Ankara’daki alışveriş merkezlerine bir yenisi daha ekleniyor. Megatürk A.Ş. tarafından eylülde açılacak Kentpark AVM, 3 bin 500 kişiye istihdam sağlayacak.
Alışveriş merkezi sayısı 30’a yaklaşan başkentte yeni bir alışveriş merkezi (AVM) daha açılıyor. “Böyle bir dönemde işe alım yapacağımız için mutluyuz” diyen Kentpark AVM Genel Müdürü Mehmet Akalın’a istihdam planını sorduk.
Kentpark ne zaman açılacak? Kaç mağaza var? Ve işe alımlar ne aşamada?
Eylülde açılacak. Kentpark AVM’de yer alacak yaklaşık 230 mağazada çalışacak olan personelin muhtemel işe başlama tarihleri ağustos ayı sonları olacak. Kentpark’ta yer alacak seçkin uluslararası ve ulusal marka, alımlara başladı. Buna ilaveten Kentpark AVM’nin işletilmesi için de kendi bünyemizde çalıştırılmak üzere eleman alımlarımız devam ediyor. Özellikle pazarlama, reklam-tanıtım, halkla ilişkiler, operasyon ve etkinlik konularında uzmanlaşmış adaylarla görüşüyoruz.
Kaç kişi alınıyor?
Ülkemizde istihdamın yaklaşık % 7’sini karşılayan perakende sektörüne bu proje ile 3 bin 500 civarında eleman işe başlatarak katkı sağlayacağız. İşsizliğin en önemli gündem maddesi olduğu günümüzde bu tip bir açılıma sebep olduğumuz için çok mutluyuz. İfade ettiğimiz sayı Kentpark’ta faaliyete geçecek mağaza sayısı ile orantılı olarak somutlaşacaktır.
Eğer tam doluluk aşamasına gelerek açmamız söz konusu olursa ki gidişat o yönde, ifade ettiğimiz sayılara yakın bir personel istihdamı yaratılmış olacak. Diğer yandan, bu mağazaların kendi alacağı personel dışında da hizmet ihtiyaçları gereği birçok sektör iş fırsatı bulmuş olacak.
PERAKENDE MESLEĞİNİZ OLSUN
Bunların ne kadarı yeni mezun olacak?
Perakende birebir insan ilişkileri üzerine kurulu ve bununla doğru orantılı olarak kazanımlar söz konusu olduğundan mümkün olduğunca deneyimli personel alımı gerçekleştirilmekte. Diğer yandan, özellikle ulusal zincir markalarımızın son yıllardaki personel eğitimine verdikleri önemden dolayı yeni mezunların da sektörümüze kazandırıldıklarını memnuniyetle görüyoruz. Kişisel olarak ben de sektöre girdiğimden bu yana yeni mezun ya da az deneyimli ayırmadan özellikli ve seçkin çalışanların kariyerlerini planlayıp, yukarılara çıkmaları sağlıyorum. Temelde şu kadar yeni mezun, şu kadarı deneyimli olacak ayırımı yapmak mümkün değil. Bu noktada, yeni mezun olup perakende sektörüne adım atmak isteyen arkadaşlara önerim; perakendeyi meslek olarak seçsinler.
3 bin 500 kişi kimlerden oluşacak?
Farklı kategorilerde personel alımları yapılacak. Satış temsilcisinden kasiyere, mağaza müdüründen depocuya, temizlik görevlisinden güvenlik elemanına kadar birçok kategoride istihdam oluşacak.
SATIŞÇININ İNSAN SARRAFI OLDUĞU YALAN
Adaylarda olmazsa olmaz özellikler neler?
Bu soruyu biraz örneklerle ve tavsiyelerle cevaplamak istiyorum.
Perakende sektöründeki bir satış danışmanı sabırlı, güler yüzlü, dış görünüşüne önem veren, hırslı, çalışkan, ürününü iyi tanıyan ve beden dilini iyi kullanan biri olmalı. Tabi bu saydıklarım küçük bir kısmı, eminim ki sizler bu özelliklere onlarcasını ekleyebilirsiniz.
İş hayatında şöyle bir kanı vardır. Satış elemanı insan sarrafıdır. Kuyruklu yalan! Bu tehlikeli bir inanıştır. Müşteriyi gördüğünüzde bu müşteri "alıcı" mı, "paralı" mı ya da "parasız" mı gibi düşünceler sizi ön yargıya sürükler. Müşteriyi anlamak onu iyi dinlemekten ve doğru sorular sorarak ihtiyaçlarını belirlemekten geçer. Satış elemanları psikolog değildir. Müşterinize satış yapmak onun bütün ruh halini bilmeniz gerektiği anlamına gelmez. Sadece o andaki ruh halini bilmeniz (kızgın, yorgun veya neşeli) yeterli. Sanırım bunun için de psikolog olmanıza gerek yoktur. Peki yukarıda saydığım bu özellikler nasıl kazanılır?
1) Çalıştığınız firmada aldığınız eğitimlerle
2) İş yaparken öğrenme
3) Ürünlerinizi inceleyerek
4) Okuyarak
5) Piyasayı araştırarak
ÖNÜMÜZDEKİ 3 YIL ÖNEMLİ
Ekonomideki belirsizlik sürerken, AVM’ler mercek altında. Yaşanmakta olan ekonomik sıkıntıları AVM’ler açısından da değerlendirir misiniz?
Evet son günlerde en çok konuştuğumuz, konuştukça sorular türettiğimiz, türettiğimiz sorulara somut cevaplar veremediğimiz bir süreç yaşamaktayız. AVM’ler için önümüzdeki 3 yıl çok önemli. Yaşamakta olduğumuz durgunluğa ilaveten sektörün kendi içinde doygunluğu dikkate alındığında pazarlama, müşteri odaklılık ve farklılaşmak çok önemli.
Artık ürün sahibi olmak yetmiyor, onu özellikli pazarlamak gerekiyor. Türkiye’de yaşanan AVM enflasyonu ve üstüne gelen küresel ekonomik durgunluk deyim yerindeyse 2010 yılında AVM sektöründe kartların yeniden dağıtılması anlamına gelmektedir. Geride kalanlar, tek ayaküstünde yakalananlar ve çekinceli öngörülerde bulunanlar yok olacaktır.
Başak Eligül
Yenibiris.com