Muhalefet paket için ne dedi?

Olaylar
Başbakan Erdoğan, Demokratikleşme Paketini nihayet açıkladı. Peki pakette yer alan düzenlemelerle ilgili muhalefet ne dedi? İşte CHP, MHP ve BDP`den gelen ilk tepkiler;  Devlet Bahçeli MHP lideri...
EMOJİLE

Başbakan Erdoğan, Demokratikleşme Paketini nihayet açıkladı. Peki pakette yer alan düzenlemelerle ilgili muhalefet ne dedi? İşte CHP, MHP ve BDP`den gelen ilk tepkiler; 

Devlet Bahçeli

MHP lideri Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada demokratikleşme paketi üzerinden hükümete yüklendi. Bahçeli konuşmasını Ne Mutlu Türküm diyene, sözleriyle bitirdi.

Başbakan Erdoğan’ın dün açıkladığı demokratikleşme paketinin ardından Devlet Bahçeli önemli açıklamalar yapıyor.

Bahçeli konuşmasında hazırlanan demokratikleşme paketini sert bir dille eleştirerek paketin PKK tarafından hazırlandığını ve en çok PKK’ya yaradığını öne sürdü.

Bahçeli Andımız’ın kaldırılmasını da eleştirerek, ailelerin okullarda bunu protesto edeceğini iddia ederek bir nevi çağrıda bulundu.

Sözlerini Andımız’ın son iki satırıyla bitirmeyi tercih eden Bahçeli’nin “Ne mutlu Türküm diyene” sözlerinden önceki mısrada hata yapması ise dikkat çekti…

Devlet Bahçeli’nin açıklamasından satırbaşları:

Sayın Başbakan sınırsız özgürlük olamayacağını demokrasinin bir tramvay olduğunu söylerken de şuurun açık mıydı? Lütfen söyleyiniz bu özgürlüğe susayanlar kimlerdir. Paketten sevinecek bölücü zümre ve küçük bir azınlık dışında kaç kişi vardır. Türk milleti inim inim ağlarken, kimliği hedef alınmışken kimin sevinecek hali kalmıştır?

Başbakan hangi gezegende yaşamaktadır. 

BAŞBAKAN’IN YÜZÜ KIZARMADI MI?

Başbakan hiç yüzü kızarmadan paketin şehitlerimizin arzusu olduğunu dile getirmiştir. Ne zamandan beridir PKK’nın taltifi aziz şehitlerimizin arzusudur? Sayın Başbakan sende hiç mi vicdan hiç mi akıl kalmamıştır. Kanlı katillere müjde verilmesini şehit analarının arzusu olarak lanse etmek kendini bilmezlik değilse nedir. Malum siyasi zihniyetin kırdığı potlar bunlarla da sınırlı değildir. Erdoğan artık Türkiye’de kimlik dayatan, makbul vatandaşı dayatan vatandaşın inancıyla uğraşan bir devlet yoktur demektedir. Vatandaşının ihtiyacına kulak tıkayan asimile eden taleplerini reddeden bir devlet anlayışı yoktur demektedir. Başbakan Erdoğan hangi kimlikten bahsetmektedir. Kim kime neyi dayatmış? Vatandaşın inancıyla kendi gibileri dışında kim uğraşmıştır? Şayet kastettiği Türk kimliği ise bu bir dayatma değil asırların alın teri ve cedddimizin kutsal bir mirasıdır. 

SENİN GİBİLERE RAĞMEN TÜRK KİMLİĞİ VAR OLACAK

Senin gibilere ve dostun İmralı canisine rağmen Türk kimliği milletin medarı iftiharı olmayı sürdürecektir. Başbakan herşeyi bırakmış muhalefeti tanzime yönelmiştir. Büyüyen Türkiye vizyonuna göre hareket etmeliymişiz. Biz doğal olarak kendimizi biliriz. Başbakan iktidarı halletmiş herşeyi tanzim etmiş BOP’a da bin takla adarak sömürgeciliğin kapak yıldızı olmaya hak kazanmıştır da şimdi sıra muhalefete mi gelmiştir. Erdoğan yabancıların ardısıra yürümeyi millete ayak uydurma mı sanmaktadır. Partilere ayar vermek var mıdır? Erdoğan’ın PKK’ya övgüler yağdırdığı İmralı canisine methiyeler düzdüğü iki dudağından MHP’ye nasihat çıkması şişeden fil çıkması kadar hezeyandır. 

ERDOĞAN BİR KONUDA HAKLI…

Haklıdır Erdoğan… Korkaklar zafer anıtı dikemez. Bırakın anıt dikmeyi, Erdoğan soluğu okyanus ötesinde zor güç alacaktır. Sözde demokratikleşme paketi PKK dayatmalarının ezberlenmiş bir yansımasıdır. Sessiz devrimle övünen Başbakan sinsi devrimle PKK’ya teslim olmuştur. Paket pazarlıkların sonucudur. PKK’nın elinden geçmiş ve sözde akil heyetin raporlarıyla harmanlanmıştır. Uzun süre beklemesinin sebebi budur. Pakette Türk milleti ve TBMM iradesi yoktur. Milletin beklentisi asla yer almamıştır. 11 yıl boyunca hiçbir reformu baskıyla açıklamadıklarını millet için hayırlı olsa neyse onu yaptıklarını yalandan medet umarak açıklamıştır. Acaba milletimiz paketin nesine onay vermektedir. Yandaş medya mıdır millet? Açıktır ki bu ihanet belgesinin patenti terörist başı ve kanlı terör örgütüdür. PKK tehdit etmiş ve Başbakan yapmak zorunda kalmıştır. 

DEMOKRASİ KILIFLI PKK PAKETİ

Demokrasi kılıfıyla Türk milletine pazarlanan bu paket özünde PKK’nın yıllardır beklediği hain isteklerin bir kısmıdır. Özerklik federasyon ve bağımsız Kürdistan amacına biraz daha yaklaşılmıştır. 1 Ağustos’ta polis akademisinde kurdelesi kesilen yıkım süreci bir eşiği daha geçmiştir. Erdoğan, imralı çetesi, yandaş basın, sözde aydınlar ve 63’lüklerle el ele vererek Türk milletine operasyonu hızlandırmışlardır. 

DEMOKRASİNİN YÜZ KARASI

Demokrasinin yüz karası bu paket İmracı canisiyle birlikte hazırlanmıştır. Bundan şüphemiz yoktur. Erdoğan İmralı canisinin ruhunu okşamıştır. Bölücüler önemli bir mevzi kazanmış PKK başarmış istediğini tümüyle elde etmenin ucuna gelmiştir. Heralde sayın Bülent Arınç bizzat kendisiyle müsemma haline gelen densiz ifadesini bir daha ağzına alamayacaktır. 

PKK’nın bölücü taleplerinin kısa orta ve uzun vadeye yayılarak hayata geçirilmesi İmralı canisiyle başbakanın kafa kafaya gelerek hazırladığı yol haritasına göre şekillenecektir. Parti olarak pakette ifade edilen her bir maddenin amacını ve yıkım ve tahribatları ayrıntıları ile milletimizle paylaşacağız. Bugün yalnızca bir ön değerlendirme yapmayı yerinde görüyouz. PKK’nın bölücü talepleri kabaca dört ayakldır. Siyasi statü, anadilde eğitim, af ve özerkliktir. 

ÖCALAN AK PARTİ’NİN EŞ BAŞKANI OLSUN!

Partilere eş başkanlık sistemi pakette yer almaktadır. BDP’nin eş başkanlık sistemini resmileştirmiştir. Oldu olacak bunun ilk uygulamasını Başbakan Erdoğan yapmalı ve Öcalan’ı partisine eş başkan olarak almalıdır. 

Farklı dil ve lehçelerde siyasi propagandanın önü açılmıştır. Bu PKK’nın istikleri arasındadır. Bu ülkemizin iki dilli ve iki parçalı hale getirecektir. Masum ve kabul edilebilir herhangi bir yönü yoktur. Başbakan’ın paketinde özel okullarda farklı dil ve lehçelerde eğitim yer almaktadır. Bu bal gibi anadilde eğitim onayıdır. Başbakan bu zorlamaya boyun eğmiş ve tarihi bir zilletin tarafı olmuştur. Aynı başbakan 15 Ağustos 2013 günü Türkmenistan dönüşünde anadil ile ilgili bir soruya böyle bir çalışma yok demiştir. Biz AK Parti olarak ülkeyi bölecek konularda adım atmayız demiştir. Başbakan ne oldu da 45 gün içinde çarketmiş ve yeni bir iki yüzlülük destanı yazmıştır. Demek ki PKK öyle boğazını sıkmış ki ipleri teröristlerin eline vermiştir. Türkiye fikirleri 45 günde değişen bir başbakan tarafından yönetilmektedir. Anadilde eğitim Türk milleti için en büyük açmazdır. Türkçeyi parçalanmaya götürecektir. MHP olarak bunu kabullenmemiz kesinlikle mümkün olmayacaktır. 

ERDOĞAN PKK’NIN FİLESİNİ DOLDURUYOR

Köylerin eski isimlerinin yeniden alınması sözkonusu olacaktır. İl ve ilçe isimlerinin değiştirilmesi için yasal düzenleme yapılması ifade edilmiştir. Bu Türkiye’nin üniter yapısına kast eden bir düzenlemedir. Öte yandan Roman Dil ve Kültür enstitüsü için kollar sulanmıştır. Erdoğan Roman konutlarından bahsetmektedir. Saymakla bitiremediği 36 etnik unsur için de konut yapacak mıdır? MHP bu bölücü ve dışlayıcı kararı ilkel ötekileştirici ve vahim bulmaktadır. Erdoğan’ın ayrımcılıkla mücadele ve eşitlik kurulunun da suyu çıkmıştır. Demokratikleşme paketinde yer alan diğer konu başlıklarının tartışmaya açık yönleri ve az da olsa olumlu yanları olabilir. 

Fakat genel olarak PKK’nın paketin her satırına sinmiştir. Paket PKK’nın filesini doldurmuş ve kanlı sofrasına meze olmuştur. 

ANDIMIZI KALDIRMAK AHLAKSIZLIKTIR

Son olarak duygulanarak hatırladığımız Andımız’ın kaldırılması büyük bir ahlaksızlıktır. Erdoğan ve zihniyeti her sabah yavrularımızın Türküm demesinin neresinden rahatsızdır? Sayın Erdoğan PKK bu kadar mı seni korkuttu bu kadar mı başını ağrıttı. Yarın aileler okullara gelip bunu protesto ettiğinde Başbakan onlara da gaz sıkacak mıdır? Yavrularımızı ve geleceğimizi PKK’ya havale etme sinsiliği maya tutmayacaktır. 

Sizi Andımızın son cümlesiyle selamlıyorum. “Varlığını Türk Varlığına armağan olsun. Ne mutlu Türküm diyene…”

Kemal Kılıçdaroğlu

DÜZGÜN KARADAŞ

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, demokratikleşme paketiyle ilgili ilk değerlendirmesini MYK’da kurmaylarına yaptı: “CHP’nin Meclis’e sunduğu tekliflerin eksik ve kötü kopyası… Çok büyük beklenti oluşturuldu ama dağ fare bile doğurmadı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’ın açıklamasını evinde takip etti ve daha sonra Turgut Özakman’ın cenazesine katıldı. Tören sonrasında paketle ilgili bir açıklama yapmayan Kılıçdaroğlu, genelmerkeze geçerekMYK üyeleriyle paketi değerlendirdi.

CEZAEVİ ZİYARETİ

Kılıçdaroğlu’nun bu sabah cezaevindeki CHPMilletvekili Mustafa Balbay veMHPMilletvekili Engin Alan’ı ziyaret edeceği ve genelmerkezde düzenleyeceği bir basın toplantısıyla demokratikleşme paketine ilişkin görüşlerini aktaracağı bildirildi. Habertürk’ün edindiği bilgiye göre,MYK üyelerine paketin beklentileri karşılamadığını ifade eden CHP Lideri “Bu paket, hiçbir derde derman olmayacak, yetersiz, statükocu, günü kurtarmaya yönelik bir pakettir. İçinde de hiçbir şey yok. Ülkenin temel, can yakıcı alanlarına hiç dokunmuyor. ‘Bununla idare edin, benden bu kadar’ anlayışı hâkim. Paket ambalajının gerisinde kaldı.

Paketin edebiyatı büyük kendisi küçük. Çok büyük beklenti oluşturuldu ancak dağ fare bile doğurmadı” dedi. Paketteki bazı önerilerin CHP’nin kanun tekliflerinin “kötü bir kopyası” olduğunu vurgulayan CHP Lideri’nin, “Üstelik bunlar kopya çekmesini de bilmiyorlar. Paketteki öneriler, CHP’nin kamuoyuna açıkladığı 18maddelik demokrasi ve özgürlük bildirisi ileMeclis’e sunduğu kanun tekliflerinin çok gerisinde kaldı” ifadesini kullandı. Bu arada CHP kurmayları kendi önerileri ile AK Parti’nin önerilerini tablo haline getirdi.

CHP’NİN PAKETTE OLMAYAN ÖNERİLERİ

CHP’nin daha önce Meclis’e sunduğu önerilerden bazıları şöyle: Düşünce ve ifade özgürlüğü güvence altına alınsın. Gizli tanık hukukuna ve yasa dışı dinlemelere son verilsin. Faili meçhuller çözümlensin. Nevruz resmi bayram olsun. Diyarbakır Cezaevi müze olsun Mayınlı araziler temizlenip köylülere verilsin. Dersim arşivleri açıklansın. Koruculuk sistemi kaldırılsın.

CHP’NİN PAKETTE YER ALAN ÖNERİLERİ

AK Parti Hazine yardımını yüzde 3 önerirken, CHP partilerin oy oranında yardımı savunuyor. AK Parti seçim barajının yüzde 5’e çekilmesini veya dar bölge sistemini önerirken, CHP seçim barajının yüzde 3 olmasını istiyor. Partilerin çalışmalarında Türkçe’den başka dil kullanmaları ve nefret suçlarının cezalandırılmasına ilişkin AK Parti’nin önerileri ile CHP’nin de kanun teklifleri birbirine benziyor. CHP pakette yer alan toplantı ve gösteri yürüyüşlerine ilişkin düzenlemenin ise kendi önerilerinin gerisinde olduğunu savunuyor.

Gülten Kışanak

Kışanak, partisinin genel merkezinde yaptığı açıklamada Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı paketin Kürtlerin hiçbir beklentisine cevap olmadığını kaydetti. 

Kışanak, bu paketin Kürt halkının beklentilerinin “hiçbirine yanıt vermediğini” ifade ederek şöyle dedi: 

“Çok beklemeye değer bir paket miydi? Tüm Türkiye gördü. Bizler Barış ve Demokrasi Partisi olarak, Kürt sorunun da demokratik yol ve yöntemlerle çözülmesi konusunda büyük emek ve çaba sarf etmiş bir geleneğin temsilcisi partisiyiz. Kürtler, Kürt sorununun çözülmesini, Aleviler inanç özgürlüğü sorununun çözülmesini, ülkenin ötekileştirilen tüm kesimleri, kendilerini yönetime katabilme fırsatını yakalayabilmeyi arzu ediyordu. Yıllarca bunun mücadelesini verdiler. Bu paketin, bu beklentilerin hiç birine yanıt vermediğini çok açık ifade ediyoruz. Türkiye’nin demokratikleşme ihtiyacına yanıt veren bir paket değildir. Halkın ihtiyaçlarına değil, AKP’nin ihtiyaçlarını karşılamak için yapılmıştır. Bir demokratikleşme değil, seçim paketidir.” 

BDP Eşbaşkanı Kışanak, özel okullarda farklı dil ve lehçelerde eğitimi öngören düzenlemeyi yeterli bulmadıklarını da ifade etti. Kışanak, “x, w, q” harflerinin kullanılmasının önünü açan düzenlemeye ilişkin “Alfabede düzenleme yapılması lazım” dedi. 

Paketle ilgili eleştirilerde bulunan Gültan Kışanak, ilkokullarda andımızın kaldırılması ve eşbaşkanlık sistemi getirilmesini olumlu bulduklarını da dile getirdi. 

Kışanak, “Başbakan Erdoğan’a teşekkür ediyoruz. Hakların mücadeleyle alınacağını bir kez daha görmüş olduk” ifadelerini de kullandı.


Notice: ob_end_flush(): failed to send buffer of zlib output compression (0) in /home/on5y/public_html/wp-includes/functions.php on line 5464

Notice: ob_end_flush(): failed to send buffer of zlib output compression (0) in /home/on5y/public_html/wp-content/plugins/really-simple-ssl/class-mixed-content-fixer.php on line 107