Bütün Kötülüklerin Başı: 27 Mayıs 1960

Olaylar
Türkiye’nin demokrasi tarihinde kara bir leke olarak iz bırakan 27 Mayıs 1960 askeri darbesi, 51. yılında lanetlerle hatırlandı. TSK içinde yuvalanmış bir avuç açgözlü cuntacının gerçekleştirdiğ...
EMOJİLE

Türkiye’nin demokrasi tarihinde kara bir leke olarak iz bırakan 27 Mayıs 1960 askeri darbesi, 51. yılında lanetlerle hatırlandı. TSK içinde yuvalanmış bir avuç açgözlü cuntacının gerçekleştirdiği hain eylem sonrası şehit edilen Adnan Menderes ve arkadaşları bütün yurtta dualarla anılıyor.

Türkiye’nin demokrasi tarihinde ‘bütün kötülüklerin başlangıcı’ olarak bilinen ilk askeri darbenin, yani 27 Mayıs 1960’ın 51. yıldönümünde ülke yine ‘o kötü günleri’ hatırladı. 37 düşük rütbeli subayın hain planları sonucunda gerçekleşen darbe, Türkiye’nin başbakanı ve iki bakanının asılmasıyla noktalanacak sürecin fitilini ateşlemişti. Darbe sürecini hazırlayan bu 37 ‘düşük’ isim, önce kritik mevzileri ele geçirerek TSK’da komuta kademesini etkisiz hale getirdi. Ardından, cumhurbaşkanı ve hükümet üyelerini tutuklatarak hükümetin düşmesine, 235 general ve 3 bin 500 civarında subayı da emekliye sevk ederek ordunun bütün dengelerinin bozulmasına yol açtı. 27 Mayıs 1960 darbesi sonrasında üniversitelerdeki 1402 öğretim üyesi görevinden alındı, bazı üniversiteler de kapatıldı. Yargıyı cuntacıların emrine sokmak için 520 hakim ve yargıç da meslekten ihraç edildi. 27 Mayıs’taki o vahim olaydan sonra darbeyi planlayan ve uygulmaya koyan 37 düşük rütbeli subay ve Emekli Orgeneral Cemal Gürsel’in oluşturduğu Milli Birlik Komitesi, ülke yönetimine ‘el koydu’.

GEREKÇE: KARDEŞ KAVGASI

1950 yılında iktidara gelen Demokrat Parti’nin ülkeyi gitgide bir baskı rejimine ve kardeş kavgasına götürdüğü gerekçelerini ileri sürerek Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde bir grup subay, 27 Mayıs 1960 sabahı ülke yönetimine bütünüyle el koydu. 37 subaydan oluşan Millî Birlik Komitesi, bu kalkışma ile Anayasa ve TBMM’yi feshetti, siyasi faaliyetleri askıya aldı, Cumhurbaşkanı Celal Bayar, Başbakan Adnan Menderes başta olmak üzere birçok Demokrat Parti’liyi tutuklattı. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Rüştü Erdelhun, İstiklal Savaşı kahramanlarından Ali Fuat Paşa, Kore gazisi Tahsin Yazıcı ve emekli olduktan sonra DP’den milletvekili seçilen eski Genelkurmay başkanı Mehmet Nuri Yamut da tutuklananlar arasındaydı.

KIDEMLİ DARBECİ ARANIYOR

3. Ordu Komutanı Orgeneral Ragıp Gümüşpala’nın, eğer darbenin lideri kendisinden daha kıdemli değilse, ordusuyla Ankara’ya yürüyüp isyancıları yakalayacağını söylemesi üzerine Emekli Orgeneral Cemal Gürsel Milli Birlik Komitesi’nin başına getirildi. Bu darbenin daha sonraki yıllarda meydana gelen askeri darbelerden farkı, Türk Silahlı Kuvvetleri’nde emir komuta zinciri içinde yapılmamış olmasıydı; nitekim dönemin Genelkurmay Başkanı da yönetime el koyan askeri güçlerce tutuklanmıştı.

RAHATSIZLIK NEDENİ: EZAN

Askeri en fazla rahatsız eden gelişmelerden biri, Adnan Menderes’in başında olduğu DP’nin, 1932’de Atatürk tarafından çıkartılan ‘ezanın Türkçe okunması’ kanununu değiştirmesiyle ilintiliydi. Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasında bile tartışmalara neden olan bu konu, Menderes’in istifaya yanaşma resti ile sona ermiş ve ezan uzun bir aradan sonra yeniden Arapça okutulmaya başlanmıştı.

MENDERES’İ ASTILAR

Cuntacı üyelerin oluşturduğu Milli Birlik Komitesi’nin güdümündeki ‘göstermelik’ Yüksek Adalet Divanı, kararı baştan verilmiş yargılamaların sonucunda 15 kişi hakkında idam, 31 kişi hakkında ömür boyu hapis, 418 kişiye de hapis cezası kararı verdi; 123 kişi de mahkemede aklandı. Milli Birlik Komitesi’nin onayıyla Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan 16 Eylül 1961, Adnan Menderes ise 17 Eylül 1961’de İmralı Adası’nda idam edildi. Celal Bayar ve Refik Koraltan ile 11 kişinin idam cezası ömür boyu hapse çevrildi. DP, 29 Eylül 1960’ta kapatıldı.

Darbeden 4 ay önce

27 Mayıs 1960’da yapılan darbenin ardından Adnan Menderes ve arkadaşlarını öven her türlü dökümana el koyan cuntacıların, Kırşehir’deki miting fotoğraflarını gözden kaçırdığı ortaya çıktı. 51 yıllık fotoğraflar, darbeden 4 ay önce Kırşehir ve Hacıbektaş’ı ziyaret eden Başbakan Adnan Menderes’i halkın büyük bir coşkuyla karşıladığını gösteriyor. 1 Şubat 1960 tarihinde Kırşehir’i ziyaret eden Menderes’e bölge halkının büyük ilgi gösterdiği dikkat çekiyor. Evlerin çatılarına, balkonlara, ağaçlara ve yollara doluşan binlerce vatandaş, Başbakan’a yoğun sevgi gösterisinde bulunuyor. Sessiz kaydedilen görüntü üzerine yapılan seslendirmede Başbakan Menderes’in halka şöyle seslendiği ifade ediliyor: "Sizlerin itimadı ve muhabbeti sayesindedir ki memlekete hizmet için hiçbir engelin bizi hedefimizden döndürmesine müsaade etmeyeceğiz. Hiçbir kuvvet bizi size hizmet etmekten alıkoyamaz."

DARBECİLER İMHA EDEMEMİŞ

27 Mayıs 1960’da yapılan darbe sonrasında yönetime gelen ve darbeci askerlerin oluşturduğu Milli Birlik Komitesi (MBK), Menderes’i öven tüm görsel dokümanların imha edilmesi için bir dizi karar almıştı. Ancak, Menderes’in Kırşehir gezisinin fotoğraflarını gözden kaçırdığı ortaya çıktı. Görsellerde, dönemin Hükümet Konağı’nın bulunduğu Ankara Caddesi’nde toplanan büyük kalabalığın arasında vatandaşlara el sallayan Adnan Menderes, Kırşehirlilere hitap ediyor. Kırşehir’in ardından Mucur’a ve Nevşehir’in Hacı Bektaş ilçesine geçen Menderes’i halk sevgi gösterileriyle karşılıyor.

Yeni Şafak