Kutsal Emanetlere Hürmet Edilir, Birşey İstenmez!

İslam
Eski Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hamza Aktan, Müslüman’ın bir şey isteyecekse onu Allah’tan istemesi gerektiğini belirterek, "Kabirde yatan zattan veya eşyalardan bir ş...
EMOJİLE

Eski Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hamza Aktan, Müslüman’ın bir şey isteyecekse onu Allah’tan istemesi gerektiğini belirterek, "Kabirde yatan zattan veya eşyalardan bir şeyler beklemekle şirke girilebilir." dedi. İstanbul Müftüsü Mustafa Çağrıcı ise Hırka-i Şerif’ten olağanüstü şeyler beklemenin sakıncalarını anlattı. Prof. Dr. Faruk Beşer de ziyaretlerin seremoniye dönüşmemesi gerektiğini belirtti.

Ramazan’ın manevi havasını soluklamak isteyenlerin uğrak mekânları arasında Peygamber Efendimiz’in (sas) kutsal emanetlerinin bulunduğu Hırka-i Şerif ve Topkapı ilk sırada geliyor. Ancak ilahiyatçılar bu kutsal miraslar ziyaret edilirken ‘İslam’a muhalif davranışlar sergilenmemesi gerektiğini’ söylüyor. İlahi hazzı yaşamaya çalışmanın önemine değinen ilahiyatçılar, ziyaretler sırasında Peygamberimiz’in huzurunda takınılması gereken tavrın sergilenmesi gerektiğine ama bunun ötesine geçilerek bir şeyler umut edilerek dua edilmesinin yanlışlığına dikkat çekiyorlar.
 
Eski Din İşleri Yüksek Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hamza Aktan, Peygamberimiz’in emaneti eşyaları ziyaret ederken ‘edeple’ hareket edilmesinin gerektiğini söylüyor. Peygamber Efendimiz’e ait bir eşyanın İslami aşk uyandırması açısından önemli olduğunu söyleyen Aktan, "İyi düşünüldüğünde kendimizi O’na (sas) yaklaşmış gibi hissederiz. Bakmak dahi insanı duygulandırır." diyor. Salat-ü selam okuyarak ziyaretlerin gerçekleşmesi gerektiğinin altını çizen Aktan, kutsal emanetlerin sadece gözle bakmak yerine gönül gözü ile incelenmesini tavsiye ediyor. Manevi atmosferi bozacak davranışlardan kaçınılmasını isteyen Aktan, "Peygamberimiz’in huzurunda takınılması gereken tavır, O’nun mübarek eşyalarının sergilendiği yerde de takınılmalıdır." diyor. Gerek kabir ve türbe ziyaretlerinde gerekse de kutsal emanetleri ziyaret ederken "ziyaretlerin hayra vesile olması" için dua edilmesi gerektiğini dile getiren Hamza Aktan, "İstenecekleri Allah’tan istemeli. Kabirde yatan zattan veya eşyalardan bir şeyler beklemekle şirke girilebilir. Zira kabirlerde yatan Allah dostları da O’nun rahmetine muhtaç." ifadelerini kullanıyor.
 
Dileklerin kabulü hırkadan beklenemez

Peygamber Efendimiz’den miras kalan eşyaların ehemmiyetine vurgu yapan İstanbul Müftüsü Mustafa Çağrıcı da, "Kutsal emanetler, Peygamber Efendimiz’in bir armağanıdır." diyor. Eşyalara değer katan özelliğin Peygamber Efendimiz’e ait olması olduğunu vurgulayan Çağrıcı, "Hürmetimizi, saygımızı, Hırka-i Şerif’in maddesine değil, onun arkasındaki O Büyük ve O Yüce Peygamber’e, ve Allah’a göstermemiz lazım. Hırka-i Şerif’ten olağanüstü şeyler beklemek, dileklerimizin kabulünü ondan ummak gibi hurafi inançlar ile bu ziyaretimizi lekelendirmeyelim. Herkes bunu Resulullah Efendimiz’in bir hatırası olarak bilmeli." dedi.
 
Çağrıcı, bidat ve hurafe denilebilecek yanlışlıklarla insanların en şereflisine saygısızlık yapılmaması gerektiğini söylüyor. Çağrıcı, "Hz. Ayşe validemizin kabir ziyaretinde nasıl hareket edilmesi gerektiği sorusuna Peygamber Efendimiz ‘edeple selam vererek’ cevabını veriyor. Orada yatan zata dua etmek, hayatını öğrenerek ondan dersler çıkarmak gerekiyor. Türbelerde bez bağlamak, mum yakmak, kurban kesmek gibi hurafelerin hepsi batıldır, haramdır. Bunları yapanlar günah işliyor." diye uyarıyor.
 
Sakarya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuku Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Faruk Beşer ise, "Ziyareti seremoniye çevirmek hoş görülecek bir şey değil." diyor. Beşer, kutsal emanetler ve türbe ziyaretlerinde yoğun bir biçimde insanların fotoğraf ve video çekmesini de işin aslından uzaklaşmanın bir belirtisi olarak yorumluyor.