Fetullah Gülen’in suç duyurusuna takipsizlik

Hukuk
Fetullah Gülen’in, yazar Kadir Mısıroğlu’nun “Asrın ihaneti: Paralel yapı veya F.Gülen’in günah galerisinden sayfalar” adlı kitabında, kendisine “hakaret ve iftirad...
EMOJİLE

Fetullah Gülen’in, yazar Kadir Mısıroğlu’nun “Asrın ihaneti: Paralel yapı veya F.Gülen’in günah galerisinden sayfalar” adlı kitabında, kendisine “hakaret ve iftirada” bulunduğu iddiasıyla yaptığı suç duyurusuna takipsizlik kararı verildi.

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Soruşturma Bürosunca verilen takipsizlik kararında, müşteki Gülen’in, Kadir Mısıroğlu’nun kaleme aldığı kitabında yer alan ifadelerde kendisine hakaret ve iftirada bulunulduğu iddiasıyla suç duyurusunda bulunduğu belirtildi.

Gülen’in şikayet dilekçesinde, kitaptaki ifadelerin eleştiri ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceğini iddia ettiği aktarılan takipsizlik kararında, kitap içerisinde “paralel yapı ve Gülen örgütünün bulunduğu, dinin tahrif edilerek ihanet edildiği, kanunsuz dinlemelerden sorumlu olduğu, seçimlerde din karşıtlarının desteklendiği” gibi ifadelerle kendisine hakaret ve iftirada bulunulduğunu beyan ettiği kaydedildi.

Takipsizlik kararında, şüpheli Mısıroğlu’nun alınan ifadesinde, kitabındaki bilgilerin Gülen hakkında bu güne kadar medyada çıkan yazılar, resmi tutanaklar, meclis zabıtları ve resmi yazışmalar gibi kaynaklardan alıntı ve derlemelerden oluştuğunu, bu yazıların içerik olarak yayınlanmış, neşredilmiş genel mevkutelerden fotoğraflarıyla birebir yapılan alıntılar olduğunu, alıntı yapılan bir kısım mevkutenin de bizzat Gülen’in kendisine yakın olan yayın kuruluşlarına ait yazı, resim ve karikatürlerden oluştuğunu beyan ettiği anlatıldı.

Mısıroğlu’nun beyanında ayrıca, Gülen’in şikayet dilekçesinde ileri sürdüğü hususların gerçeklikten uzak olduğunu vurguladığı aktarılan takipsizlik kararında, bahse konu kitabın basın özgürlüğü çerçevesinde, hukuka uygun ve gerçeklik içeren bir yayın olduğunu, Gülen hakkında haber yapılmasının güncel ve kamu yararı olan bir konu olduğunu, müştekinin şikayet dilekçesinde ileri sürdüğü hususların tamamının belgeli ve daha önce yayınlanmış şeylerden oluştuğunu söylediği belirtildi.

Takipsizlik kararında, söz konusu kitabın soruşturma kapsamında ayrıntılı biçimde incelendiği belirtilerek, kitabın başlangıcındaki numarasız sayfalarda Kur’an-ı Kerim’den bazı surelerden alıntı çevirilerinin olduğu, Fetullah Gülen’in İslam inançlarına aykırı söz ve hareketleri başlığı altında başlayan ve 172. sayfaya kadar olan kısımda Gülen’le ilgili medyada yer alan haberlerden derlenen görsellerin yorumsuz olarak yayınlandığı, kitabın devam sayfalarında yine aynı şekilde medyada yayınlanmış alıntıların yorumsuz biçimde aktarıldığı kaydedildi.

Yazılanların eleştiri mahiyetinde

İnsanlığın bireysel ve kolektif olarak gelişiminin temel dinamiğini düşünce özgürlüğünün oluşturduğu kaydedilen takipsizlik kararında, düşünce özgürlüğünün bir boyutunun da basın ve yayın özgürlüğü olduğu vurgulandı.

Takipsizlik kararında, basının görevlerinden birinin de toplumu ilgilendiren konularda gerçeğe uygun haber vermek, gerektiğinde olayları ve kurumları eleştirmek ve kamuoyu oluşturmak olduğu belirtilerek, şunlar kaydedildi:

“Yazarın kitabının giriş kısmında bulunan 13 sayfalık giriş yazısında atılı suçlar yönünden cezalandırılabileceği bir unsurun bulunmadığı, yazılanların eleştiri mahiyetinde olduğu, kitabın diğer kısımlarındaki alıntılarında daha önce yayınlanmış nitelikte olduğu, yazarın yayınlanan yazılarının mutlak gerçekliğini ispatlama mükellefiyetinin bulunmadığı, yayımlananın görünür gerçeklikle uygun olmasının yeterli olduğu, göz önünde bulunan kanaat önderi niteliğindeki kişilerin günlük hayata göre daha sert, tahrik edici ve hatta kışkırtıcı eleştirilere açık olmaları gerektiği, aksi halde fikir ve eleştiri ortamının tesis edilemeyeceğinin mevzuatımız ve içtihatlarımızda yerleşik hale geldiği, bu nedenle kitabın içerikleri itibarıyla somut olayda şüpheliye atılı suçların yasal, maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığı sonucuna varılmakla şüpheli hakkında kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verilmiştir.”