STK’lardan Başörtülü Aday Talebi

Biyografi
Haber: Arzu Erdoğral 2011 seçimlerinde ‘başörtülü milletvekili adayı olmalı mı? tartışmalarına bir yenisi daha eklendi. Şayet partiler önümüzde ki seçimde başörtülü milletvekili aday göstermezle...
EMOJİLE

Haber: Arzu Erdoğral

2011 seçimlerinde ‘başörtülü milletvekili adayı olmalı mı? tartışmalarına bir yenisi daha eklendi. Şayet partiler önümüzde ki seçimde başörtülü milletvekili aday göstermezlerse, başörtülüler “bağımsız aday” olmalı mı? Bu soruyu yönelttiğimiz aktivistlerin hepsi aynı yanıtı verdi.

Genç Siviller Sözcüsü Aktivist Turgay Oğur
SİVİL GÜÇLER, BAŞÖRTÜLÜLERİN ADAY OLMASI İÇİN BASKI YAPMALI
Olmalılar. Çünkü şu an mecliste 50 kadın milletvekili var. Ama Türkiye’deki kadınların % 70’i başörtülü… Bu demek oluyor ki 50 milletvekili sadece % 30 kadını temsil ediyor. Mecliste tam olarak halk temsil edilmiyor. Seçim barajı var deniliyor ama asıl büyük baraj başörtülülerin önünde ve bu baraj % 100 bir baraj. Hiçbir şekilde barajı aşmaları mümkün değil. O nedenle sivil güçler, partilerin başörtülü adayları listelerinde göstermeleri için zorlamalı baskı yapmalı. Partilerinde halen 28 Şubat korkuları devam ediyorsa bu onlara oy kaybı olarak yansımalı. O dönemde parlamentoda Merve Kavakçı linç edilmişti ama yeni seçilecek parlamento öyle olmayacak. Artık 28 Şubat’taki gibi medya bombardımanını yutacak bir halkta yok. Bütün bu korkular çok yersiz. En son yaptığımız referandum da Anayasa Mahkemesini arkadaş meclisi, ihtiyarlar heyeti olmaktan çıkarttık. Artık halka hesap verebilecek, halkın iradesini yansıtan bir kurul haline geldi. O nedenle böyle bir şeyden dolayı Anayasa Mahkemesi de bir partiyi kapatmaz diye düşünüyorum. O dönemin şartları hepimizin çabası neticesinde çok geride kaldı.

Akademisyen- Yazar- Aktivist Baskın Oran
MİLLETVEKİLLERİ BAŞÖRTÜSÜ TAKABİLİR
Devlet mekânı diye bir yer vardır. Orası resmi dairelerdir. Kamu mekânı diye bir yer yoktur. Çünkü sokakta kamu mekânıdır. Devletten hizmet alana hiçbir şekilde hiçbir yerde karışılmaz. Başına ya da başka bir yerine. Devlet hizmeti verenler, devletin etnik ve dinsel bakımdan tarafsız olduğunu göstermek için dinsel simge takamaz. TBMM’deki milletvekilleri devleti temsil etmezler. Adı üstünde milleti temsil ederler. Bu nedenle milletin içinde ki farklı eğilimleri temsil ederler. O nedenle milletvekilleri başörtüsü takabilirler. Bağımsız ya da parti olsun milletvekilleri devleti değil milleti temsil ettikleri için başörtüleri ile de meclise girebilirler.

Sanatçı- Aktivist Lale Mansur
BEN OLSAM ADAY OLURDUM
Ben olsam olurdum. Şayet ben başörtülü bir milletvekili adayıysam ve partim beni sırf başörtülü olduğum için aday göstermiyorsa bende bağımsız olurdum. 28 Şubat süreci çok geride kaldı. En azından geçmiş olduğunu ümit etmek istiyorum. O nedenle partiden ya da bağımsız başörtülüler de aday olmalı. Seçilip seçilmeyeceği ise kendisini tanıtmasına, çalışmasına ve başarılı olmasına bağlı…

Edebiyatçı – Aktivist Yıldız Ramazanoğlu
SEÇİLME HAKKININ OLMAMASI SEÇME HAKKINI DA KISITLIYOR
Başörtülü kadınlar aday olmalı. Çünkü siyasetle ilgilenmek, ülkelerinde olup bitenlere müdahil olmak ve inisiyatif almak istiyorlar. Bu da onların en doğal hakları… Yaşadığımız ülkede bizim üzerimizden sürekli siyaset yapılıyor. Tabi ki bizim de buna bir şekilde müdahil olmamız ve bu siyasetlerin oluşumunda söz sahibi olmamız gerekiyor. Türkiye’de milyonlarca kadının seçilme hakkı yok. Nedeni başörtülü olmaları… Bu sürdürülebilir bir şey değil. Dünyanın hiçbir yerinde olmayacak bir durum. Seçilme hakkının olmaması seçme hakkını da engelliyor. Örneğin benim seçmeyi düşünmediğim kişiler aday olmadığı için seçme hakkımda kısıtlanmış oluyor. Sadece seçilmesine izin verilenler arasından seçim yapmak zorunda kalıyorum. Bu da demokrasinin tamamen ortadan kalktığını gösteriyor. Aslında seçilen adayların kadın ya da erkek olmasından ziyade yapmış oldukları çalışma ve temsil ettikleri şey önemli. Beni illa başörtülü kadın temsil edecek diye bir şey olamaz. Ama her şeyden önce bu yasakların, kısıtlamaların ortadan kalkması lazım ki net olarak önümüzü görebilelim. Ve gerçekten bize doğru şeyleri vaat eden, hakikaten hak ve adalet duygusu gelişmiş insanları seçelim. İnsan ister istemez acaba beni daha iyi temsil edecek insanlar var da, biz bunu kaçırıyor muyuz diye devamlı kuşku içerisine giriyor. Bu da demokrasi ile bağdaşmayan bir durum. Aradan 50 sene geçmesine rağmen dindar kadınların seçilme hakkı yok. Yüz kızartıcı bir olay. İnsanlar ortaya çıkmalı bizde onları destekleyip, yüreklendirmeliyiz. Partilerle de sınırlı olmasına gerek yok. İstekli olan arkadaşlarımızda var.

Taraf Gazetesi Yazarı- Sosyalist- Aktivist Roni Margulies
BAŞÖRTÜLÜ ADAY OLMASI ÇOK İYİ BİR FİKİR
Partiler başörtülü aday göstermezse, başörtülü bağımsız adayların çıkması bence çok iyi bir fikir. Seçilme ihtimalleri olmaz elbette, ama en azından konunun gündemde olmasını, tartışılmasını, kamuoyu yaratılmasını sağlarlar.

Böyle bir kampanyanın etkili olabilmesi için, sadece bir bölgede değil, mümkün olduğunca çok yerde başörtülü aday çıkarmak gerekir, medyanın görmezden gelemeyeceği kadar yaygın, canlı, renkli, gürültülü bir kampanya yürütmek gerekir.

Bir de şu var: Yüzde 10 barajı yerinde durduğuna göre, bu seçimlerde de, geçen seferki Baskın Oran ve Ufuk Uras kampanyalarında olduğu gibi, bağımsız sol adaylar olacak. Örneğin, İstanbul 2. bölgede (Baskın Hoca’nın bölgesinde) genç, Ermeni, sosyalist bir aday göstermeye niyetliyiz. Üstelik salt iyi bir propaganda kampanyası yapmaya değil, kazanmaya niyetliyiz. Başka bölgelerde de bağımsız sol adaylar olacaktır kuşkusuz. Bunlardan en az bir tanesinin başörtülü bir kadın olması mükemmel olur bence.

Akit Gazetesi Köşe Yazarı- Gazeteci Aktivist Abdurrahman Dilipak
NEDEN OLMASIN?
CHP dışındaki partilerin başörtülü aday göstermeleri mümkün ama bu konu hep bir meydan okuma şeklinde anlaşıldı. Merve Kavakçı olayı orta yerde dururken, bu biraz da cesaret işi aslında… Ama bana kalırsa denemek gerek.. AK Parti, MHP, HAS Parti, SP, BBP bu konuda bir adım atabilir. MHP’nin bu konuda topluma Merve Kavakçı günlerinden kalma bir borcu var.

Bağımsız aday olur mu? Neden olmasın… Sembolik anlamda bile bir değeri var.. Ama bağımsız başörtülü bir aday, başörtüsüne destek veren partilerin oyları açısından bir risk oluşturması söz konusu… Ve tabi örgüt, finansman, organizasyon.. Ama sembolik anlamda meydanlarda var olmak için denenebilir. Ya da isteyen varsa, aday olmak için izin gerekmiyor ki! Bu konuda kadın derneklerinin bir adım atması gerek belki de, öncelikle… Ama sonuç ne olursa olsun bu süreçte bu konu gündeme gelebilir… Başı açıkken seçilip, daha sonra başını örtme gereği duyanlar olabilir. Neden olmasın?

Herkesin, dini inanç, mezhep, vicdani, felsefi ve siyasi kanaat hak ve özgürlüğü vardır. Ve bu işi tek başına başörtüsüne indirgememek gerek… Bu konunun bir bütün olarak ele alınması gerek. Sorunun temelinde laikçi fanatik, militarist, özgürlük karşıtı militarist bir karşı tavır var. Bir zaman ezan karşıtı idiler. Yıllarsa Meclise cami yapılmasına karşı çıktılar. Sonunda onlar da alışacaklar, razı olacaklar, ya da tükenecekler.

Sanatçı- Aktivist Şanar Yurdatapan
SİVİL TOPLUM AĞIRLIĞINI KOYMALI

Başörtülü kadınlar da gayet tabi ki aday olmalılar. Bu özgürlükleri var. Var olan sorunun çözülmesi için herkesin bir şeyler yapmasında yarar var. Dolayısı ile böyle bir durum olmadığı takdir de özellikle bağımsız aday olarak girmeleri de fayda olduğu görüşündeyim. Partiler sorunun çözümü için yeterli adımı atmıyorlarsa iş tekrar seçmenin kendisine kalıyor. Burada da sivil toplum kendi ağırlığını koymalıdır.