Amerikalı Ressamdan Türk Keçesi

El Sanatları
Yıllar önce bir makalede yapılışını okuduktan sonra ilk denemesini tek başına yapmış. Konyalı ünlü keçe ustası Mehmet Girgiç’ten ülkesinde ders alarak kendini geliştirmiş. Şimdi hocasının ortağı...
EMOJİLE

Yıllar önce bir makalede yapılışını okuduktan sonra ilk denemesini tek başına yapmış. Konyalı ünlü keçe ustası Mehmet Girgiç’ten ülkesinde ders alarak kendini geliştirmiş. Şimdi hocasının ortağı.

Atalarımız, yüzyıllardır dağda ovada ayaklarına çarık, sırtlarına örtü yaptıkları keçeyi Amerikalı bir kadının elinde şekil alırken görse ne hissederdi dersiniz? Herhalde bizim gibi şaşkınlıklarını gizleyemez, merakla seyre dalarlardı. Ramazan ayı boyunca Sultanahmet Meydanı’nda Osmanlı havası estiren "Asırlık Tatlar ve Zanaatlar" sergi alanında görüyoruz Amerikalı Theresa May-O’Brien’i. Oya işinden küpeleri, şile bezinden gömleğiyle tam bir Türk edasında yapıyor işini. İftar sonrası kalabalığına inat stantların bomboş olduğu öğle saatini fırsat bilmiş elindeki sarı renkli keçeyi dikiyor. Görünüşe bakılırsa çanta yapıyor. Zaten sergide keçe alışılmışın dışında pek çok eşyaya dönüşmüş; fötr şapka, yelek, şal…
 
Zor da olsa çalışmalardan gözümüzü alıp Theresa’nın hikâyesine yoğunlaşıyoruz. Unesco’nun ‘Yaşayan İnsan Hazinesi’ ödülü verdiği Konyalı ünlü keçe ustası Mehmet Girgiç’in ortağı o. Zaten bir süre sonra muhabbetimize Girgiç de ortak oluyor. On yılı aşkın süredir birlikte çalışıyorlar. Tanışmaları Mehmet Bey’in ABD’de sergi açtığı ve Lincoln Üniversitesi’nde keçe yapımı dersleri verdiği döneme dayanıyor. Ülkesinde tanıştığı Mehmet Girgiç’ten hem keçe dersleri almış hem de menajerliğini yapmış Theresa. Uzunca bir süre Amerika’dan ortaklıklarını devam ettirmişler, sonunda Girgiç’in geçtiğimiz mart ayında Sultanahmet’te açtığı dükkân için İstanbul’a gelmiş.
 
Resim yapmak gibi…

Asıl mesleği ressamlık olan Theresa May-O’Brien’in keçe yapmaya başlama serüveni hayli ilginç. Keçe yapımının anlatıldığı bir makaleyi okumasıyla tanışır geleneksel el sanatımızla. Verilen tarif üzerinden ilk denemesini yapar. Hem yapılış sürecinden zevk alır hem de çıkan sonuç hoşuna gider. "Resim yapmak gibi geldi." diyor. Klasik keçe yapımını öğrendikten sonra renkli yünler kullanarak üzerinde resim oluşturabileceğini düşünür. Zamanla ressamlık yönünü keçeyle birleştirir ve keçe tablolara Konya’daki müzelerde gördüğü figürleri işler. Ortaya alışılmışın dışında rengârenk keçeler çıkar. Keçe sanatının Amerika’da yaygınlaşmasında da ciddi emekleri olur Theresa’nın. Ramazan sonuna kadar Sultanahmet’teki stantlarında kendisini ve Mehmet Girgiç’i keçe yaparken seyretmeniz, çalışmalarından satın almanız mümkün