Cuma Hutbesi (28 Temmuz 2023)

İnanç
MUHARREM AYININ ÖNEMİ VE EHL-İ BEYT-İ MUSTAFA   Muhterem Müslümanlar! Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Allah’a ve Resûlüne itaat edin. Birbirinizle çekişmeyin. Sonra gevşe...
EMOJİLE

MUHARREM AYININ ÖNEMİ VE EHL-İ
BEYT-İ MUSTAFA

 

Muhterem Müslümanlar!
Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz
şöyle buyuruyor: “Allah’a ve Resûlüne itaat edin.
Birbirinizle çekişmeyin. Sonra gevşersiniz ve
gücünüz gider. Sabredin, çünkü Allah,
sabredenlerle beraberdir.”
Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamber
Efendimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor: “Hasan ve
Hüseyin cennet gençlerinin efendisidir.”

Aziz Müminler!
Kur’an-ı Kerim’de saygı duyulması emredilen
dört aydan biri olan Muharrem ayı içerisindeyiz ve
bugün 10 Muharrem Âşûrâ günü. Muharrem ayı,
Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in hürmete layık olarak
nitelendirdiği mübarek bir aydır. Allah Resûlü (s.a.s),
“Ramazan’dan sonra tutulan en faziletli oruç,
Allah’ın ayı olan Muharrem ayında tutulan
oruçtur”
buyurarak bize, bu ayda oruç tutmayı
tavsiye etmiştir.

Kıymetli Müslümanlar!
Sayısız lütuf ve faziletlerle dolu olan
Muharrem ayı, aynı zamanda Müslümanları hüzne
boğan Kerbelâ hadisesinin yaşandığı aydır. Kerbelâ
hadisesi, kan ve gözyaşının, üzüntü ve kederin, acı ve
ızdırabın sinelerde açtığı derin bir yaradır. Bu elim
hadisede, Allah Resûlü (s.a.s)’in “Benim dünyadaki
çiçeğim, reyhanım” diye sevdiği Hz. Hüseyin
Efendimiz ve çoğu Ehl-i beyt’ten yetmişi aşkın
Müslüman bir yudum suya hasret bırakılıp şehit
edilmiştir.

Değerli Müminler!
Kerbelâ hadisesi, bizler için çağları aşan
mesajlar ihtiva etmektedir. Kerbelâ, her şeyden önce

adaletsizliğe karşı onurlu bir mücadelenin adıdır.
Kerbelâ, haksızlığın karşısında cesur ve kararlı bir
duruşun, zulmün karşısında asil bir yürüyüşün
sembolüdür. Kerbelâ, adaletin, cesaretin, yiğitliğin ve
yüksek ahlakın Hz. Hüseyin Efendimizin şahsında
vücut bulmuş halidir.

O gün Kerbelâ’da şehit edilenler, müminler
tarafından hep hayırla ve rahmetle yâd edilecektir. O
mübarek canlara eziyeti reva görüp onları şehit
edenler ise Müslümanların vicdanlarında mahkûm
olmaya devam edecektir.

Aziz Kardeşlerim!
Bugün bize düşen Kerbelâ’yı doğru okumak,
doğru anlamak ve ondan gereken dersleri
çıkarmaktır. Ehl-i beyt-i Mustafa’nın muhabbetini
her daim yüreklerimizde canlı tutmaktır. Hz. Hüseyin
ve Ehl-i beyt’in temsil ettiği değerleri hayata hâkim
kılmaya gayret etmektir. Bütün ümmeti üzüntüye
boğan böylesi bir hadiseyi kin ve nefrete, ayrılık
gayrılığa değil; birlik ve beraberliğe vesile kılmaktır.

“Hep birlikte Allah’ın ipine sımsıkı sarılın, parçalanıp
bölünmeyin”
ilahi fermanına gönülden bağlı kalmaktır.
“Müminler ancak kardeştirler”
ilahi hitabındaki din kardeşliğini
yürekten hissetmektir. Irk, dil, renk, mezhep ve
coğrafya ayrımı gözetmeksizin müminler topluluğu
olarak omuz omuza vermek, dayanışma ahlakını
kuşanmaktır. Kardeşlik hukukumuza zarar verecek
her türlü söz, tutum ve davranıştan kaçınmaktır.

Bu vesileyle başta şehitlerin efendisi,
Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.s)’in
ciğerparesi Hz. Hüseyin Efendimiz ve Kerbelâ
şehitleri olmak üzere, hak ve hakikat uğruna canlarını
feda eden bütün şehitlerimizi rahmetle anıyorum.
Diğer yandan bu hafta sonu KPSS’ye girecek olan
bütün kardeşlerimize başarılar diliyorum. Rabbim
zihinlerini açık, ömürlerini bereketli eylesin.