Türkçe, Türkçe, Türkçe… Bizim ana dilimiz. Fakat kullanıyor muyu, bir düşünün. Örneğin kıyafetlerimiz… Onların üstünde Türkçe yazı bulmak neredeyse imkansız hale geldi. Hepsi İngilizce. Veya okul çantamız… Hiç çantasında Türkçe yazı yazan birisini gördünüz mü? Tabiki de yok. Peki ya hiç marka adı Türkçe olan bir tişörtünüz var mı? Bakın bir tane bile bulamayacaksınız .
Türkçede önemli bir kural vardır: Yazım kuralları..
Biz, gazeteyi gaste, herkesi herkez, dakikayı dakka… yanlış yazıyoruz. Bunlar anlama güçlüğüne sebep olabiliyor.
Türkçede bir tane daha kural vardır. Sadece kendi kelimelerimiz. Biz yıldıza star, evete yes, hayıra no, tamama okey veya ok diyoruz ve yazıyoruz. Başka bir kural ise şudur.. Harf yanlışı yapmamalıyız. Biz mesajlaşırken i yerine ı yazıyoruz. Tam tersi de olabiliyor. Başka harfler ile de olabiliyor.
Başka bir önemli kural ise şudur: Noktalama işaretleri..
Hiç kimsenin mesajlaşırken nokta, virgül vb. işaretleri koyduğunu gördünüz mü? Veya yazı yazarken… Nokta,virgül koyarız ama noktalı virgül, kesme işareti vb. koymuyoruz.
İşte Türkçe böyledir. İstersek kalır, istemezsek gider. Kullanırsak kalır, kullanmazsak gider. Ama tamamen gidince… Ozaman onu özleyeceğiz. O geri gelmeyecek. Ondan sonra herkesin ağzında bu söz olucak: “Türkçe’yi Unuttuk”