Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muharrem Özcan, Türkiye’de her yıl üretilen yaklaşık 44 milyon ton sebze ve meyvenin ürün bazında yüzde 15 ile 50’sinin (en az 6,6 milyon ton) hasat ve hasat sonrası hatalardan, 2,2 milyon tonunun ise tüketilmeden mutfaktan çöpe atıldığını kaydetti.
Özcan, sadece pazardan alınarak eve getirilen, zamanında ve doğru şekilde tüketilmediği için çöpe atılan sebze ve meyvenin ülke ekonomisi açısından büyük kayıplara neden olduğunun altını çizdi. Muharrem Özcan, bu zararların yıllık 500 milyon TL’yi geçtiğini bilinçli yapılacak alışverişle, alınacak basit önlemlerle bu zararın önüne geçilebileceğini kaydetti.
Prof. Dr. Özcan, satın alınan sebze ve meyvelerin tüketilmeden çöpe atılmasını önlemek için tüketicilere şu önerilerde bulundu:
”Kaliteli ürünler besin içerikleri yönünden o ürüne ait bütün özellikleri taşımaktadır. Bu nedenle maddi durumun elverdiği ölçüde satın almada kaliteli ürünler tercih edilmelidir. Su içeriği yüksek olan ürünlerde metabolik faaliyetler daha hızlı gerçekleştiğinden ürün daha kısa zamanda posa haline gelmektedir. Bu nedenle ürünün içerdiği ve insan sağlığı için gerekli besin maddeleri bitmeden tüketilmesi gerekmektedir. Alınan sebze ve meyvelerin yaralı olanları erken tüketilmelidir. Yaralı yapraklar buzdolabına poşetler içine konularak kısa sürede tüketilmelidir. Ayrıca sıcak ve rüzgarlı günlerde pazarda satılan meyve sebzelerin buruşmalarını önlemek amacıyla üzerine su püskürtülmektedir. Bu şekilde ıslak ürünler eve getirildiğinde kağıt havlu gibi su emen materyallerle kurutulduktan sonra poşet içinde dolaba yerleştirilmelidir. Aksi takdirde çürümeler daha hızlı olacaktır.”
En önemli kuralın ise kısa sürede tüketilecek kadar sebze ve meyvenin alınması olduğuna işaret eden Prof. Dr. Özcan, bir kaç basit yöntemle tonlarca sebze ve meyvenin çöpe gitmesinin engellenmiş olacağını vurguladı.
AA