Anayasa Mahkemesi etkili iç hukuk yolu konumunu kaybedebilir

Hukuk
Hürriyet’in Brüksel muhabiri Güven Özalp’in haberine göre, alt mahkemelerin AYM kararına direnmesi Avurpa Konseyi’nin (AK) gündeminde. Avrupa Konseyi kaynakları, alt mahkemelerin AYM...
EMOJİLE

Hürriyet’in Brüksel muhabiri Güven Özalp’in haberine göre, alt mahkemelerin AYM kararına direnmesi Avurpa Konseyi’nin (AK) gündeminde. Avrupa Konseyi kaynakları, alt mahkemelerin AYM kararına uymamasının sıkça karşılaşılan bir durum olmadığını belirtiyor.

AYM gerek Avrupa Konseyi gerekse AİHM açısından etkili iç hukuk yolu olarak görülüyor. Bu kurumun kararlarına uyulmaması Strasbourg’un gözünde mahkemenin bu niteliğini kaybetmesi sonucunu doğurabilir. Bu durumda da Türkiye, benzer nitelikli davalarda yapılan başvuruların doğrudan AİHM’ye gitmesi riskiyle karşı karşıya kalabilir. 

AVRUPA KONSEYİ: YAKINDAN İZLİYORUZ

Cumhuriyet’ten Duygu Güvenç’in haberine göre de Avrupa Konseyi sözcüsü Daniel Holtgen da Twitter’dan yaptığı açıklamada “AYM, ifade özgürlüğü konusunda, birçok defa AİHS prensiplerine ve içtihatlara uymuştur” sözleriyle AYM’ye sahip çıktı ve “Yakından izliyoruz” dedi.

Konseyden üst düzey bir yetkili, AYM’nin bugüne kadar Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne uyduğunu anımsatırken, AYM Başkanı Zühtü Arslan’ın da önümüzdeki hafta AİHM’nin yıl sonu istatistiki veri toplantısı için Strazburg’a gideceğini anımsattı. Arslan ile kararın ardından yaşananların ele alınacağını belirten yetkili, Ankara ile Strazburg arasında da temasların sürdüğünü söyledi. Yetkili “AYM’nin ve İstanbul Mahkemeleri’nin aldığı kararlara da, hükümet yetkilileri tarafından açıklamaları da bir ünlem ile takip ediyoruz” dedi.

TURGUT KAZAN: AYM’NİN YARGI YERİ SAYILMAMASI DEMEK

Öte yandan eski İstanbul Baro Başkanı Turgut Kazan da AYM kararlarının AİHM tarafından izlenmesi dolayısıyla Alpay ve Altan hakkında ‘hak ihlali’ kararı verildiğini söylemişti. T24’ten Damla Ugantaş’a konuşan Kazan, bundan sonraki süreçte AİHM’in Türk Anayasa Mahkemesi’ni bir yargı yeri olarak kabul etmeyebileceğini belirterek “AİHM’in AYM’ye götürülmemiş bir başvuruyu kabul etmesi demek, AYM’nin bir yargı yeri sayılmaması demek” ifadesini kullanmıştı.

RIZA TÜRMEN: AİHM, ‘AYM’Yİ BIRAKIN, DİREKT GELİN’ DİYECEK

DW Türkçe’den Aslı Işık’a konuşan eski AİHM yargıcı Rıza Türmen de “AYM kararlarının uygulanmaması, AİHM ve Avrupa Konseyi açısından nasıl sonuçlar doğurur?” sorusuna şu değerlendirmeyi yapmıştı:

“Bir kere Anayasa Mahkemesi kararından sonra gazetecilerin hala tutuklu olmalarının hiçbir hukuki dayanağı kalmamıştır. Bu gazeteciler tamamen hukuksuz olarak cezaevindedir. Anayasa Mahkemesi’nin tespit ettiği ihlaller dışında yeni ihlâller oluşmuştur.  İkincisi, 13. Ağır Ceza Mahkemesi, ‘Gerekçeyi okuduk serbest bırakıyoruz’ derse, bu gecikmenin doğurduğu hak ihlâli vardır. Ayrıca Türkiye’de iç hukuk yolunun  ne kadar etkisiz olduğu ortaya çıkacak. AİHM, ‘bireysel başvuru hakkı için önce Anayasa Mahkemesi’ne gidin’ diyordu. Ama bu yolun işlemediği görülüyor. Talimatla, birinci derece mahkeme, Anayasa Mahkemesi’ni dinlemiyor ve bu hak arama yolu etkisiz hale getiriliyor.  Türkiye’de iç yargı yolunun etkili olmadığı ortaya çıkar. O zaman AİHM, ‘AYM’ye gitmeye gerek yoktur, direkt bana gelin’ diyecektir. Bundan sonra Anayasa’da tanınmış olan bireysel başvuru hakkı uygulanmaz hale gelir. Bireysel başvuru bakımından Anayasa Mahkemesi’nin hiçbir işlevi kalmadığı için AİHM, başvuruları direk kabul eder.”

AİHM’in ‘hak ihlali’ kararı vereceğini söyleyen Türmen, “Eli kulağında. Şubatta çıkar. Tek tek bütün dosyalara bakarak karar verecek. İhlal kararı verince, Türkiye çok güç durumda kalacak. Türkiye, AİHM kararını uygulamak zorunda. Uygulamak demek, ihlal nedenini ortadan kaldırarak, gazetecileri serbest bırakmak demektir” demişti.