Kapitalizmin sembolü banka reklamlarının gözde ismi, sosyalist sanatçı Mehmet Ali Alabora, Taksim Gezi Parkı olaylarının başlangıcında attığı, “Mesele Gezi Parkı değil arkadaş, sen ala anlamadın mı” diye attığı twitle, işin iç yüzünü ortaya koymuş ve ardından da ortalardan kaybolmuştu. Alabora, 3 hafta sonra Yeni Şafak gazetesine cevap vermek üzere ortaya çıktı.
Mi Minör adlı oyunla oyunların provasını yaptığı ve farklı temaslarda bulunmak için 3 kez İngiltere’ye gittiğini yazan Yeni Şafak gazetesinin hakkında karalama kampanyası yürüttüğünü öne süren Mehmet Ali Alabora, hakkındaki iddiaların asılsız olduğunu söyledi.
“ORTAYA ÇIKAN BİR ŞEY YOK”
Mehmet Ali Alabora, yaptığı yazılı açıklamada şunları öne sürdü:
“Kendilerini sorumlu gazeteciliğe davet ettiğimi vurgulamak isterim. Ben gazetecilerin rahatlıkla ulaşabildikleri, aynı zamanda profesyonel bir iletişim ajansıyla çalışan bir oyuncuyum. Yeni Şafak gazetesi “haberde dürüstlük-nesnellik” ilkesini benimsiyorsa söz konusu iddiaları yayınlamadan önce benim görüşümü de almalıydı.
Gazete öncelikle ön sayfadaki haber metninde ‘… Mi Minör oyunuyla olayların provasını yaptığı ortaya çıkan Memet Ali Alabora…’ diye bir ibare kullanarak okuyucuyu sanki böyle bir olgu varmış gibi yönlendirmektedir. Benzer bir cümle haberin iç sayfalarda yer alan devam metninde ise ‘iddia edilmişti’ şeklinde kullanılmıştır.
İlk olarak şunu belirtmek gerekir ki ‘ortaya çıkan’ hiçbir şey yoktur, bu tamamen Yeni Şafak gazetesinin aklı, mantığı zorlayan iddiasıdır. Gazete 2011 ve 2012 yıllarında yakın arkadaşlarım ve eşimle yaptığım tatil amaçlı bir haftalık Mısır seyahatlerimi ve en son Mart 2012’deki Londra seyahatimi hiçbir dayanak göstermeden Gezi olayları ile ilişkilendirecek şekilde haberleştirmiştir.
“HUKUKİ YOLLARI KULLANACAĞIM”
Geçtiğimiz iki yaz, Marsa Alam’a giderek yol hariç tüm zamanımı denizin ortasında bir teknede geçirerek ‘Seafari’ isimli firmanın düzenlediği turlara katıldım. İki Mısır seyahatim boyunca da esnaf dışında hiç kimseyle görüşmedim. Yeni Şafak gazetesi aynı haberde ‘Gezi eylemlerinden 3 ay önce de Londra’da görüşmeler yaptığımı’ iddia etmiş. Londra’ya en son Yeni Şafak’ın iddia ettiği gibi Gezi Parkı olaylarından 3 ay önce değil, 14 ay önce gittim.”
Londra’da bulunduğum süre içinde Turkmax’ta yayınlanan “Heberler” programının kendime ait bölümlerini de oradan gerçekleştirdim. O zamandan beri de İngiltere’ye hiç gitmedim. Yeni Şafak gazetesinin hakkımda yapmaya devam ettiği asılsız haberlerle ilgili hukuki yolları avukatımın kullanacağını belirtir, kendilerinden ülkemizin içinde bulunduğu bu hassas dönemde okuyucularını kışkırtıcı ve şahsımı hedef gösteren haberler yapmamalarını, gazetecilik etik ilkelerine bağlı kalmalarını rica ederim.
Rota Haber