Çin’li şirkette Türk mühendisler çalışıyor

Olaylar
Derin Ankara Erdoğan’ın açıklamaları için önceki gün Ankara’da olduğumu söylemiştim. Geceden gitmiş, kendimi otele zor atmıştım. Sabah kalkıp hazırlık yaptıktan sonra Çetingüleç’le b...
EMOJİLE

Derin Ankara

Erdoğan’ın açıklamaları için önceki gün Ankara’da olduğumu söylemiştim. Geceden gitmiş, kendimi otele zor atmıştım. Sabah kalkıp hazırlık yaptıktan sonra Çetingüleç’le birlikte hiç bilmediğim Ankara sokaklarından süzülüp Başbakanlık binasına ulaştık. Otelden çıkarken yanıma bir kalem bile almadım. Her şeyimi odada bırakmıştım. Yaklaşık 2 saati Başbakanlık’ta geçirdikten sonra dostlarla öğle yemeğinde buluştuk. 

Konuşacak çok şey vardı!

Sohbet uzadıkça uzuyordu! Benim hem İstanbul’a dönmem hem de otelde bıraktığım telefonlarıma kavuşmam şarttı!

Geç de olsa otele döndükten sonra telefondaki durum feciydi! Kime nasıl geri döneceğimi şaşırdım… Birçoğunu İstanbul’a bırakmayı düşündüm… Bir süre sonra havalimanı yolunda ilerlerken çoktandır ortalarda göremediğim GİZEMLİ DOSTUMDAN mesaj geldi!

Aslında görmediğim mesajını sayarsak bu ikincisiydi! “Neredesin?” diyordu!

Cevap vermemle geri dönüşü bir oldu!

İç hatlarda …… bekliyorum…

Şaşırmıştım. Yine beni bulmuştu!

Açıkçası çok da ihtiyacım vardı!

Ankara’dan eli boş dönmek istemiyordum… Güvenlik kontrolünden geçer geçmez hemen söylediği noktaya yöneldim. Her zamanki soğukkanlı tavrıyla karşıladı… 

Kucaklaştık… 

Ankara’ya geldiğimi bildiği için mesaj atmış! Ancak geri dönmeyince ne zaman İstanbul’a geçeceğimi öğrenmiş!

Anlayacağınız kaçış yoktu benim için!

Bir gazeteci için piyangoydu aslında…

Bende soru, onda da cevap çoktu!

Bu istekle çok keyifli bir sohbet başladı!

Neler konuştuk neler!

İşte kısa özeti… 

* Son zamanlarda “PARA operasyonları olabilir mi?” diye piyasaları çok dikkatli izliyorum.

Tehlike var mı?

BARONLAR dediğin adamlar doları 2.15’in üzerine çıkarıp orada sörf yapmak istiyor. Dertleri para ile ortalığı sarsmak.

Ama yapamayacaklar!

Onlara bu şansı vermeyeceğiz… 

* Nasıl yapacaksınız bunu?

Arasıra sen yazsan da Merkez Bankası’nın ne kadar güçlü olduğunu bilen birkaç kişi var ülkede! O kadar sağlam bir yapı var ki hiçbiri bir şey yapamaz… 

* Başkan Erdem Başçı bu nedenle hedefte değil mi?

Elbette! Geçtiğimiz günlerde ABD’de Jackson Hole toplantıları yapıldı! Başçı burada zekasıyla FED’in ne yapacağını çözdü! Önlemini aldı. İsmini ortaya koyup riski göğüsledi. Saldırı bu nedenle aralıksız yapılıyor. Baronların yönettiği medyaya bakma! O medya GAZİ ERÇEL’i efsane haline getirdi, unutma! Çıkarları neyse onu yaparlar, bilirsin! İşlerine ERÇEL geliyordu, alıp parlattılar! 

* Erçel parlak bir isim değil miydi?

Ne parlağı yahu! 5 hükümet, 3 başbakan gördü! 1996’dan 2001’e kadar o koltukta oturdu! 1998, 2000 ve 2001 krizlerinin mimarıydı! Cumhuriyet tarihinin en başarısız BAŞKANI iken yaşayan efsane haline getirildi. Yaptığı tek olumlu hareket yoktu! Ama hep o koltuktaydı.

Onun ülkeye getirdiği maliyetleri bugün soran yok! Kimse ona bakmıyor ama en başarılı BAŞKAN olan BAŞÇI’nın altını oyuyorlar! Halk bunları bilmeli… 

* Neden Erçel koltuğu bırakmadı?

Yazıyorsun! Rothschild ailesi ve içerideki uzantıları buna izin vermedi! İzin vermemekle kalmayıp GURU haline dönüştürdüler! 

* Yayınlarla değil mi?

Bu kadar başarısız biri GLOBAL FINANCE’ın Merkez Bankası Başkanları listesinde “ÇOK ÇOK İYİ” notu aldı! Yetmedi 2000 yılında Euromoney ve Global Finance dergisi tarafından “Yılın Merkez Bankası Başkanı” seçildi! Şaka gibi yahu! 

* Neden peki?

Neden olacak Global Finance dergisinin sahibi Joseph D. Giarraputo isimli bir şahıstı! Bu kişi Rothschildler’in FRANSA’daki kolu tarafından kontrol ediliyordu! Muhtemelen derginin arkasındaki gerçek sahipler bunlardı!

Durum böyle olunca dışarıdaki haber içeriye de MANŞET olarak yansıyordu!

Aynı akıl hem ülke dışında hem içinde sonuç alıyordu! Ülke batarken BAŞKAN efsane oluyordu! Ve Türk devleti bu hataya her defasında düşüyordu! 

* Çok araştırdım ama bir şey öğrenemedim. Yunan asıllı bir komutan olan Stavridis neden Başbuğ Paşa’ya mektup gönderdi? Şimdi Çinli şirketle Uzun Menzilli Füze Savunma Sistemi için anlaştık ya!

Herkes bir şeyler söylüyor ya! 

* Evet! 

İşte “Türk Ordu’su derhal ve kesinlikle MİLLİLEŞTİRİLMEDİR” diye ilk konuşan ve bunu Erdoğan’a ileten Başbuğ’dur!

Milli bir askerdi! 

* Neden içeride?

Dengeleri korumak adına bazı hatalar yaptı! Aynı fikirde görünmek adına inanmadığı şeyleri savunmak zorunda kaldı! Asla kötü biri değil!

Hakkında söylenenlerin çoğu asılsız! 

* Stavridis neden mektup yolladı peki?

ABD’nin eski Avrupa Komutanı James Stavridis’in İlker Başbuğ’a gönderdiği mektup tamamen bir Neo-Con operasyonuydu! İlker Başbuğ’u zor durumda bırakmak için hazırlandı. Çünkü Stavridis, Türk düşmanı bir asker. Gittiği her yerde Türkiye aleyhine açıklama yaptı.

Mektupla Başbuğ’u aynı çizgiye çekmek istediler! Ama gerçeğin ne olduğunu bilen biliyor! Medya buna alet olarak operasyona büyük katkı verdi! Hiç unutma, önce dış sonra iç ayak devreye sokulur! Yıllardır yaptıkları bu zaten…

* Çinli şirkete verilen ihale için ne söylersiniz?

Bilinmeyen bir gerçek şu: Bu şirkette çok sayıda Türk mühendis var! Üretimin bir ayağı, hatta bir buçuk ayağı TÜRK olacak! Bizden beklenmeyen bir şeydi bu!

Ama yaptık! Geleceğimizi kimsenin kollarına emanet edemeyiz! Hem bu ihale ile ÇİN’in Türkiye’de operasyon yapma şansını çöpe attık! Bir taşla iki kuş, belki daha fazlası yani! Ayrıca Türkiye yakında UZAYA araç fırlatacak! Hem de Türkiye’den! Az şey mi bunlar! 

* Gezi geride mi kaldı artık?

Gezi’nin arkasında BARIŞ sürecini baltalamak isteyen güçler vardı.

Ankara’nın PKK ile görüşmelerde çok yol alacağı hesap edilmedi! Ne zaman işin içine ÖCALAN karıştırıldı, Ankara sonuca gitti! Bu şaşkınlık onları bitirdi! Avrupa ve Musevi sermayesi hiç bu kadar küçük düşmemişti! Öcalan’ın devreye girmesi oyları düşürür diye ümit ediyorlardı! Halk gerçeği görünce finale yaklaşıldı! 

* Tekrar gelecekler mi sizce?

Gelecekler de nasıl gelecekler!

Bakacağız… 

* Boş durmuyorlar sanırım…

Yok, elbette! En zengin ailelerden birinin üyesi, FORBES’ta üstlerde yer alan kişiler CHP ile gizli ve derin bir toplantı yaptı… 

* Nerede ne zaman?

Basına sızacak hali yok ya! 

* Eee?

Bu toplantıda bu zengin aile CHP’ye AK Parti içindeki birinin ismini verip ” Bu ismi öne çıkaralım. Gereken desteği fazlasıyla vereceğiz. Erdoğan’ı durdurmak için en iyi formül bu. Hem partiden kopuş olur hem de çekim merkezi! Siz de gereğini yaparsınız!” teklifini getirdi! Taraflar uzlaşsa da zamana bırakmaya karar verdi! 

* Neden?

AK Partili o isme pek güvenilmediği için… İşin aslı o isim de bunlara fazla güvenmedi! Ama plan tamamen ortadan kalkmış değil… 

* Devreye sokulma ve partiyi yıpratma ihtimali var mı?

Yok ama deneme şansları çok yüksek!

YAZIYI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN!..

Takvim

Usul usul çekilecek halleri yok ya!

Ellerinden geleni yapacaklar! Ama kazanma şansları yok! 

* Erdoğan’la rakipleri arasında en bariz fark nerede?

Erdoğan Kürtler’le gelecek kurmak, diğerleri ise sadece oy almak istiyor!

Erdoğan büyük devletlerin IRK temeline dayanmayacağını biliyor! Hedef büyümek olduğuna göre diğerleri küçültmek için devrede! Konu budur!


Notice: ob_end_flush(): failed to send buffer of zlib output compression (0) in /home/on5y/public_html/wp-includes/functions.php on line 5464

Notice: ob_end_flush(): failed to send buffer of zlib output compression (0) in /home/on5y/public_html/wp-content/plugins/really-simple-ssl/class-mixed-content-fixer.php on line 107