Memurun çalışma koşulları sil baştan… Hükümet 657’yi değiştirmek için çalışmaya başlıyor. İlk olarak KPSS’nin ortadan kaldırılması gündemde. Yükselmek için artık performans ana kriter olacak.
Kamu personel sisteminin sorunlarının konu edildiği hafta sonu çalıştayında dün açıkladığımız konuların dışında başka konular da konuşuldu. Akşam’ın haberine göre; bunların belki de en önemlilerinden biri de memurların memuriyete atanmadan almış oldukları eğitimin kalitesi ve içeriği ile memuriyet yaptıkları alan arasında güçlü bir ilişkinin olmadığı en çok konuşulan konuların başında gelmekte. Lise-Üniversite-KPSS sıralaması ile devlet memuru olmanın çok etkili olmadığı ve aksak bir yapı oluşturduğu konuyla ilgili taraflarca kabul ediliyor. KPSS sistemiyle göreve atanmış memurlara verilen temel eğitim konularının memurlara çalışma yaşamlarında hiçbir katkı sağlamadığı da hafta sonu toplantısında dile getirilen konuların başında. Bu bağlamda gelecekte, KPSS dışında bir sistemin devreye girme ihtimalinin oldukça fazla olduğu görülüyor.
Abant Çalıştayı’nda Grup Çalışmaları içerisinde sicil sisteminin kaldırılması konusu da ele alındı. Torba Yasa olarak bilinen 6111 sayılı Yasa’yla sicil sistemi kaldırıldı. Ne var ki, sicil sistemi yerine geniş kapsamlı ve objektif bir değerlendirme yöntemi kurulamadı. Dolayısıyla devlet dairelerinde üstler astları hakkında bilgi sahibi olabilmek için eski sicil kayıtlarına bakıyor. İşte bu sebeplerle bu boşluğu dolduracak yeni bir memur değerlendirme sistemi yolda. İlk planda kariyer ve liyakat ilkelerini içinde barındıracak bir personel değerlendirme sistemi kurulacak. Devlet Personel Başkanlığı bu amaçla kurumlara rehberlik etmek üzere Performans Değerlendirme Kılavuzu hazırlanması çalışmalarını yürütmekte. Kamu personeli bilgi sistemi kısa sürede tamamlanacak ve tüm kamu kurum ve kuruluşlarının bu standarda uyması beklenecek.
İK’YA ÖZEL SEKTÖR AYARI
Yürütülen çalışmaların bu yıl içerisinde tamamlanmasıyla tüm kamu kurum ve kuruluşlarında personel sistemi, işe alımdan emeklilik sonrasına kadar insan kaynakları (İK) yönetimi anlayışıyla ele alınacak. Ancak memur konfederasyonları kamudaki insan kaynakları ve performans değerleme sistemine pek sıcak bakmamakta. Temel çekinceleri, kamu kurumlarının performans değerlendirme sonuçlarının güvenilir olmayacağı yönünde. Çünkü kamu yöneticilerinin politik davranışları ve kendileriyle ilgili gelecek kaygılarının performans değerlendirmesini sübjektif ve anlamsız kılacağını savunmaktalar.
ABD’NİN YARISI KADAR
Kamuda çok sayıda memur olduğu, bu nedenle de gizli işsizlik ve verimsizliğin kamuda yüksek olduğu yıllardır söylenmekte. Ancak, gerek Konfederasyonların çalışmaları gerekse TÜİK ve Devlet Personel Başkanlığı rakamları incelendiğinde görülecek ki memur sayısı söylendiği kadar yüksek değil hatta oldukça düşük. Hesaplamalara göre, 3 milyona yakın kamu çalışanının bulunduğu ülkemizde, 1 kamu çalışanına yaklaşık 26 kişi düşmekte. Oysaki bu oran OECD verilerine göre, Almanya’da 18, Hollanda’da 19, Avusturya’da 18, ABD’de 13, Kanada ve Fransa’da 12. OECD ortalaması ise her 15 kişiye bir kamu çalışanı düştüğü şeklinde.
ŞAMPİYON BAŞKENT
Ankara’da 372 bin 454 memur varken, İstanbul’da memur sayısı sadece 295 bin kişi. Ankara’da bir memur ortalama 13 kişiye hizmet verirken, İstanbul’da bir memur 46 kişiye, İzmir’de 29 kişiye hizmet vermekte. Bu oran Şanlıurfa’da 48, Gaziantep’te 43, Bursa’da 40, Antalya’da 36, Adana ve Mardin’de 35, Van’da 34, Kocaeli’nde ise 33 kişi.
Bu yıl engelli kadroları artırılacak
Kamu kurum ve kuruluşları çalıştırdıkları personele ait kadrolarda %3 oranında engelli memur çalıştırmak zorunda. Kamuda istihdam edilen 20.829 engelli memur var. 24.168 engelli memur kadrosu açığı da bulunmakta. Ancak kamu çalışanının 3 milyon civarında olduğu kabul edilirse engelli memur sayısının 94 bin kişi civarında olması gerekir. 2013 yılı içerisinde ilk olarak önümüzdeki ay 5 bin 500 engelli kamu görevlerine atanacak. Çalışma Bakanlığı geride kalacak diğer boş kadroların da 2013 ve 2014 yıllarında doldurulması için çalışmalarını yürütmekte.
Memur ne diyor?
Kamuda 100’den fazla farklı ödeme şekli var. Memur Konfederasyonları Temsilcileri ücretlerde adaletsiz bir yapının ortaya çıktığını söylemekteler. Bazı mesleklerin ücret bakımından avantajlı hale getirildiği ancak Milli Eğitim, akademisyenler, din görevlileri bakımından hiçbir düzenleme yapılmamasının da sorunlara yol açtığı ifade edilmekte. Bu yüzden kamuda eşit işe eşit ücret konusu ön plana çıkmakta. Performans kriterlerinin getirilmesi, eğitimin atamalarda ilk sırada yer alması gibi düzenlemeler önümüzdeki yıllarda kamuda ücretin belirlenmesi konusunda etkili olacak gibi görünüyor./aktifhaber