Gezi Parkı eylemleri 13 ağacın kesilmesi ve parkın olduğu alana AVM yapılacağı iddialarıyla başladı. Eylemler önce çevreci bir yapıya sahipken, bir anda yayıldı ve birçok irili ufaklı marjinal sol gruplar ile ulusalcılar ortalığı yakıp yıkan eylemlere girişti. Ardından ortalık sakinleşti ve iki hafta kadar sonra ancak bugün polis meydandaki afişleri kaldırmak için yeniden müdahalede bulundu. Gezi Parkı’ndaki eylemler bu şekilde gelişirken, olayların arkasında kimler olduğuna dair yorumlar medyada geniş yer buldu. Başbakan Erdoğan, partisinin bugünkü grup toplantısında yeniden özellikle dış kaynaklı faiz lobisini ve onun Türkiye içindeki uzantılarını işaret etti. Bu noktada 24 TV’nin Genel Yayın Yönetmeni Yiğit Bulut’un yorumları da ön plana çıktı. Yiğit Bulut özellikle Koç, Sabancı, Doğan, Doğuş, Boyner ve Eczacıbaşı şirketlerine boykot uygulanması gerektiğini açıkladı. Yiğit Bulut, sosyal paylaşım sitesi twitter’da ‘vatandaş olarak tüketimden gelen gücüm doğrultusunda ilişkimi kestiğim şirketler’ diyerek alışverişini kestiği şirketleri sıraladı. Bulut, ‘Koç, Sabancı, Doğan, Doğuş, Boyner ve Eczacıbaşı şirletlerinde alışverişi kesme kararı aldım’ ifadelerini kullandı.
Bu şirketler arasında Koç Grubu’nun adı eylemler başladığında da ilk planda gündeme gelmişti. Koç Üniversitesi’nin Sarıyer’de bulunan kampüsleri için kesilen ağaçlar kesilirken niçin bu denli büyük gösteriler yapılmadığı eleştirileri özellikle sosyal medyada yer bulmuştu. Üstelik Koç Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Umran İnan’ın üniversite öğrencilerine yönelik Gezi Parkı eylemlerine katılmaları durumunda “1-2 Haziran tarihinde finali olanların, istemeleri halinde herhangi bir rapor falan getirmeksizin, 5-6 Haziran’da telafi sınavlarına girebileceklerini belirten” bir e-mail attı. Başbakan Erdoğan da Koç Üniversitesi rektörünün bu tavrını, Habertürk’te Fatih Altaylı’nın konuğu olduğu ve Gezi Parkı olaylarının konuşulduğu programda isim vererek zikretti.
Gezi Parkı eylemleri sırasında getirilen bu eleştiriler ise Koç Grubu’nu savunmaya çekti. Holding, Koç Topluluğu “Ülkem İçin Projesi” tanıtım filmini apar topar televizyonlarda döndürmeye başladı. Tanıtım filminde, Koç Grubu’nun bugüne kadar yaptığı çevreci projeler ile sosyal sorumluluk projeleri hakkında bilgiler verildi. Tanıtım filminde şu ifadeler kullanıldı:
“…. Ama en değerlisi gönüllü olduğumuz anlar… 400’den fazla yerel sosyal sorumluluk projesini, 7 bölgede 7 orman projesini, 18 bin çocuğa çevre eğitimini, 83 bin ünite kan bağışını işte bu anlarda gerçekleştirdik. Biz ailelerimizle birlikte yüzbinleri aşan ‘Ülkem için gönüllüleriyiz.’ Bizim için bugüne değer katmak, daha iyi bir geleceğin yolunu açmaktır.
Koç Topluluğu ‘Ülkem İçin Gönüllüleri’”
Koç Grubu’nun medyadaki imaj düzeltme çalışması bununla da kalmadı. Capital dergisinin son sayısında yer alan ve yaklaşık 20 gün önce çıkan ‘Türkiye’nin Gönlü Zengin 20 İşadamı’ başlıklı haber birçok internet sitesinde yer foto galeri olarak servis edildi. Bu haberde ise yaptığı yardımlarla ilk sırada yer alan işadamı Mustafa Koç olmuştu. Aslında burada dikkat çeken Koç Grubu’nun veya Mustafa Koç’un ilk sırada yer alması değil, haberin medyada yer alış zamanlamasıydı.
Tüm bu çabalar, Gezi Parkı eylemlerinde adı adı sık sık faiz lobisiyle anılan ve Koç Üniversitesi arsasının yeniden gündeme gelmesiyle bir anda tepkilerin odaklandığı Koç Grubu’nun imaj düzeltme çabalarına giriştiği ve savunmaya geçtiği şeklinde yorumlandı.