TBMM Başkanı Cemil Çiçek, “Türkiye’de kanunsuz dinlemeler sık sık ülkenin gündemine oturuyor. Evvela işin, bir kanunsuzluk, hukuksuzluk olduğunu hepimizin kabul etmesi lazım. Aynı zamanda ahlaksızca da bir iş olduğunu kabul etmek lazım” dedi.
Çiçek, “Hocalı Şehitler Anıtı”nın açılış töreni sonrasında gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün HSYK Yasası’nı onaylamasına ilişkin görüşünün sorulması üzerine Çiçek, “Ana muhalefet partisinin, Cumhuriyet Halk Partisi’nin müracaatı bana da geldi. Artık bundan sonra bu tartışmaya Anayasa Mahkemesi karar verecektir. Dolayısıyla usulü belli, yolu belli. Bu tartışmayı bu manada sürdürmenin çok bir faydası yok” yanıtını verdi.
Meclis TV’nin yayınlarının kesilmesiyle ilgili CHP’nin suç duyurusunda bulunduğunun hatırlatılması üzerine Çiçek, “Onu söyledim. Maalesef belli bir süreden beri Türkiye’de bu kanunsuz dinlemeler sık sık ülkenin gündemine oturuyor. Evvela işin, bir kanunsuzluk, hukuksuzluk olduğunu hepimizin kabul etmesi lazım. Aynı zamanda ahlaksızca da bir iş olduğunu kabul etmek lazım. Dolayısıyla bunun üzerinden Türkiye’de siyaset yapılır hale geldi” ifadelerini kullandı.
Çiçek, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının konuyla ilgili soruşturma başlattığını anımsatarak, işin bu kısmının da artık yargıya intikal ettiğini belirtti.
“Hesabının hukuk çerçevesinde sorulması gerekiyor”
Yargının artık bu işin bir şekilde sonlanması için elinden gelen çabayı göstermesini ümit ettiklerini dile getiren Çiçek, şöyle devam etti:
“Sizlerde biliyorsunuz ki sabahlara kadar çalışıp, bu ülkede kamu düzeni tesis edilsin, hukuk hakim olsun düşüncesiyle inancıyla yasa çıkarıyoruz. Birileri fütursuzca bu kanunları hiçe sayarak insanların özel hayatına girecekse, her türlü ahlaksızlığı yapacaksa, o zaman bu kanunlar niye çıkıyor? Bu ülkede kamu düzeni nasıl tesis edilecek? Bunun hesabının bir şekilde hukuk çerçevesinde sorulması gerekiyor. Bunun hepimizin ortak tavrı olması gerekir. Hem bugün için hem geçmişte olup bitenler için bunu görmek lazım.”
Meclis TV’nin yayınının kesildiği iddiasına da değinen Çiçek, “Dün Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde olan husus, ilk defa oluyor. Bizim Meclis televizyonu o saatlerde dışarıya yayın yapmıyor. Evvela bunun bilinmesi lazım. Yani sanki tüm Türkiye o saatte yayın yapıyor da kesilmiş gibi bir yanlış algılama olabilir” dedi.
Çiçek, TRT ile yaptıkları protokol gereği saat 3 ile 7 arası yayın yapıldığını belirterek, Meclis TV’nin grup toplantılarını sadece Meclis içerisinde verdiğini, dışarı vermediğini anlattı.
“RTÜK’ün yayın ilkelerine bakmak lazım”
“Kesilme konusu olan husus, yasa dışı bir husus” diyen Çiçek, bu ve benzeri yayınlar açısından da RTÜK’ün yayın ilkeleriyle ilgili 8. maddesinin ilgili fıkralarına bakmak gerektiğini vurguladı.
Dün bununla ilgili RTÜK’ten gerekenleri istediğini ifade eden Çiçek, bir klasör dolusu örnek kararın geldiğini bildirdi.
“Birinin sözünün kesilmesi diye bir yaklaşımımız olamaz”
Çiçek, Ceza Kanunu’nun haberleşmenin gizliliği ve gizliliğin ihlaliyle ilgili kararları bulunduğunu hatırlatarak, şöyle devam etti:
“Dolayısıyla bu ceza hukuku bakımından da suç teşkil edeceği düşüncesiyle ilk defa karşımıza gelen bir husus. Hukuken incelettik, inceletmeye de devam ediyoruz. Bu çerçevede konunun değerlendirilmesi gerekir. Değilse bir siyasi partinin sayın genel başkanının sözünü kesmek bizim yapacağımız bir iş değil. Biz, herkesin görüşüne saygı duyarız. Öbür taraftan da bu yayın ilkelerini göz ardı ederek bir yayın yapılması da kanunları çıkaranların kanuna uymaması gibi bir sonucu doğurur. O hassasiyeti göstermeye çalışıyoruz. Bir de burada bu kadar kanal var bana soru soran. Konuşmanın o kısmına gelince iki kanal dışında hepsi vermemiş. Neden verilmedi o zaman? Diğer kısımları verilmiş ama oraya gelince yayınlar kesilmiş, iki kanal dışında. Demek ki orada riskli, sıkıntılı bir alan var. Yoksa birinin sözünün kesilmesi diye bir yaklaşımımız olamaz.”
“Paralel yapı”nın telefon dinleme iddiası
İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı’nın 2 bin 280 kişinin doğrudan veya dolaylı yoldan dinlendiğine ilişkin açıklamasının sorulması üzerine Çiçek, “Savcı söylüyorsa demek ki dosyadaki bilgiye göre söylüyor. Ben onun az mı çok mu olduğunu tayin edecek noktada değilim. Onunla ilgili de HSYK bildiğim kadarıyla bir inceleme, soruşturma başlattı. Bunların sonucunu görmeden bir açıklama yaparsak en azından benim açımdan doğru olmaz. Ama savcı açıkladığına göre demek ki bir gerçeklik payı var” değerlendirmesinde bulundu.
TÜBİTAK’taki görevden almalara ilişkin soru üzerine Çiçek, konunun ilgili bakana sorulması gerektiğini söyledi.