Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasında ‘Ayasofya’ protokolü imzalandı

Güncel
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasında Ayasofya Camisi’nde yürütülecek koruma, geliştirme, tanıtım ve yönetim faaliyetlerine ilişkin protokol imzalandı. Kültür ve Turi...
EMOJİLE

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasında Ayasofya Camisi’nde yürütülecek koruma, geliştirme, tanıtım ve yönetim faaliyetlerine ilişkin protokol imzalandı.

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasında Ayasofya Camisi’nde yürütülecek koruma, geliştirme, tanıtım ve yönetim faaliyetlerine ilişkin protokol imzalandı.

“Ayasofya-i Kebir Camii Şerifi’nde Yürütülecek Koruma, Geliştirme, Tanıtım ve Yönetim Faaliyetlerine İlişkin İş Birliği Protokolü”nün imza töreni, Diyanet İşleri Başkanlığı Dini Yayınlar Konferans Salonu’nda yapıldı.

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, törende yaptığı konuşmada, Van’da keşif uçağının düşmesi sonucu şehit olanlara Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diledi.

Danıştay kararı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzaladığı kararla yeniden ibadete açılan Ayasofya Camisi ile ilgili herkesin fikrini söyleyebileceğini ifade eden Ersoy, “Ancak hiç kimse, bağımsız yargının aldığı ve milletimiz tarafından da büyük memnuniyetle karşılanan bu kararın üstünde değildir.” dedi.

Ersoy, Türk milletinin, Ayasofya Camisi’nin bugüne sağlam ulaşması için verdiği mücadeleye işaret ederek, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Bugün, Ayasofya sapasağlam ve işlevsel halde ayakta duruyorsa, bütün kültür, inanç ve tarih zenginliğiyle UNESCO miras listesinin bir parçasıysa, dünya, bunu 567 yıldır Ayasofya Camisi’ni değerli bir emanet olarak sahiplenen, yeri geldiğinde canını siper ederek koruyan Türk milletine borçludur. Haçlı ordusundan tutun da 20. yüzyılda İstanbul’u işgal eden İtilaf Devletleri’nin ordularına kadar bu muazzam mabede yaptıkları saygısızlık, verdikleri hasar derin bir utanç olarak tarihe not düşülmüştür.”

Ayasofya Camisi’nin itinayla korunacağından hiç kimsenin şüphesi olmaması gerektiğini dile getiren Ersoy, “Nasıl ki bugüne kadar Ayasofya’nın somut ve somut olmayan niteliklerini kapsayan evrensel değerine, özgünlüğüne ve bütünlüğüne sahip çıktıysak, bundan sonra da azami özeni hep beraber göstereceğiz. Her şeyden önce bu milli ve manevi değerlerimizin bir gereği, geçmişimize olan vefa borcumuzdur. Ayrıca kültür mirasının korunması ilkelerine Türkiye olarak daima gösterdiğimiz hassasiyet ve samimiyetin bir gereğidir.” diye konuştu.

Ersoy, protokolle Ayasofya Camisi’nin korunmasına yönelik ana ilkelerin saptandığını ve kurumlar arası iş bölümünün belirlendiğini anlatarak, “Camimizin sahip olduğu tarihi, kültürel, sosyal, manevi ve estetik değerlerin muhafazasının, taraf olduğumuz uluslararası sözleşmeler ve iç mevzuatımız çerçevesinde gerçekleştirileceği bir kez daha imza altına alınıyor. Ayasofya Camisi’ndeki din hizmetleri, Diyanet İşleri Başkanlığımızca yürütülecektir. Eskiden olduğu gibi restorasyon, konservasyon ve koruma faaliyetlerini Bakanlık olarak yerine getireceğiz. Bu noktada değişen hiçbir şey yok.” bilgisini paylaştı.

“Ayasofya’nın restorasyon bütçeleri birkaç katına çıkarıldı”

Ayasofya Camisi’nin ücretsiz şekilde yerli ve yabancı turistlerin ziyaretine açık olacağını vurgulayan Ersoy, “Cumhurbaşkanımızın talimatıyla Ayasofya için ayrılan restorasyon bütçeleri birkaç katına çıkarıldı. Şimdi Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak Vakıflar Genel Müdürlüğümüzün destekleriyle çok ciddi bütçelerle oradaki restorasyonları hızlandırıyoruz.” şeklinde konuştu.

Ersoy, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatıyla Sultanahmet Meydanı’nda bulunan tapu binasının Kültür ve Turizm Bakanlığına tahsis edildiğini bildirerek, “Orada hem Bakanlığımızın envanterinde bulunan ikona ve kilise eşyaları koleksiyonu ki bu 1359 tane, İstanbul devlet dönem koleksiyonları, türbe eşyaları koleksiyonları, taş eserler koleksiyonu ve sikke koleksiyonu gibi birçok hazine değerimizi orada sergilemeye başlayacağız.” ifadelerini kullandı.

Ersoy, protokolün ülke ve millet için hayırlı olmasını diledi.

“Bu mirası korumak bize düşüyor”

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş da Siirt’in Pervari ilçesinde yürütülen terör operasyonları ve Van’da keşif uçağının düşmesi sonucu şehit olanlara Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar, ailelerine ve millete başsağlığı diledi.

Ayasofya Camisi’nin 1500 yıllık geçmişi bulunan, insanlığın en önemli kültür miraslarından biri olduğuna işaret eden Erbaş, “Ayasofya, 1453’ten itibaren 481 yıl cami olarak hizmet etmiştir. İnşallah önümüzdeki 24 Temmuz’dan itibaren yine cami olarak, aslına rücu ederek ibadet noktasında Müslümanlara ancak herhangi bir inanç, mezhep, ırk ayrımı olmadan bütün insalığa hizmet etmeye devam edecek.” dedi.

Erbaş, Ayasofya Camisi’nin mimari yapısıyla, geçmişiyle her inançtan insanın istifade edeceği bir değer olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Bu mirası korumak bize düşüyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesindeki Vakıflar Genel Müdürlüğü, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Diyanet İşleri Başkanlığı el birliğiyle bu insanlık mirasını nasıl en güzel şekilde koruyacağız ve yine insanlığa daha kaliteli, nitelikli hizmet etme noktasında katkılarımız ne olacak, protokolle bunu ortaya koyuyoruz. Bir görev dağılımı yapıyoruz.

Ayasofya Camisi’nin ziyaretçilerinin bundan sonra daha da artacağına inanıyorum. Sadece ülkemizden değil, dünyanın her yerinden Ayasofya Camimizi gerek ibadet etmek gerekse ziyaret etmek için gelen milyonlarca insan olacak. Nitelikli ve kaliteli hizmetlerle bu vazifemizi en güzel şekilde yerine getirmeye çalışacağız.”

Konuşmaların ardından Ersoy ve Erbaş, protokolü imzaladı.