Gazeteci Yazar Ali Bulaç, Kur’an-ı Kerim’in tarihsel olduğu yönünde iddialar ortaya atan isimlere cevap verdiği yazılarına devam ediyor.
Dünya Bülteni’nde yayımlanan önceki yazısında Almanya’da Müslüman ailelerin çocuklarına Kur’an-ı Kerim’in tarihsel olduğu yönünde eğitim verilmesi gerektiğini tavsiye eden bir rapora yer veren Bulaç, son yazısında ise tarihselcilerin İslam dinine göre modern hayatın var olamayacağı yönündeki görüşlerini yorumluyor.
Yahudi ve Hıristiyanların moderniteyi kabullendiğini dinlerinin bazı hükümlerini geri çekip yani iptal ettiklerini belirten Bulaç, Müslümanların ise değil bundan vazgeçmek, aksine kendi toplumlarını ve dünyayı İslami hükümlere göre tanzim etme mücadelesini verdiklerini, bu durumun Batı uygarlığına, Batı’nın askeri, politik, kültürel ve ekonomik varlığına tehdit olduğunu söylüyor.
Müslümanlardan da istenenin Yahudilik ve Hıristiyanlık gibi kendini köklü (radikal) bir reformdan geçirmeleri olduğunu belirten Bulaç yazısında şu ifadeleri kullanıyor.
"Tarihselcilere göre, sorun Müslümanların Kur’an’ı ‘yanlış anlamaları’ndan kaynaklanmıyor, belki tam aksine ‘doğru anlamaları’ndan kaynaklanıyor ve modern dünya ile Müslümanın arasındaki temel çatışma buradan kaynaklanmaktadır.
Burada düzeltilmesi gereken küçük bir bilgi hatası var: Yahudilik köklü bir reform yapmadı; fakat fiili olarak, bir kısım Yahudiler hariç tutulacak olursa, modern dünyaya uyum göstermenin yollarını ve yöntemlerini buldu. Hatta modern dünyayı inşa eden düşünce arka planının Yahudilikten kaynaklandığını veya moderniteyi büyük Yahudi zihinlerin inşa ettiğini söylemek mümkündür. Yahudi iken İslam hidayetine dahil olup kendi iradesiyle ve hatta özel tercihiyle bir Pakistanlı erkeğin ikinci eşi olan Meryem Cemile’nin yerinde bir tespiti var. O’na göre modern dünya, Yahudileri de çözüp dönüştürüyor. Tabii, buna karşı direnen büyük Yahudi hahamları, entelektüel ve din adamları yok değil. Söz konusu direnme, Yahudilikte daha fazla ve kuvvetlidir."
Bu konuda Hıristiyanların, özellikle Protestanların daha istekli olduklarını söyleyebiliriz. Bu, aynı zamanda kimi Hırisityanların, "kelamı vahyeden Allah İncili korudu" iddiasının da pek sağlam bir zemine dayanmadığını gösteriyor. Tarihi örnekler bir yana, günümüzde dahi Kutsal Kitap’a açık müdahalelerde bulunulduğunu tespit etmemiz mümkündür.
Modernite hangi eğilimi ve söylemi hakim duruma geçiriyorsa, kutsal metinler kendilerini bu söyleme göre değiştireceklerdir. Mesela bugün Müslümanlardan, dini metinlerini "insan hakları, liberal felsefe"ye göre gözden geçirmeleri istenmektedir. Yarın feminist söyleme ve eşcinsel haklarına göre dini değiştirmeleri istenecektir."
Dünya Bülteni