınlar Zirvesi ve Fuarı‘nın Türkiye Özel Bildirgesi’nde, toplumsal ve siyasi bütünlükte kadın faktörünün dengeleyici ve farklı unsurlarının sinerjiye dönüştürücü etkisinin değerlendirilmesi gerektiği belirtildi.
Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezinden (TASAM) yapılan açıklamaya göre, TASAM tarafından Malezya‘da 23-25 Eylül’de düzenlenen “1. Dünya Müslüman Kadınlar Zirvesi ve Fuarı” sona erdi.
Zirvenin Türkiye Özel Bildirgesinde, kadınların hayatın her alanında orantılı biçimde rol alması, kadın ve erkeğin eşitliği değil, denkliğinin esas olduğu ve İslam’ın içinden çıkan ama bugünün sorunlarına cevap üretme noktasında kadın bakış açısını ihmal etmeyen bir meclis/akil kurul oluşturulması gerektiği vurgulandı.
Kadın ve çocuk mağduriyetinin önlenmesi için şefkat, merhamet ve fedakarlık duyguları ile siyasetin yeniden yorumlanmasının önemine dikkat çekilen bildiride, güç ve adalet dengesine dikkat edilmesi, toplumsal ve siyasi bütünlükte kadın faktörünün dengeleyici ve farklı unsurlarının sinerjiye dönüştürücü etkisinin değerlendirilmesinin önemi kaydedildi.
Kadın hakları açısından İslam’ın “insan” temelli adil bakışının diriltilerek kadın ayırımcılığına izin veren zihniyetle mücadele etmek için güçlendirilmesi gerektiği belirtilen bildiride, şu görüşlere yer verildi:
“Genç Müslüman kadınlar için doğru rol modelleri oluşturulmalı, İslam dünyası eğitim politikaları gözden geçirilmelidir. İslam dünyasındaki kadın odaklı sivil toplum kuruluşları, her konuda işbirliği yapmalı ve yeni platformlar oluşturulmalıdır. Müslüman kadınlar eğitim, siyaset, girişimcilik gibi her alanda güçlenmeli, barışın inşası konusunda katkılarından yararlanılmalıdır. Müslüman kadın sivil toplum kuruluşları daha fazla işbirliği yapmalı ve platform oluşturmalıdır. Adalet ve kadına bakış konusunda küresel ölçekte daha fazla çalışılmalıdır.”
Açıklamada görüşlerine yer verilen TASAM Başkanı Süleyman Şensoy, zirvenin gelecek yıl Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleştirileceğini belirtti.
Şensoy, 2017 zirvesinin hazırlıklarını Türkiye Organizasyon Komitesi ile şimdiden başlattıklarını ifade ederek, zirveyi, küresel, derinlikli ve proaktif bir network oluşturmak için tarihi bir adım olarak niteledi.