Gana Başmüftü Yardımcısı Ömer ve bölgede görev yapan din görevlileriyle çeşitli kurumların temsilcilerini kabul eden Diyanet İşleri Başkanı Görmez, Gana’dan gelen heyeti hem Diyanet İşleri Başkanlığında hem de Türkiye’de ağırlamaktan büyük bir mutluluk duyduğunu belirterek, “Bizim ülkelerimiz mesafe olarak birbirine çok uzak olabilir ama gönüllerimiz birbirlerine çok yakındır. Çünkü rabbimiz bizi kardeş ilan etmiştir. Biz bu kardeşliğin hukukunu ve gereklerini yapma konusunda uzun süre birbirimizi ihmal ettik. Şimdi o kadar çok çalışmalıyız ki, o yüz yıllık yapamadıklarımızı çok kısa sürede yapmak zorundayız.” diye konuştu.
Son yüzyılda genel anlamda Afrika kıtasında yaşanan olumsuzluklar ve sömürgeleştirme politikalarına değinen Başkan Görmez şöyle konuştu;
“Son yüz yılda Afrika’da olup bitenler konusunda insanlık Allah’a hesap verecektir. Bütün bir kıtanın nimetlerini sömürenler, bütün bu toprakları, ülkeleri sömürgeleştirenler Allah’a hesap verecektir. Müslüman kardeşliğinin gereklerini yerine getirmeyen Müslümanlar da hesap verecektir. Allah’a bu hesabı iyi verebilmek için bizim birlikte çok iyi çalışmamız gerekiyor. Bizden önce Türkiye’den size gelen kardeşlerimize de bu hizmetlere öncülük yaptıklarından dolayı teşekkür ediyorum.”
“Camiler ülkelerin İslam tapularıdır…”
Gana’nın başkenti Akra’da Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı’nın ortaklaşa yapımını üstlendiği Akra Camiinin önemine işaret eden Başkan Görmez şunları söyledi;
“Akra’da birlikte yaptığımız caminin bitimini sabırsızlıkla bekliyorum. Eğer sizlerde izin verirseniz inşallah ilk hutbeyi gelip ben okuyacağım. Bu tür büyük mabetler aynı zamanda ülkelerin İslam tapularıdır.”
Gana’dan Türkiye’ye gelerek dini yüksek eğitim alan öğrenciler ve kısa süreli hizmet içi eğitim alacak din görevlileri konusuna da değinen Başkan Görmez şöyle devam etti;
“Gana’dan öğrencilerin Türkiye’ye gelerek eğitim almaları bizim için önemlidir. Öğrenci sayısını çoğaltmalıyız. O yüzyıllık eksik bıraktıklarımızı hızlı tamamlamamız için gelecek nesillere birlikte yatırım yapmamız gerekir. Her birinizin ne kadar zor şartlarda yetiştiğini ve bugün o toplumun dini ve manevi hayatına rehberlik ettiğinizi biliyorum. Sizin her biriniz arkanızda onlarca halef bırakmanız lazım. Bir diğer husus ise, Gana’da görev yapan din görevlilerinin uygun gördüğünüz takdirde Türkiye’ye gelerek kısa süreli eğitim almalarını birlikte sağlayabiliriz.”
Gana Başmüftü Yardımcısı Ömer ise, Türkiye’de olmaktan dolayı büyük mutluluk duyduğunu belirterek, birçok alanda Türkiye’nin yardımına ihtiyaç duyduklarını kaydetti. Dünyada yapılan hiçbir işin Allah’ı hatırlamaktan Müslümanları alıkoymaması gerektiğini vurgulayan Ömer şunları söyledi;
“Gana’da halkımıza Türkiye’ye dair anlatacağımız çok şey var. Bütün bu konuşmanızın özeti ‘şuurlandırma’… Bizim ticaretimiz, işimiz bizi Allah’ı hatırlamaktan ve üzerimizdeki yükümlülüğümüzü yapmaktan alıkoymamalıdır. Türkiye’de gördüğümüz güzellikler, birlik ve beraberlik, muhabbet kıyamete kadar devam etsin. Biz yürümeye çalışıyoruz henüz ayağa kalkamadık. Siz ayaktasınız. Bizim elimizden tutun ayağa kaldırın, birlikte yürüyelim.”