Merkez Bankası Türkiye’nin cari işlemler hesabı açığının, bu yılın ocak-ekim döneminde, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 94 artarak, 65 milyar 57 milyon doları bulduğunu açıkladı. Aynı dönemdeki enerji ithalatı ise 44,2 milyar dolar oldu.
Söz konusu rakamlara göre, Türkiye’nin enerji ithalatı, cari açığın yüzde 67,42’si olarak gerçekleşti.
AA muhabirinin, Kalkınma Bakanlığı, Merkez Bankası ve Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerinden yaptığı hesaplamalara göre, Türkiye, bu yılın ocak-ekim döneminde 201,6 milyar dolar ithalat yaptı. Bu ithalatın içinde enerjiye ödenen bedel ise 44,2 milyar dolar oldu. Aynı dönemde Türkiye’nin enerji dışı ithalatı ise 157,4 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Merkez Bankası’nın açıkladığı Türkiye’nin cari işlemler hesabı açığının yine aynı dönemde 65 milyar 57 milyon dolar olduğu göz önüne alındığında, cari açığın yüzde 67,42’sinin enerji ithalatından kaynaklandığı görüldü. Enerji ithalatı, 90 milyar 183 milyon dolar olan dış ticaret açığının da neredeyse yarısını oluşturdu.
Enerji ithalatının alt kalemlerine bakıldığında ise Türkiye’nin en çok motorin, LPG ve gaz oillere para ödediği görülüyor.
Söz konusu dönemde Türkiye, 7 milyar 17 milyon dolar motorin, 2 milyar 401 milyon dolar LPG ve 1 milyar 461 milyon dolar değerinde gaz oiller (özel bir işleme tabi tutulacak olan) ithal etti.
TÜİK’in verilerine göre, enerji ithalatının görüldüğü 27. fasılın içindeki ”gizli veri” kalemi ise söz konusu dönemde 27,7 milyar dolar oldu. TÜİK, ”gizli veri”yi şöyle açıklıyor:
”Gizleme uygulanarak aynı fasıl altında tek bir GTİP kodunda birleştirilen maddelere ait toplam değer, sınıflamalarda ana grup toplamlarının kaybolmaması amacıyla ‘gizli veri’ adıyla ayrı bir grup olarak verilmiştir. Söz konusu maddelerin bulunduğu alt grup değerleri, gizli maddelerin değerinin çıkarılmasından sonra kalan maddelerin değerlerini içermektedir.”
-Bakanların görüşleri-
Cari açığın yüksekliğinin en önemli nedenlerinden birinin enerji ithalatı olduğunu bazı bakanlar da vurgulamıştı.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, katıldığı bir televizyon programında, cari açığı en çok tetikleyen kalemin ne olduğuna ilişkin soruya, ”enerji” cevabını vermişti.
Geçen yıl çıkardıkları yenilenebilir enerji yasası, Rusya ile yaptıkları nükleer santral anlaşması ve önce Korelilerle daha sonra da Japonlarla başlattıkları nükleer santral çabalarının orta ve uzun vadede mutlaka bu sorunun çözümüne katkı sağlayacağını belirten Babacan, sorunun çözümünde enerjiyi daha verimli kullanabilmenin önemine de dikkati çekmişti.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de, Türkiye’nin enerjide dışa bağımlı olduğunu belirterek, cari açık içinde enerji ithalatının payının yüksek olduğunu söylemişti. Bakan Şimşek, Türkiye’nin bu alandaki dışa bağımlılığını değiştirmek için ellerinden ne geliyorsa yaptıklarını ifade etmişti.
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan da, Türkiye’nin ciddi bir enerji ithalatçısı olmasının, cari açığın oluşmasındaki en önemli unsurlardan biri olduğunu dile getirmişti. Bakan Çağlayan, enerji dışarıda bırakıldığında Türkiye’de ciddi bir cari açık sıkıntısının görünmediğinin altını çizerek, bu kapsamda yapılması düşünülen nükleer santrallerin önemini vurgulamıştı.
AA