Çok uzun yıllar önce dağların ardında küçük bir ev vardı. Bu evin içinde Ayşe adında küçük bir kız yaşardı. Bu kızın tek bir hayali vardı o da doktor olmaktı çünkü hasta insanlar acı içinde kıvranırken onun canı yanıyordu bu yüzden doktorluk mesleğini seçmiş Ayşe her gün gün tutuyordu.
Bir gün Ayşe yolda gezinirken kanadı kırılmış bir kuş buldu ona yardım etmek istedi ve onu eve götürdü kanadını sardı ve onu okşadı.
– Tamam minik kuş şimdi eskisinden daha iyi olacaksın dedi.
Günler günleri aylar ayları ve yıllarda yılları kovalamış minik kuş artık iyileşmişti ama Ayşe onu bırakmak istemiyordu. İlkbahar gelmişti. Ayşe pencerenin kenarına geçti minik kuş kanadıyla sürüsünü işaret etti Ayşe’nin gözünden yaşlar damlamaya başladı. Minik kuş şarkılar söyleyerek Ayşe’yi teselli etmeye çalıştı “cik cik cicicik” diyerek Ayşe’yi teselli etmeyi başardı ve “Son Veda” şarkısı ile Ayşe’nin yanımdan ayrıldı Ayşe çok üzüldü yine aylar ayları yıllar yılları kovaladı Ayşe artık baya büyümüş ve doktorluk sınavına girmiş o kadar heyecanlıymış ki anlatılacak gibi değil. Sınav çok güzel geçmiş ama Ayşe’nin puanı doktorluğa yetmemiş, bu sefer veterinerliğe girmiş yine sınav güzel geçmiş ve sonunda veteriner mesleğini kazanmış. Ayşe’nin çok güzel bir iş yeri olmuş Ayşe’ye çok güzel büyük ve geniş bir oda vermişler. Ayşe’ye bir sürü hayvan gelmiş kimi kuş kimi köpek kimi de kedi hepsi çok tatlıymış. Bir gün Ayşe ile yıllar önce tanışan yavru kuş gelmiş Ayşe’nin hatırlaması için şarkısını bir daha söylemiş Ayşe bu sesi hatırlayınca Minik kuşum yanına gitmiş onu evinde beslemeye karar vermiş ve birlikte uzun süre mutlu yaşamışlar.
(Ayşe Hafsa Mamak, Hatay Antakya’da ikamet etmekte ve 2. sınıfa gitmektedir.)