Ağır ve Tehlikeli İşler Yönetmeliğine göre madenlerde işçi statüsünde çalışamayan kadınların, ”Madenlerde kadınlar uğursuz kabul edilir, o yüzden kadın maden mühendislerine sıcak bakılmaz” anlayışının da etkisiyle mühendislik hizmetlerinde de işverenler tarafından tercih edilmediği bildirildi.
İlk kadın maden mühendisleri 1958’de Suna Atak ve Işık Akman olduğu bildirilen Türkiye’de, yer altında kadınların mühendis olarak istihdamı konusunda sıkıntılar yaşanıyor.
Maden Mühendisleri Odasına (MMO) kayıtlı 1463 kadın maden mühendisten çalışan 453’ü, genellikle madenlerin yer üstündeki işlerinde görevlendiriliyor, çok sayıda mezun ise erkek meslektaşlarının tercih edilmesinden iş bulamıyor.
Kastamonu’nun Azdavay ilçesinde 2006’da özel firmaya ait maden ocağında meydana gelen göçükte şirket ortaklarından Selim Demir ile birlikte hayatını kaybeden maden mühendisi Huriye Güney, kömür ocağında ölen ilk kadın mühendis olarak biliniyor.
MMO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Torun, odalarına kayıtlı kadın maden mühendisi sayısının 1463 olduğunu, bunlardan 293’ünün özel sektörde 160’ının ise kamuda görev yaptığını söyledi.
-UĞURSUZLUK KORKUSU-
Kayıtlı 1010 kadın mühendisin işsiz gözüktüğünü, ülke genelinde kadın maden mühendis toplam sayısının ise 1900 olduğunun tahmin edildiğini anlatan Torun, şunları kaydetti:
”(Madenlerde kadınlar uğursuz kabul edilir, o yüzden kadın maden mühendislerine sıcak bakılmaz) anlayışı kırsal kesimdeki bazı işletmelerde maalesef hala hakimdir. Kadının uğursuzluğu kavramı 18. ve 19. yüzyıl ile 20. yüzyılın başlarında vücut yapıları dar galerilerde çalışmaya uygun olduğu için ocaklarda kadın ve çocukların daha fazla çalıştırılmasını engellemek için uydurulup inandırılmış hikayeden ibarettir. Her yıl aramıza katılan yeni mezun kadın maden mühendislerinin de iş gücüne katılmalarıyla bu anlayış giderek azalmaktadır.”
-”KADINLAR BÜRODA ÇALIŞTIRILIYOR”-
İstihdam edilen kadın mühendislerin genellikle yer üstünde ve büro çalışmalarında görevlendirildiğine dikkati çeken Torun, üniversitelerden yılda ortalama 80 civarında kadın mühendisin mezun olduğunu, bunların iş gücüne yaklaşık yüzde 30’unun katılabildiğine işaret ederek, ”Bu duruma zor arazi şartları, maden işletmelerinin genellikle kırsal kesimlerde olması, yatırımların az oluşu, aile durumu, anneliği veya anne olma olasılığı, ev ile ilgili sorumlulukları nedeniyle işi aksatacağı ön yargısı, erkekler kadar etkin olamayacağı düşüncesi ve ücret azlığı etken olmaktadır” diye konuştu.
AA