Cuma Hutbesi (17 Mayıs 2024)

İnanç
AİLEMİZ: HUZUR VE GÜVEN KAYNAĞIMIZ Muhterem Müslümanlar! Yüce Rabbimiz, kadın ve erkeği yeryüzünün en değerli varlıkları olarak yaratmış, farklı niteliklerle donatarak birbirine eş kılmıştır. Dünya ha...
EMOJİLE

AİLEMİZ: HUZUR VE GÜVEN KAYNAĞIMIZ

Muhterem Müslümanlar!
Yüce Rabbimiz, kadın ve erkeği yeryüzünün en
değerli varlıkları olarak yaratmış, farklı niteliklerle
donatarak birbirine eş kılmıştır. Dünya hayatının
yükünü birlikte taşıyalım, birbirimizde huzur bulalım
diye bizlere aile olma nimetini bahşetmiştir.
Aile, insanın yalnızlığına kalkan olan, Allah’ın
rahmetiyle korunan, neslin devamını sağlayan, güzide
bir kurumdur. İnancımızın, şahsiyetimizin, yaşam
tarzımızın şekillendiği en değerli çatıdır. Aile,
çocuklarla büyüyen, güzelleşen, gençlerle geleceğe
kök salan bir çınardır.

Aziz Müminler!
Kadın ve erkeğin meşru nikâhla bir yuva
kurması, ailenin ilk adımıdır. Aynı ideal ve duyguyla,
Allah’ın rızası doğrultusunda bir ömrü paylaşmak ise
aile olmanın sırrıdır.

“Eşleriniz sizin için bir
elbisedir, siz de eşleriniz için birer elbisesiniz.”
buyuran Rabbimiz, bizi birbirimize güven vermek,
koruyup kollamak ve uyum içinde yaşamak için var
etmiştir. Kadınıyla erkeğiyle her fert, ailesine
sevgiyle, merhametle ve sadakatle bağlanmalıdır. Her
türlü günah ve haramdan, şiddet ve tehditten ailesini
muhafaza etmeli, iffetli ve onurlu bir aile hayatı
sürmelidir.

Kıymetli Müslümanlar!
Aileyi hedef alan tehditlerin arttığı, fıtrata aykırı
tahribatın hızla yayıldığı bir çağdayız. Ailenin,
özgürlükler önündeki engelmiş gibi gösterilmeye
çalışıldığı bir ortamdayız. Sorumluluk almadan tek
başına yaşamanın daha cazip olduğu fikrinin
özendirildiği bir zamandayız. Oysa aile kurmak, insan
fıtratının bir gereğidir. Bizler yalnız değil, aile içinde
mutlu yaşayabilecek şekilde yaratıldık. Ailemizin

huzurlu, aile bağlarımızın güçlü olmasını dilemek
bizim hamurumuzda vardır. Bu yüzden biricik
örneğimiz, Peygamber Efendimiz (s.a.s) bizi aile
kurmaya ve ailemiz için iyilik yapmaya davet ederek
şöyle buyurmaktadır: “Sizin en hayırlınız, ailesine
karşı en hayırlı davranandır. Ben de sizin ailesine
karşı en hayırlı olanınızım.” Bizlere aile gibi paha
biçilmez bir nimet veren Rabbimiz ise onu
korumamızı şöyle emretmektedir: “Ey iman edenler!
Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlar olan
ateşten koruyun.”

Değerli Müminler!
Gençlerimiz ailemizin göz bebeği, bizi güçlü
kılan en büyük imkân ve zenginliğimizdir. Onların
inançları, hayalleri ve fikirleri bizim âtîmizdir.
Zihinleri berrak, duygu ve düşünceleri heyecan dolu
olan gençlerimizi anlamak ve onlara rehberlik etmek
bizim vazifemizdir. Zira gençlik dönemi tecrübesizlik
ve merakla çeşitli tehlikelere maruz kalınan bir
dönemdir. Huzurlu ve bilinçli bir aile ortamında
büyüyen, kendisine güvenilen ve maneviyatla
desteklenen gençlerimiz, girdaplardan korunacaktır.
Aileleri, evlenme çağına geldiklerinde onların da aile
kurmalarına, geleceğe umutla bakmalarına vesile
olacaktır. Neslin devamını ve yeryüzünün imarını;
okuyan, araştıran, tefekkür eden gençlerimiz
sağlayacaktır.

Aziz Müslümanlar!
Rabbimizin biz kulları için bereket vesilesi
kıldığı aile olmanın huzurunu hep birlikte yaşayalım.
Fıtratı bozmaya yönelik tehlikelerden, Rabbimizin
emirlerine ve güvenli limanımız olan ailemize
sığınarak korunalım. Ailemizi kişisel çıkarlara, geçici
zevklere ve sapkın ideolojilere kurban etmeyelim.
Mazlum coğrafyalarda aileler can çekişiyor. Gazze’de
dağılan binlerce aile için dua etmeyi unutmayalım.
Hutbemi Kur’an-ı Kerim’de bize öğretilen şu
dua ile bitiriyorum: “Rabbim, bana ve anne
babama verdiğin nimetlere şükretmemi, senin razı
olacağın salih amel işlememi bana nasip et.
Neslimi de salih kimseler eyle. Şüphesiz ben sana
döndüm. Muhakkak ki ben sana teslim
olanlardanım.”