Bu geceyi ihya eden 83 yıl ibadet etmiş olur

İslam
Gizem Gül’ün röportajı Bu gece Cenab-ı Hakk’ın Kadir Suresi’nde bildirdiği üzere ‘bin aydan hayırlı’ olan Kadir Gecesi. Peki Kadir Gecesi’nin faziletleri neler...
EMOJİLE

Gizem Gül’ün röportajı

Bu gece Cenab-ı Hakk’ın Kadir Suresi’nde bildirdiği üzere ‘bin aydan hayırlı’ olan Kadir Gecesi. Peki Kadir Gecesi’nin faziletleri nelerdir, Kadir Gecesi’nin hangi gece olduğu neden kesin olarak bildirilmemiştir ve bu geceyi nasıl ihya etmeliyiz? Tüm bu soruları Bayrampaşa Müftüsü İzzet Şener Hocamız’a sorduk…

Bize Kadir Gecesi’nin faziletlerini anlatır mısınız?

Kadir Gecesi’nin faziletine dair Cenab-ı Hak Kur’an-ı Kerim’de Kadir Suresi’ni inzal buyurdu. Yani Kur’an-ı Kerim’de Kadir Gecesi’yle ilgili özel bir sure vardır. O sure içerisinde Kadir Gecesi’nin bin aydan daha hayırlı olduğunu bizzat Cenab-ı Hak ifade ediyor. Yani Kadir Gecesi’nin faziletine dair bu yeter de artar. Niye Cenab-ı Hak böyle faziletli bir geceyi bu ümmete nasip eyledi? Tabii ki biz ümmet-i merhumeyiz. Bizim peygamberimiz bütün peygamberlerden üstündür, dolayısıyla onun ümmeti de diğer ümmetlerden üstündür. Bizden evvelki ümmetler üç yüz, beş yüz, yedi yüz sene yaşarlardı. Cenab-ı Hak bizden önceki ümmetlere öyle bir vücut, öyle bir bünye veriyordu ki onlar uzun yıllar yaşayabiliyorlardı. Bizim ümmet-i Muhammed’in yaş ortalaması ise 60-70 arasıdır. Evvelki ümmetler bu kadar uzun yaşıyorlardı ve buna bağlı olarak da çok daha fazla hizmet etmiş oluyorlardı. Kim bilir Cenab-ı Hak onlara bu hizmetlerinin karşılığı olarak ne kadar mükafat verecek! İyilik yapıyorlar, kulluk yapıyorlar, cihad ediyorlar. Uzun ömürlerini ibadetle değerlendirip cenneti kazanıyorlar. Bizim ömrümüz onlara göre çok kısadır diyorlar. Yani demek istiyorlar ki biz kısa ömrümüzle onların seviyesine nasıl ulaşacağız? İşte bu Kadir Suresi’ni Cenab-ı Hakk’ın bu sebepten dolayı indirdiği rivayet ediliyor.

Bu geceyi ihya eden bir kimse 83 yıl nafile ibadet sevabı kazanmış olur

Leyletül Kadri, hayrün mine’l-fişehr. Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlı bir gecedir. Bin ay 83 yıl 4 ay yapıyor. Yani bir ömür… Böyle bir geceyi Cenab-ı Hak bu ümmete nasip eyliyor. İnşallah bu gece idrak edeceğiz. O gecede ibadet eden bir insan, tevbe eden insan, Allah’a kulluk yapan insan, diğer gecelerden farklı bir şekilde bu geceyi ihya ederse 83 yıl kadar nafile ibadet kazanmış oluyor. Ama bu durum şu manaya gelmez: Ben şimdi kendi kafama göre hareket edeyim, o gece sabaha kadar ibadet edeyim, tamam, köşeyi döndüm. Hayır. İbadetin zamanı ve mekanı var. O ibadetler zamanında yapılır. Bu bir ekstra lütuftur. Yani bir padişah bir ülkeye gider, ulufe dağıtırsa herkes bir anda zengin olur, bu da öyle.

Cenab-ı Hak böyle yılda bir Kadir Gecesi’ni bize lutfetti ki Müslümanlar oraya dikkat etsinler, alacaklarını alsınlar. Onun içindir ki Cenab-ı Hak bu ümmete bin aydan daha hayırlı böyle bir geceyi nasip eyledi. Tabii ki Kur’an-ı Kerim de bu gecede inmeye başladı Levh-i Mahfuz’dan birinci kat semaya altı bin küsur ayet bir anda indirildi. Birinci kat semadan da Sevgili Peygamberimiz’e takriben 23 yılda Cebrail Aleyhisselam tarafından indirilmişti. İşte bu Kur’an-ı Kerim’in indirilme olayı bu gecede gerçekleştiği içindir ki çok önemlidir. Çünkü Kur’an-ı Kerim ne demek? Allah’ın kelamı.

Düşünebiliyor musunuz, dünyada milyarlarca insana huzur ve mutluluk kaynağı olan kelamdır. Kendi sözünü Cenabı-ı Hak insanlara bu gece gönderiyor. Tabi insanımız bunun kıymetini bilmiyor. Bilseler hiç kimse bundan uzak kalmaz. Okur, tefekkür eder, anlar, yaşamaya çalışır. Çünkü Kuran sadece imandan bahsetmiyor, sosyolojiden de bahsediyor. İnsanoğlu Kur’an-ı Kerim’i gerçekten idrak etmiş olsa hayatı değişir zaten. Melek gibi olur, melek olamaz ama melek gibi güzel ahlaka sahip olur. Yani bugün bakıyoruz, terör var ülkede. Kime yararı var? Kimseye yok. Niye böyle yapıyorlar? Kuran’ı bilseler yapmazlar. Çünkü yarın ahirette işlemiş oldukları cinayetlerin ne kadar büyük olduğunu öğrenecekler. Kadir Gecesi’nden sorunca Kuran’dan da bahsetmek zorundayız. Teşbihte hata yok, Kur’an-ı Kerim neye benziyor? Şu bilgisayarı icat eden mühendis kullanma kılavuzunu yanına koymuş. Bu bilgisayarı bu kullanma kılavuzuna göre kullanacaksın. Aksi takdirde bozulur bu. İlk anda bozarsın. Biz o kullanma kılavuzuna göre kullanıyoruz. Cenab-ı Hak da bu gezegeni yarattı. Bu gezegende insanları ve cinleri yarattı. Bu gezegende iki türlü mükellef var. Biri insanlar, biri cinler. Cenab-ı Hak buyurdu ki, Bu Kuran’ı kullanma kılavuzu olarak gönderiyorum size, buna göre hayatınızı tanzim ederseniz, hayatınızın her safhasını, sosyal hayatınızı, psikolojik dünyanızı, ticaretinizi, iktisadınızı, siyasetinizi, ahlakınızı, eğitiminizi, her şeyinizi buna göre tanzim ederseniz yaşadığınız toplum uzun ömürlü olur. Huzurlu, mutlu bir hayat yaşarsınız. Cennete benzer bir hayat yaşarsınız. Ama Kur’an-ı Kerim’i saf dışı bırakırsanız, kendi kafanıza göre hareket ederseniz aynı trafikteki lambaların söndüğünde nasıl bir karmaşa olursa öyle karman çorman bir şey olur. Halbuki bir trafik ışığı işi düzeltiyor, Kuran da böyle. Kur’an-ı Kerim o kadar yakın bize ama maalesef bizi ondan uzaklaştırdılar. İnşallah bundan sonra yaklaşırız.

Bir de Kadir Gecesi’nin hangi gece olduğu kesin olarak bildirilmemiştir. Bunun nedeni nedir?

Duaların kabul olduğu Cuma gününün saati kesin değil. Kadir Gecesi’nin de Ramazan’ın içinde bir gece olduğu kesin ama hangi gecedir bilmiyoruz. Kadir suresinde, ‘Kuran’ı biz Kadir Gecesi’nde indirdik’ buyruluyor. Kadir Gecesi de Ramazan’ın içinde bir gecedir. Çünkü ‘Şehrü Ramazanellezi ünzile fihil Kuran’, Kuran’ın indirildiği aydır diyor Cenab-ı Hak. Madem Kuran’ın indirildiği aydır Ramazan, demek ki o gece de Ramazan-ı Şerif’in içinde bir gece. Ama hangi gece? Demek ki Cenab-ı Hak Ramazan’ın bütün gecelerini Müslümanlar Kadir Gecesi gibi telakki etsinler de o ayı çok dikkatli geçirsinler diye kesin olarak bildirmemiştir.

Kadir gecesinin gizlenmesinin nedeni Ramazan’ın bütün gecelerini Kadir Gecesi gibi düşünmek

Nasılsa sahura kalkıyorlar, sahur sevabını elde ediyorlar, biraz daha gayret etsinler Kuran okusunlar o gece vakti. Nafile namaz kılsınlar, kaza kılsınlar, tövbe istiğfar etsinler… Nasıl bu geceye Müslümanlar özel gayret gösteriyorlarsa her geceye aynı gayreti, değeri versinler de Kadir Gecesi’ymiş gibi hareket etsinler ve Ramazan’ı gecesiyle gündüzüyle birlikte ihya etsinler düşüncesiyle Kadir Gecesi’ni Ramazan’da saklamıştır. Ama Kadir Gecesi’nin hangi gün gece olduğuna ilişkin Peygamberimiz’e ipucu vermiştir. “Kadir Gecesi’ni Ramazan’ın son 10 gecesinde, 10 gecenin de tek gecelerinde arayın” buyurmuştur. Onun için Sevgili Peygamberimiz Ramazan’ın son 10 günü itikafa girerdi. İtikaf da kuvvetli sünnettir. Bazı camilerde cemaatimiz itikafa giriyorlar. İtikaf camilerde yapılan bir ibadet. Orada bu geceyi yakalamak daha kolay olur. Camide olan insan ibadet eder, günah işlemez. Dolayısıyla günah işlenmeyen bir ortamda devamlı ibadetle meşgul olunan bir ortamda devamlı ibadet daha kolay oluyor. Onun için itikaf gibi önemli bir sünneti ihya etmek de çok önemlidir. Ama Ramazan’ın son 10 günü, tek geceleri derken 27. gecesi ile ilgili birtakım işaretler bulunduğu içindir ki Ramazan’ın 27. gecesi Kadir Gecesi olarak ihya ediliyor. Ama esas mantık Ramazan’ın bütün gecelerini Kadir Gecesi gibi düşünmek… Özellikle son 10 gecede, son 10 gününü itikafta geçirmeye çalışmak… Velhasıl dinimiz bize dini hayatımızı canlı tutmamızı, dini konularda duyarlı, hassas olmamızı, istiyor. O duyarlılığı, ciddiyeti bize kazandırmak için Ramazan’ın gecelerine yaymış gözüküyor.

Kadir Gecesi’ni nasıl ihya etmeliyiz? Hangi ibadetleri yapmalıyız?

Kadir Gecesi’nin ihyası, inşallah bu geceki sohbette de halkımıza söyleyeceğiz. Bir defa Sevgili Peygamberimiz (sav)’in şu müjdesi vardır: “Kim yatsı namazını camide cemaatle kılarsa gecenin yarısını ibadetle geçirmiş sayılır. Kim sabah namazını camide cemaatle kılarsa gecenin tümünü ibadetle geçirmiş sayılır.” Aslında bu sadece belli gecelere mahsus değil. Bütün geceler, bütün yatsı ve sabahlar için böyle. Bu ne demektir? En zor anda bile uykuyu terk edip abdest alıp camiye geleceksin. Yorgun argın işten güçten gelmişsin, evde abdest alıp camiye gideceksin. Dinimiz Müslüman’ı canlı tutmaya çalışıyor, bu çok önemli. İslam dini kolay bir dindir ama kim için kolaydır? Çalışan için kolaydır. Tembel için her şey zordur. Önünde çorba olsa, tembel adam onu ağzına götürmese yiyemez. Müslüman çalışkan olacak. Onun için biz diyoruz ki Kadir Gecesi’nde yatsı namazını cemaatle kılıyorsunuz. Sabah namazında da aynı kalabalıkla bu camiyi doldurun. Şimdi bakıyoruz camiler tıklım tıklım, içi dışı dolu. Yatsı namazında, teravihte böyle, sabah namazına gelince cemaat yarıya iniyor, davayı kaybediyorlar. Peki Kadir Gecesi’ni nasıl ihya etmeliyiz?

İlk olarak sabah namazında camide cemaate iştirak etmek gerek, ikincisi de bu gece sahura biraz da erken kalkmak lazım. Mesela normal zamanda sahura kalktığımız vakitten bir iki saat daha erken kalkmalıyız. Peygamberimiz’e salat ü selam getirmeliyiz. Bize bu güzellikleri ve dinimizi öğreten, bu kadar mücadele vererek bize intikal ettiren Sevgili Peygamberimiz’e salat ü selam getirmemiz lazım. Bununla beraber tövbe namazı kılıp tövbe etmemiz lazım. Bu gecenin en önemli faydası hayatımızda bir değişikliğin meydana getirmesidir. Kelime-i Tevhit, “La ilahe illallah Muhammedün Rasulullah” söylemeliyiz.

Bu gecede hayat muhasebemizi yapmamız lazım

İnsanın hayatında önemli noktalar vardır. Bunlardan bir tanesi Kadir Gecesi’dir. İnsanın bir hayat muhasebesi yapması lazım. Şu kadar yaştayım, benim hayatım nasıl geçti. Amel defterini bir gözden geçirmek lazım. Kiramen Katibin, yazıcı meleklerin yazdıkları var. Bu defterde siyah lekeler mi çok beyaz sayfa mı çok? Onu bir gözden geçirmekte fayda var. Sadi Şirazi’nin dediği gibi ‘ben kendimin ne olduğunu bilirim.’ Cenab-ı Hak yarın ahrette kulunu hesaba çekecek. Bazı günahkar kullarını mekandan münezzeh olduğu halde yanına alacak. Ey kulum diyecek, sen dünyada şu günahı işledin mi, evet, şunu işledin mi evet. Ne kadar günah işlemişse, gizli kapaklı yaptığı işler bütün günahlar… Cenab-ı Hak ona tek tek sayacak, o da eyvah yandım diyecek. Cenab-ı Hak ona ‘Ey kulum, dünyada bunları kimseye söylemediğin için, dünyada bunları örttüğüm gibi burada da örtüyorum, hadi cennete diyecek. Ama bu herkese olmayacak. Cenab-ı Hak kimin işini isterse onu öyle kolaylaştırır. Ama biz Allah ile peygamber ile bağımız güçlü olacak. Allah yaratıcı, Sevgili Peygamberimiz onun tebliğcisi. Onlarla bağımız güçlü olursa Cenab-ı Hak bize böyle kolaylıklar lütfedecektir. Onun içindir ki tövbe, hayat muhasebesi önemlidir. Hayatımıza bundan sonra yeniden çekidüzen vermek suretiyle nasıl ki Hac’da dualarımız, tövbelerimizle hayatımızda çok önemli değişiklikler oluyorsa bu Kadir Gecesi’nde hayat muhasebesi yaparak ertesi günden itibaren beş vakit namaza dikkat etmek lazım. Daha çok hayır işlemek lazım, güzel işler yapmak lazım, tesettüre riayet etmek lazım, Kuran okumak lazım, herkesin iyiliğini düşünmek lazım, hayırhah olmak lazım. Ne kadar güzellik varsa onu yaşamaya gayret etmek lazım.

Bu geceyi en güzel şekilde değerlendirmek böyle olur. Yani şöyle değil: Geldi Kadir Gecesi, dua ettik, ibadet ettik, yalvardık yakardık, Kadir Gecesi gitti, biz de işimizi bitirdik, yola devam. Ben bazı meyhaneler görüyorum, Ramazan geldi mi kapatıyor adam. Gerçekten güzel bir şey. Yani Ramazan’a saygısı var. Ramazan bitti mi hemen açıyor tekrar. Olmadı ki bu iş. Madem kapattın, devamlı kapat. Yine de şükrediyoruz buna. Kalbinde iman var, bir saygı var ki Ramazan’da içki içirmeyeceğim diye kapatıyor. Milletimiz Ümmet-i merhumedir. Akif’in dediği gibi "Ey millet-i merhume, sakın ye’se kapılma". Ümitsiz değiliz Allah’ın izniyle. Büyüklerimiz, bu ümmet bir deryadır, içinde ne cevherler vardır diyor. Onun için insanların böyle hatalarına bakarak kimseyi horlamamak lazım, dışlamamak lazım. Herkese bağrımızı açmak lazım, herkesi kucaklamak lazım. Tarihte İslam’ın bayraktarlığını yapan bir milletiz biz. Bir dönem oldu, Kuran’dan uzaklaşma dönemi oldu. Şimdi Kuran’a yönelmeye doğru gidiyoruz. Allah’ın izniyle aslımıza döneceğiz.

Son olarak özetlemek gerekirsek, Kadir Gecesi’nde yatsı ile sabah namazını camide cemaatle kılmak, gece biraz daha erken kalkmalıyız. Tevbe istiğfar etmek, salavat-ı şerif getirmek ve özellikle tevbe namazı kılarak hayat muhasebesi yaparak günahlarımızdan arınmak için Allah’a yalvarıp yakarıp gözyaşı dökerek ertesi günden itibaren hayatımızda 180 derecelik bir değişiklik getirmek suretiyle daha ciddi olarak İslam’ı yaşamaya, hayatımızın sonuna kadar devam etmeyi niyet edersek en güzel ihya şekli budur diye düşünüyorum.

Son olarak eklemek istedikleriniz var mı?

Bu dindir, Kur’an bitip tükenmeyen hazinedir. Hangi konusuna girersek saatlerce gider. Allah’ın kelamı, ilmi sonsuz. Çanakkale’de müttefik güçler savaşı kaybedince Hamilton çıldırdı. Öteki komutanlar, hepsi kafayı sıyırdılar. Dediler ki biz Müslümanların ilahıyla, Allah’la savaş yaptık, kaybettik. Ama niye kaybettik? Çünkü Müslümanlar Kur’an’a inanıyor, Kur’an’a saygılı ve Kur’an’ı yaşıyor. Onun için kaybettik, onları yenemedik. Yapacağımız tek şey var, ya Kur’an’ı yeryüzünden kaldırmak veya Müslümanları Kur’an’dan uzaklaştırmak lazımdır, diyorlar. O günden bu güne bizi Kur’an’dan uzaklaştırmak için mücadele veriyorlar, başarılı da oldular. Ama elhamdülillah bu yılki eğitimde, okullarda seçmeli de olsa Kuran ve Siyer dersi olacak. Kur’an Allah’ın kelamı, Siyer de Sevgili Peygamberimiz’in hayatı. Bu iki unsur çok önemlidir. Bu iki ilmi genç dimağlara yerleştirebilirsek inşallah daha da güzel günler bizleri bekleyecektir. Cenab-ı Hak Kadir gecenizi mübarek eylesin. Bütün ümmet-i Muhammed’e, İslam alemine hayırlar getirsin. Etrafımızda kan gözyaşı akıyor, bunlara üzülüyoruz, inşallah bu olumsuzlukların da bir an evvel son bulmasını, gözyaşlarının dinmesini, kanların dinmesini bu Kadir Gecesi’ni vesile eylesin. Bizlerin de dirilişine, tekrar tarihte olduğu gibi insanlığa hizmet edecek güç ve kararlılığa sahip olmaya Cenab-ı Hak vesile eylesin diyorum.

Yarın Bayrampaşa Müftüsü İzzet Şener Hocamız ile ‘Kutsal Topraklarda Ramazan’ konulu röportajımızı okuyabilirsiniz.

On5yirmi5