Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, Danıştay’ın kuruluş yıl dönümündeki konuşmasına ilişkin, “Ne dersek, ‘siyaset yapıyor’. Bu siyasetse siyaset yapıyorum. Bu birilerinin dediği gibi ‘seviyesiz siyasetse’ seviyesiz siyaset yapıyorum var mı? Ama biz buna ‘insanlık’ diyoruz. Biz, buna ‘insan odaklı’ hukuk diyoruz, insan merkezli hukukçuluk diyoruz” dedi.
Feyzioğlu, Ege Üniversitesi (EÜ) Atatürkçü Düşünce Topluluğu tarafından 55. Yıl Şölen Alanında düzenlenen “Gençler Soruyor, Feyzioğlu Yanıtlıyor” etkinliğinde, ne yapılırsa yapılsın vatandaşların sevgisine engel olunamayacağını söyledi.
Kendisine yöneltilen eleştirilerin, insan için bir şey söylenmesine, insan için hizmet edilmesine, merkeze insanın konduğu bir hukuka alışılmamasından kaynaklandığını öne süren Feyzioğlu, “Ne dersek, ‘siyaset yapıyor’. Bu siyasetse siyaset yapıyorum. Bu birilerinin dediği gibi ‘seviyesiz siyasetse’ seviyesiz siyaset yapıyorum var mı? Ama biz buna ‘insanlık’ diyoruz. Biz, buna ‘insan odaklı’ hukuk diyoruz, insan merkezli hukukçuluk diyoruz. İnsanlığı hatırlasınlar, insan olmanın ne demek olduğunu gördüklerinde yaptığımızı kendi yaptıkları siyasete hiç benzemeyen bir hukukçuluk olduğunu görürler” ifadelerini kullandı.
Metin Feyzioğlu, 1 Mayıs’ta Taksim Meydanı’nın kutlamalara kapatılmasının AİHM kararlarına aykırı olduğunu, bunun provakasyonlara zemin oluşturduğunu dile getirmeyi kendilerine görev bildiklerini, bu eleştiriyi seslendirirken 2010 ve 2011 yıllarında Taksim Meydanı’nın kutlamalara açılması nedeniyle hükümete teşekkür ettiğini hatırlattı.
Türkiye’nin önemli bir seçim sürecine girdiğine işaret eden Feyzioğlu, “76 milyonun cumhurbaşkanı seçimlerini 30 Mart seçimleri gibi birbirimizin gözünü oyarak yapmayalım” dedi.
Feyzioğlu, Türkiye’nin geçmişte çok zulüm gördüğünü ve her kesimin şapkasını önüne koyarak konuşması gerektiğini belirterek, bunlar arasında Atatürk’ü anlamadan kendilerini “Kemalist” olarak adlandıranların da yer aldığını savundu.
Metin Feyzioğlu, “Bu ülkede Atatürk’ü anlamayanlar, Atatürk ayağa kalksa ‘sen Kemalistsen ben değilim’ diye sopayla kovalayacağı insanlar, kızlarımızı başı kapalı diye üniversite kapılarından döndürdü. Elimizi yüreğimize koymadık, zor durumda olanları sahiplenmek için örgütlenmedik” şeklinde konuştu.
Zaman zaman küçümsense de 10. Yıl Marşı’nın her zaman gururla söylendiğini ama bugünün yurttaşları olarak cumhuriyetin 100. yıl marşını besteleme görevleri bulunduğunu vurgulayan Feyzioğlu, “10. Yıl Marşı ile gurur duymaya devam ama sermayesini yemeye hayır. 10 yılın sermayesini zaten yiyen yedi, satan sattı. Biz sizinle 100. yıl marşımızı yazacağız, mücadelemiz budur” diye konuştu.