Özel sektörde oluşan talebin iş tecrübesine endeksli olduğunun altını çizen uzmanlar, yeni mezunların yetiştirilmesinden çok, firmaların, işe hazır deneyimli adayları tercih ettiğini belirtti.
Her 5 gençten 1’inin işsiz oluşu ve işsizlik oranlarını tartışan insan kaynakları uzmanları işsizliğin panzehiri olarak “okurken çalışma”nın etkin çözüm olduğunu savundu. İnsan Kaynakları Uzmanları, iş görüşmesine gelen adaylar arasında hiçbir yerde çalışmamış olanların işe alımda riskli olarak görüldüklerini söylerken, okurken çalışan adayların ne istediğini bildiklerini söylüyorlar, uzmanlar üniversite döneminde iş hayatının içinde olan öğrencilerin daha girişken ve daha başarılı olarak nitelendirildiklerini dile getiriyorlar.
“Çalışarak okumak, okurken çalışmak” söylemi ile çalışmalarını yürüten Nişantaşı Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Levent Uysal, öğrencilerini deneyim kazanmaları için anlaşmalı oldukları şirketlere yerleştirdiklerini söyledi. Okurken çalışan öğrencilerin mezun olduklarında işlerinin hazır olduğunu belirten Uysal, şirketlerden aldıkları talebin bu yönde olduğunu ifade etti.
Uysal üniversitede okuyan ve üniversite tercih aşamasında olan öğrencilere önemli tavsiyelerde bulundu: “Üniversite insanın hayata hazırlandığı en önemli dönemdir. Üniversitede alınan derslerin yanında yazın ya da dönem içerisinde haftada 2 gün çalışıyor olmanın götüreceği değil getireceği çok şey var. Birçok şirketin insan kaynakları birimi üniversite öğrencilerine ilgi göstermeye başladı. Okurken ilgili, çalışkan öğrencileri firmalarında görmek istiyorlar. O nedenle daha sonradan rahat etmek için hayata mümkün olduğu kadar erken atılmanın oldukça avantajlı olduğunu söyleyebilirim”
Hürhaber