Başlığı okur okumaz sakın “Her zaman” yanıtını vermeyin. Övgünün niçin yapıldığı, kimin yaptığı hatta yapılış şekli bile anlamını değiştirir. Çocuklar çoğu kez büyüklerinden aldıkları övgülere göre davranışlarını belirler. Övgüler davranışları belirlemede eleştirilerden daha etkin olur. Ama bu her övgünün doğru davranışa neden olduğunu göstermez. Çocuklara yapılan övgülerin çoğu erişkinlerin doğru buldukları ya da hoşlandıkları davranışlara gider. Çocuk ebeveyninin, öğretmenlerinin onu sevmesini ister. Böylece onların yaptığı her övgüde, övülen tutumu sürdürmeye çalışır. Kısa zamanda “Bunları yaptığımda seviyorlar” ya da “Sevmiyorlar” olarak yargıya varır. Yaptığı davranışın nedenini ve sonuçlarını tam anlamadan, sadece övgülere göre kendi davranışlarına şekil vermeye çalışır. Oysa erişkinlerin övdükleri davranışlar her zaman doğru olmayabileceği gibi, sanılanın aksine motive edici de olmayabilir. Övgünün olumlu ve olumsuz etkileri yapılış şekli kadar, çocuğun gelişim dönemine de bağlıdır.
İLERİ YAŞLARDA TERS ETKİ YAPABİLİR
Küçük çocuklar övgüyle gelişir. Atılan dengeli ilk adım, kendi başlarına yapabildikleri, 24 ile 36 ay arasındaki çocukların gelişimlerini ve bağımsızlıklarını destekler. Ancak yaş büyüdükçe övgünün anlamı değişir ve dikkatli olmak gerekir.
Henüz gelişen bebeklerde işe yarasa da büyük yaşlarda aşırı övgü, çocuğu motive etmek ve amaca ulaştırmak yerine ters etki yapabilir. Aşırı övgü çocuğunuzun sizin beklentilerinizin çok yüksek olduğu kanısına kapılmasına neden olabilir. “Muhteşem yaptın, en yüksek notu aldın, harikasın” gibi abartılı, onu motive edeceğinizi düşündüğünüz övgüler, çocuğun sizin ondan hep en iyisini beklediğinizi düşünmesine neden olur. Asla aşamayacağı bir çıtadan ya da aynı övgüyü alacak kadar beceremeyeceğinden korkusu kaygılı olmasına neden olabilir. Ayrıca aslında başarılı olduğu şeylerin bile yetersiz olduğu inancıyla kendini başarısız hissederek hem başarılarının keyfini çıkarmaktan mahrum kalır hem de kendine olan güveni azalır. Çocuklar yaptığınız övgülerin gerçekçi mi yoksa onu yönlendirmek için mi yapıldığını kolayca anlar.
Samimi olmayan övgü etkisiz olacağı gibi zararlı da olabilir. Çocuk sizin onu anlamadığınızı, yaptığı şeye önem vermediğinizi, sadece onu yönlendirmek istediğinizi düşünür. Bir de bu övgüleri gerçekçi olsun düşüncesiyle aşırı abartılı ve coşkulu yapmaya çalışırsanız çocuğun şüpheleri artar.
ÇALIŞKANLIK ÖVGÜYE DEĞER
Çocukların zekalarını, güzelliklerini övmekten çok bir şeyi başarma yollarını, çabalarını övmek daha etkilidir. Örneğin aldığı notun kendisini değil, o notu almak için yaptığı düzenli çalışmayı övmek gerekir. Hep tek bir özelliğini övmek, sadece o özelliği öne çıkarmak çocuğun diğer özelliklerini geliştirmesini engelleyeceği gibi, o özelliği kaybettiğinde ya da yetersiz kaldığında büyük bir travma geçirmesine neden olur. Her yaptığı için kolayca övgü almak, çocuğun doğal olarak yapması gerekenler için de övgü beklemesine, böylece övgü olmayan şeylere ilgisini kaybetmesine neden olur. Benzer şekilde çocuğun zaten severek ve isteyerek yaptıklarını övmeye başlamak, bir süre sonra ilgisini kaybederek aynı işi övgüsüz yapmaması sonucunu doğurabilir. Başkalarıyla kıyaslarak yapılan övgüler ise rekabeti artırarak bir süre motivasyon sağlayabilir. Ancak rekabet olmadığı zaman motivasyon da olmayacaktır. Corpus ve arkadaşları 2006 yılında dördüncü ve beşinci sınıf öğrencileri üzerinde bir deney yaptı. Verdikleri bulmacaları çözdüklerinde bir grup çocuğu diğerlerinden iyi oldukları için, diğer grubu ise gösterdikleri beceri için övdüler. İkinci görevden sonra ise hiç övgü yapılmadı. Diğerlerinden iyi oldukları için övülenler motivasyonlarını kaybederken, diğerlerinin motivasyonu devam etti. Yani beceri için yapılan övgü, çocuğun kendi motivasyonunu sağladı.
Yazının devamını okumak için tıklayınız!