Kahramanmaraş’ta bir telkari ustasının, 5 yılda 2 milyon gümüş parça kullanarak yaptığı el emeği ürünler, bu mesleğin inceliğini ve zahmetini gözler önüne seriyor.
Kuyumculuk sektöründe İstanbul’dan sonra ikinci sırada yer alan Kahramanmaraş’ta telkari sanatı, usta ellerde gelecek kuşaklara aktarılmaya çalışılıyor. Kentte telkari sanatının son ustalarından Ali Yavaş da mesleğini yürütmeye çalışan emektardan biri. Ömrünü telkari sanatına veren Yavaş’ın 5 yılda 2 milyon gümüş parçayı birleştirerek yaptığı leğen ve ibrik ise bu mesleğin zorluğunu anlatmaya yetiyor.
Vav, lale ve tuğra motiflerini işlediği eserini Kuyumcular Çarşısı’ndaki iş yerinde sergileyen Yavaş, 5 yıl emek verdiği ibrik ve leğeni sigortalatmayı planlıyor. Halen şehrin tanıtımı için hazırlanan organizasyonlarda kullanılan leğen ve ibrik, motifleri ve el işçiliğiyle dikkat çekiyor.
Yavaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, telkari sanatının büyük emek isteyen bir iş olduğunu söyledi.
İbrik ve leğen için yaklaşık 2 milyon gümüş parça kullandığını anlatan Yavaş, 5 yıl emek verdiği ürünlerini yaparken gözlerini dinlendirmeye çalıştığını belirtti.
“Terapi olduk”
Güzel bir eser ortaya koymaktan duyduğu mutluluğu dile getiren Yavaş, şunları kaydetti:
“925 ayar gümüş kullandık. Bu 1,5 kilogram geliyor. Normal gümüşle yapılan eşyalarda kaba olur ve bu 3,5 kilo gelirdi. Biz buna 22 ayar altına verdiğimiz hassasiyet ve işçilikle yaptık. Büyük emek verdik. 1,5 milimetrelik motifler dediğimiz parçalar kullandık. Gümüşte normalde 4-5 milimetrelik parçalar kullanılır. Benim için güzel bir eser oldu. 5 yıl gibi uzun bir zaman sürdü. Bunu zevkle büyük bir emekle yaptık. Bunu yaparken terapi olduk.”
Yavaş, telkariliğin unutulmadığını, Kahramanmaraş’ın da bu işin esas merkezi olduğunu göstermeye çalıştıklarını kaydetti.
Altında telkari işçiliğinin Kahramanmaraş’ta başladığını savunan Yavaş, başka kentlerde ise gümüş kullanıldığını dile getirdi.
“Meslek unutulmasın”
Kendisi için manevi değeri çok yüksek olan ibrik ve leğeni sigortalanacağını aktaran Yavaş, ürünleri görmek için gelenler bulunduğunu, eserleri satmaları halinde farklı projelerinin de olacağını anlattı.
43 yıldır telkari sanatıyla ilgilendiğini dile getiren Yavaş, şöyle devam etti:
“Telkariyi yapan çok az sayıda bizim yaşlarımızda arkadaşlarımız kaldı. Artık bizim de gözlerimiz dayanmıyor. Makinelerle yapılanlar elde yapılanların zevkini vermiyor. Bu meslek unutulmasın istiyorum. Benim de bu sanat için yetiştirdiğim iki kişi var.”