Geçen hafta Batılı ülkelerle nükleer müzakerelerin İstanbul’da yapılmasını kabul eden İran’dan birkaç gündür gelen çark etme sinyallerine, Başbakan Tayyip Erdoğan sert cevap verdi.
İran’dan nükleer müzakerelerin İstanbul’da değil Şam veya Bağdat’ta yapılması yönünde yapılan açıklamalara tepki gösteren Başbakan Erdoğan, "Şu anda ortada dolaşan teklif, Şam veya Bağdat, ipe un sermektir. ‘Bu iş olmasın’ demektir. Çünkü karşı tarafın Şam’a gelmeyeceğini, Bağdat’a gelmeyeceğini biliyor. Kalkıp ‘Biz Şam’ı da önerdik, Bağdat’ı da önerdik’ diyecekler. Dürüst olmak lazım." diye konuştu. Başbakanlık’ta ağırladığı Arnavutluk Başbakanı Sali Berişa’yla düzenlediği ortak basın toplantısında gazetecilerin gündemdeki gelişmelere ilişkin sorularını cevaplayan Erdoğan, İran’ın dürüst olmadığı için dünyada sürekli itibar kaybına uğradığını savundu. "Bu, diplomasinin dili değildir. Bu başka bir dildir, o da bana yakışmaz." ifadelerini kullanan Erdoğan, "Bunu resmî makamlar olarak kim söyledi, kim söylemedi bilemem ama ben burada bir gerçeği ortaya koymak zorundayım. Bu toplantının İstanbul’da yapılıp yapılmaması hususu bize herhangi bir prestij kazandıracak bir konu değil. Böyle bir prestijin de peşinde değiliz. Bizimle burada İran kazanır." dedi.
Daha önce, görüşmelerin mutlaka Türkiye’de yapılmasını istediğini söyleyen İran’ın, müzakerelerin Irak’ta gerçekleşmesi için Bağdat yönetimine teklifte bulunduğu ortaya çıkmıştı. Tahran’ın girişimi ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’ın "Görüşmeler 13-14 Nisan’da İstanbul’da yapılacak." açıklamasının hemen ardından gelmişti. İran’ın bu hamlesi Batı dünyasının hep dile getirdiği "Tahran, zaman kazanmaya çalışıyor." iddialarını yeniden gündeme getirdi.
‘Esed’inki çekilme değil, aldatma manevrasıdır’
BM ve Arap Birliği Suriye Özel Temsilcisi Kofi Annan’ın yaptığı "Beşşar Esed askerlerini şehirlerden çekmeye başladı." açıklamasını da değerlendiren Başbakan Erdoğan, bu açıklamaları inandırıcı bulmadığını söyledi. Erdoğan, "Askerlerin çekildiğinden söz ediyor. Ama bunu Suriye yönetiminin beyanatlarına dayanarak söylüyor. Şu anda gerçekten böyle bir şey var mı yok mu diye baktığımızda, içeriyle irtibat kurulduğunda, bunların yalan olduğu söyleniyor. Böyle bir şey yok deniyor. Çünkü hâlâ ölüm haberleri geliyor. Demek ki bir taraftan vuruyor, öbür taraftan manevraları çekilme hareketi olarak gösteriyor. Bunlar çekilme manevraları değil, tam aksine aldatma manevralarıdır." diye konuştu.
Zaman