Ekonomik krizin etkisini göstermeye devam ettiği şu günlerde ‘Çalışan Adanmışlığı’nı göz ardı eden şirketler için büyük bir tehlike söz konusu. Krizi minimum hasarla atlatmanın en kolay yolu ise “adanmış çalışanlar” yaratmak.
Şirketinizin sizden ne beklendiğini biliyor musunuz? Son yedi gün içinde iyi yaptığınız bir iş için takdir aldınız mı? Peki en iyi arkadaşınızla aynı şirkette mi çalışıyorsunuz? Eğer bu sorulardan biri ya da birkaçına “Hayır” olarak yanıt veriyorsanız çalıştığınız işyerine karşı geliştirdiğiniz sahiplik duygunuz kaybolmuş demektir.
Yönetimlerin birinci günden maddesi haline gelen “çalışan adanmışlığı” günümüzde şirketlerin kaderini belirleyen en kritik unsurlardan biri halini aldı. Öyle ki çalışanlarını yanlış yollarla motive etmeye çalışan şirketler, önümüzdeki beş yıl boyunca en çok bu sorunla boğuşacak. Ekonomik krizin ardından düzelmesi beklenen piyasaların yeni istihdam fırsatları doğurması, adanmış çalışan yaratamayan şirketlerin kaliteli iş gücünü kaybetmesi anlamına gelecek. Tehlikenin en büyük olduğu sektörler olarak finans, otomotiv ve ilaç öne çıkıyor…
İnsanların işlerine sorumluluk ve adanmışla bağlanması anlamına gelen “people engegament” “çalışan adanmışlığı” kavramı her ne kadar yaşanan ekonomik krizle göz ardı edilse de bu kritik hataya düşmeyen şirketler de var. İş verimi ve çalışan performansı üzerinde önemli bir etkiye sahip bu kavram basit gözükmesine karşın şirketlerin kaderini belirleyecek kadar da önemli bir unsur. Çünkü çalışanların işlerinden memnun olması ve iyi para kazanması onların şirketlerine adanmış oldukları anlamına gelmiyor.
“Para adanmışlık yaratmıyor!”
“People engegament” kişilerin düşünce ve duygularının yaptıkları işi ve iş sonuçlarını etkilemesi esasına dayanıyor. Yani şirketine bağlılık duygusu geliştiren bir kişi iyi para kazanamasa bile var gücüyle çalışıp yeni projeler üretmeye devam ediyor. Kendi görevi olmayan işlerdeki aksaklıkları ortadan kaldırmaya çalışması, diğer görevler konusunda kendini geliştirmesi ve ekip çalışmasına yatkınlık adanmışlığın başlıca belirtileri arasında…
Çalışan adanmışlığı konusunda araştırmalar yapan Management Centre Türkiye (MCT) Genel Müdürü Tanyer Sönmezer, “önümüzdeki beş yıl boyunca şirketlerin temel sorunu bu olacak” diyor. Krizin ardından çalışan sirkülâsyonunun artacağını belirten Sönmezer, “İnsanları şirkete bağlayacak unsurlar olmadığında bağlılık duygusu gelişmiyor. Dünyadaki krizin azalması ve işlerin imkânlarının çoğalacağı göz önüne alınırsa pek çok kişi yer değiştirecek. Özellikle kriz döneminde çalışan bağlılığına önem vermeyen şirketler çok fazla kalifiye iş gücü kaybedecek” diyor.
İnsanların bu gibi durumlarda şirketlerini değil yöneticilerini terk ettiklerini anlatan Sönmezer, “Yöneticilerin çalışanlara olan tutumu çok önemli. İnsanlar şirketlerini değil yöneticilerini terk ediyor. Çalışanlar ne şekilde olursa olsun takdir edilmek istiyor. Çalışanının iyi ve kötü yönleri konusunda dürüst davranan yöneticiler bağlılığı artıyor ” diyor.
Ekonomik kriz döneminde çalışan adamışlığının en çok ilaç ve finans sektörlerinde ihmal edildiğinin altını çizen Sönmezer, kriz sonrası toparlanma döneminde bu sektörler büyük zarar görebilir diyor.
Siz şirketinize ne kadar bağlısınız?
Eğer aşağıda soruların yarısından fazlasına “hayır” diyorsanız şirketinizle olan ilişkiniz zayıf temellere dayanıyor demektir…
1. İşinizde sizden ne beklendiğini biliyor musunuz?
2. İşinizi yapmanız için gereken malzeme, ekipman ve kaynaklara sahip misiniz?
3. Şirketinizde size her gün yapabileceğinizin en iyisini yapmak için fırsat tanınıyor mu?
4. Son yedi günde iyi yaptığınız iş için takdir aldınız mı?
5. Şirketiniz gelişimiz için sizi cesaretlendiriyor mu?
6. Fikirlerinizin önemsendiğini ve iş sonuçlarına katkıda bulunduğunuzu düşünüyor musunuz?
7. Şirketin varlık sebebi ve misyonu sizin yaptığınız işi değerli kılıyor mu?
8. Beraber çalıştığınız insanlar kaliteli iş yapma konusunda adanmış bir şekilde çelişiyor mu?
9. En iyi arkadaşınız bu şirkette mi çalışıyor?
10. Son altı ayda herhangi biri sizi karşısına alıp gelişmeniz konusunda konutsu mu?
11. Son bir yılda geliştiğinizi düşünüyor musunuz?