‘Serbestsiniz Ama Başıboş Değil’

Hukuk
2005’ten beri uygulanan ‘denetimli serbestlik’ sisteminde amaç, cezaevlerinin yükünü azaltmak, suçluyu toplumun içinde ıslah etmek ve bir şans daha vermek. Adıyamanlı Mehmet Ergin, e...
EMOJİLE

2005’ten beri uygulanan ‘denetimli serbestlik’ sisteminde amaç, cezaevlerinin yükünü azaltmak, suçluyu toplumun içinde ıslah etmek ve bir şans daha vermek.

Adıyamanlı Mehmet Ergin, eşini darp ettiği gerekçesiyle verilen ceza kapsamında 75 gün süreyle köyündeki okulun temizliğini yaptı. Efgan Kaçar (35), bu cezasını Gökçeada Orman İşletme Müdürlüğü’ne bağlı olarak ağaçlandırma çalışması yaparak çekti. Türkiye’nin son birkaç yıldır karşılaştığı ve gazetelerde örneklerine sık sık rastladığımız bu cezaları öneren ve takibini yapan bir sistem var, adı ‘denetimli serbestlik’. 

1 Haziran 2005’te Çocuk Koruma Kanunu, Türk Ceza Kanunu ve Ceza Muhakemeleri Usül Kanunu’nda yapılan değişiklikle yürürlüğe giren denetimli serbestlik sistemi, her ilde Denetimli Serbestlik Şube Müdürlükleri tarafından uygulanıyor. İstanbul’da ise bu sistemi 120 memur takip ediyor ve uyguluyor. Adı üstünde serbest bırakacaksınız ama başıboş bırakmayacaksınız şeklinde yorumlanacak sistem, cezaevlerine alternatif olarak geliştirilmiş.

Avrupa’da 100 yıl önce başladı

Bünyesinde öğretmenler, psikologlar, sosyologlar, sosyal hizmet uzmanları ve infaz koruma memurlarını istihdam eden müdürlüklerden en önemlisi de Cerrahpaşa’daki İstanbul Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğü. Sabah Gazetesi’nden Müjgan Halis, şubenin müdürlüğünü yürüten Mustafa Çelik ve uzman arkadaşlarıyla denetimli serbestliği konuştu.

"Kişinin ıslah edilerek topluma kazandırılmasını ve cezasını toplumun içinde çekmesini sağlıyoruz. Ve hükümlünün topluma verdiği zararı yine kendisinin telafi etmesini umuyoruz."

Suçun toplumun içinden çıkan bir yara olduğunu ve bu yarayı yine toplumun iyileştirmesi gerektiğini söyleyen Mustafa Çelik süreci de şöyle anlatıyor: "Mahkeme kararı alırken, kişiye denetimli serbestlik uygulaması konusunda gönüllü olup olmadığını soruyor ve dosyası bize gönderiliyor. Mahkemenin tayin ettiği süre içinde kişi kendisine verilen cezaya uygun olarak sorumluluklarını yerine getirirse beraat etmiş sayılıyor ve sabıkasına işlenmiyor." Şubelerinin bir işlevinin de mahkemenin hüküm kararı vermeden önce kendi uzmanlarından sosyal hizmet ya da sosyal araştırma raporları istemesi olduğunu anlatan Çelik, bu talep çerçevesinde kurumdaki sosyolog ve psikologların, sanığın evine ziyaretler yaptıklarını, aile durumunu, ekonomik yapısını, eğitim düzeyini, ihtiyaçlarını, suç işleme riski olup olmadığını detaylı olarak araştırıp; mahkemeye bir rapor sunduklarını söylüyor.

Ceza önerisi de yapıyorlar

Bu raporda kişiye uygulanabilecek cezalarla ilgili önerilerde de bulunduklarını ve bu önerilerin mahkeme heyeti tarafından çoğunlukla yerine getirildiğini vurguluyor: "Örneğin suç işleyen çocuğun işe ihtiyacı varsa meslek edindirme kurslarını öneriyoruz. Okuma yazması yoksa, okuma yazma kursuna gönderiyoruz. Ailesinin maddi durumu kötüyse, gelir kazandırıcı programlara yönlendiriyoruz."

Denetimli serbestliğin dört temel ilkesi var: İnsan onuruna saygı ve dürüstlük, gizlilik, tarafsızlık ve sanığın yüksek yararının korunması. Örneğin maça gitmeme cezası alan birini denetlemek için, stadın güvenlik birimine adı ve fotoğrafı gönderiliyor, ayrıca maç saatinde evde olup olmadığı denetleniyor. Kitap okuma cezası alan kişiden kitabın özeti isteniyor. Düğünlere gitmesi yasaklanan kişinin adı ve fotoğrafı düğün salonlarına bildiriliyor. Kendi şubelerine en çok uyuşturucu kullanan ve bulunduranların yönlendirildiğini söyleyen Mustafa Çelik, bu kişilerin tedavi olup uyuşturucuyu bıraktıktan sonra hakim kararına göre bir ila üç yıl arasında denetimli serbestliğe tabi tutulduğunu anlatıyor. Ancak uyuşturucu dışında çok ilginç deneyimler de yaşamışlar elbette. 

Yaşı 65’ten büyük bir erkek sanığın üfürükçülük suçlamasıyla beş ay süreyle ev hapsiyle cezalandırıldığını ve adamın "Şeytana uyarım," diye camlarını demir parmaklıklarla kapattığını gülümseyerek anlatıyor. Yine kasıt olmadan ölümlü bir trafik kazasına neden olan doktorun kendi işinin yanı sıra, günde iki saat başka bir hastanede çalıştırma cezasını tamamlarken, işinden ve günlük hayatından kopmamasının da kendilerini mutlu ettiğini söylüyor. 

Şubelerinin üç buçuk yıllık mazilerinde zaman zaman olumsuzluklar yaşasalar da, çoğunlukla çok olumlu deneyimler yaşamışlar. Çelik, denetimli serbestlik uyguladıkları kişilerin, kendilerine sıkça teşekkür ziyaretlerine geldiklerini, irtibatlarının hiç kopmadığını anlatıyor: "Burası aslında okul ile cezaevi arasında bir kurum. Biraz okul, biraz cezaevi. Cezaevinin soğuk yüzü burada yok. Çünkü güvene dayalı insani bir ilişki."