Cuma Hutbesi (17 Kasım 2023)

İnanç
İMAN, İBADET VE AHLAK BÜTÜNLÜĞÜ Muhterem Müslümanlar! Yüce dinimiz İslam, iman, ibadet ve güzel ahlakı emreder. İslam, kökleri iman, gövdesi ibadet, meyvesi de güzel ahlak olan bir ağaç gibidir. Ağaç,...
EMOJİLE

İMAN, İBADET VE AHLAK BÜTÜNLÜĞÜ

Muhterem Müslümanlar!
Yüce dinimiz İslam, iman, ibadet ve güzel
ahlakı emreder. İslam, kökleri iman, gövdesi ibadet,
meyvesi de güzel ahlak olan bir ağaç gibidir. Ağaç,
kökü, gövdesi ve meyvesiyle anlamlı, değerli ve
faydalı olduğu gibi mümin de imanı, ibadeti ve güzel
ahlakıyla kâmil bir insan, olgun bir Müslüman, faydalı
bir kişi olur.

Aziz Müminler!
İman; Allah’ın varlığına ve birliğine, O’nun
meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret
gününe, kaza ve kaderin Allah’tan olduğuna
inanmaktır. Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in bize tebliğ
ettiği tüm hakikatleri dilimizle ikrar, kalbimizle tasdik
etmektir.

Kıymetli Müslümanlar!
Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de şöyle
buyuruyor:
“İnsanlar, denenip imtihan edilmeden, sadece
‘İman ettik’ demekle bırakılacaklarını mı
sanıyorlar?” Bu ayet-i kerime “İman ettim” demenin
yeterli olmadığını bizlere haber vermektedir. Zira
iman, sadece kul ile Allah arasında kalan bir bağ
değildir. Hayattan soyutlanıp zihinlere mahkûm
edilmiş kuru bir sözden de ibaret değildir. İman,
yaratılış gayemize uygun hareket etmektir.
Sorumluluklarımızı yerine getirmek için gayret
göstermektir. Etrafımızda olup bitenlere karşı duyarlı
olmaktır. Dünyanın neresinde olursa olsun zulme
uğrayan bütün insanların dertleriyle dertlenmek,
acılarını yüreğimizde hissetmektir.

Değerli Müminler!
İmanımızın hayatımızdaki tezahürü ibadetlerdir.
İbadetler; bizleri Rabbimizin rızasına ulaştıran söz ve
davranışlardır. Yüce Rabbimizin verdiği nimetlere
karşı şükrümüzün ifadesidir.
İbadetlerimiz olmadan, imanımız tam anlamıyla
hayatımıza yön veremez. “Benim kalbim temiz!”
demekle kalbimiz temiz olmaz. Haftanın bir gününe,
yılın bir ayına hapsedilen ibadetler, bizlere dünya ve
ve ahiret saadeti getiremez. Yüce Rabbimiz, “Erkek
ya da kadın, kim mümin olarak salih amel işlerse,
elbette ona huzurlu bir hayat yaşatacağız ve
onların mükâfatlarını yaptıklarına karşılık olarak
en güzeliyle vereceğiz.”  buyurmuştur. Geçmiş ve
gelecek günahları affedilmiş olmasına rağmen Sevgili
Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.s), en
zor şartlarda dahi ibadetlerini asla terk etmemiştir.

Aziz Müslümanlar!
İmanımızı kemale erdirecek olan ahlaktır.
Ahlak, Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in vahiyden sonra
bize bıraktığı en büyük mirastır. Ahlak, İslam’ın
özüdür. İyi bir insan, erdemli bir toplumun olmazsa
olmazıdır. Ahlak; şefkat ve merhamet, doğruluk ve
dürüstlük, adalet ve yardımseverlik gibi güzel
hasletleri hayatımıza hâkim kılmaktır. Kin ve nefret,
haset ve ihtiras, israf ve cimrilik gibi kötü
davranışlardan arınmaktır. Kul ve kamu hakkından
sakınmaktır.

Kıymetli Kardeşlerim!
İmanımız, hayatımıza anlam katsın.
İbadetlerimiz, kimliğimizi inşa etsin. Ahlakımız,
bütün davranışlarımıza yön versin. İşte o zaman elimiz
haramdan, gözümüz günahtan, dilimiz yalandan uzak
kalacaktır. Ailemiz, huzur ve mutluluğun yuvası
olacaktır. Komşuluğumuz, güven ve muhabbetle
devam edecektir. Ticaretimiz helal, kazancımız
bereketli olacaktır. Yeryüzündeki bütün mazlum ve
mağdurların yüzü gülecek; dünyamız, barış ve esenlik
yurdu olmaya devam edecektir.
Hutbemi Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in şu
duasıyla bitiriyorum: “Allah’ım! Senden güzel
ahlakla süslenmiş sağlam bir iman ve ebedi
kurtuluşa ulaştıracak ameller istiyorum.”