Görmez, Camiler ve Din Görevlileri Haftası kapsamında İl Müftülüğü ve Erguvan Gençlik Derneğince Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Başkan Gençlerle Buluşuyor” programına katıldı.
Programdan önce gazetecilere açıklamada bulunan Görmez, Diyanet İşleri Başkanlığı olarak, amaçlarının geçmişteki ihmallerini ve hizmet kusurlarını ortadan kaldırmak olduğunu söyledi.
Camileri vatandaşların daha sık kullanması için çaba göstereceklerini belirten Görmez, “Asıl amacımız aslında, camilerimizi hayatın kıyısından hayatın merkezine kalbine çekebilmek. Sadece belli bir yaşın üzerinde vatandaşlarımızın gidip ibadet ettiği mekan değil de çocukların, gençlerin, kadınların, toplumun her kesiminin aynı zamanda gidip muhabbet edebildikleri, kaynaşabildikleri ruhen ve manen kendilerini geliştirdikleri bir mekana dönüştürmek “diye konuştu.
Her yıl camiler için bir tema seçtiklerini hatırlatan Görmez, şöyle konuştu:
“Başkanlık olarak 2011 yılında cami ve çocuk buluşması üzerinde durduk. 2012 yılında cami ve engelliler konusu üzerinde durduk. Geçen sene cami ve kadın konusunu işledik. Bu sene de cami ve gençlik üzerinde duruyoruz. Asıl amacımız bilhassa gençliğin anlam arayışına cevap verebilecek bir mekana dönüştürmek camileri. Asıl üzerinde durduğumuz diğer bir husus da cami içinde diyanet olarak kullandığımız dil. maalesef gençliği kuşatan bir dil değil. Onların gönül dünyasına hitap edebilecek, gönül dili arayışını gençlerle birlikte gerçekleştirmeyi düşünüyoruz. Onun için 81 ilimizde bütün il müftülüklerimiz aynı zamanda bu çalışmaları gençlerle beraber yürüttüler. Ben de bugün burada gençlerle buluşacağım.”
“Geç kalma genç gel” sloganı
Bu yılki sloganı kendilerinin belirlemediğine dikkati çeken Görmez, “Sloganı gençler kendileri buldu, biz bulmadık. Biz onlara sorduk ne diyelim, onlar da, “geç kalma genç gel dememizi istediler. Modern zamanlarda gençliği kuşatan pek çok manevi hayatı kemiren tehlikelerle gençlik karşı karşıya” dedi.
Tarih boyunca camilerin insanoğlunun gönül dünyasını, ruh dünyasını imal, inşa etmesine yardımcı olan çok önemli müesseseler olduğunu vurgulayan Görmez, şöyle devam etti:
“Ama bizim toplumumuzda yıllardır cami biraz hayatın kenarında kıyısında kaldı. Sadece bir yaşın üzerinde insanların gidip ibadet ettikleri, sadece namaz vakitlerinde açılan namazdan sonra da kapanan birer mekan olarak algılanmaya başladı. Bu kesinlikle doğru değil. Diyanet İşleri Başkanlığı olarak camileri günün bütün saatlerinde kapısı açık olan bilhassa genç kardeşlerimizin gidip muhabbet ettikleri, konuşabildikleri ve sohbet ettikleri mekanlara dönüştürmek istiyoruz. Biz camilerimiz de bundan sonra bütün bu hedefleri dikkate alarak yeniden tasarlamak zorunda olduğumuzu tespit etmiş bulunuyoruz.”
“Camiler sıradan devlet daireleri değil”
Camilerin işlevinin farklı olduğunu belirten Görmez, şunları kaydetti:
“Camiler sıradan devlet daireleri değil. Yani günün belli saatlerinde açılan ve belli saatlerinde kapanan, kapatılması gereken mekanlar değildir. Doğrusu 24 saat camiler açık olmalı ve onun yanından geçen herhangi bir insan gönlüne doğduğu zaman rahatlıkla içerisine girip hem ibadetini yapabilmeli hem de orada arkadaşlarımızla buluşup sorularına cevap alabilmeli. Aynı şekilde gençliği kuşatan mekanlar olarak yeniden tasarlanması gerekir. Ben bir çağrıda bulundum, toplumda yanlış bir algı var. Gençler camiye gittiği zaman birbirlerinin kulağına bir şeyler fısıldadığı zaman dahi büyükler tarafından ‘camide dünya kelamı konuşulmaz’ deniliyor. Bu doğru değildir. Ben gençliğe çağrıda bulundum. Gelin camiye birlikte dünya kelamı konuşalım. Yeter ki konuştuğumuz kelam güzel, hoş anlamlı ve faydalı olsun.”
Görmez, Nilüfer Müftülüğü ve Doğanköy Din Akademisi arasında “Spor Salonu ve Spor Tesisleri İnşaatı” ile ilgili işbirliği protokolü imza törenine de katıldı.