Nietzshe kimdir?

Biyografi
1844 yılında dünyaya gelen aykırı düşünür , "Tanrı öldü" düşüncesiyle tanınmış , yaşadığı çağda pek tanınıp anlaşılmasada , kendinden sonraki kuşağa fazlasıyla temel oluşturmuştur.Kendini &q...
EMOJİLE

1844 yılında dünyaya gelen aykırı düşünür , "Tanrı öldü" düşüncesiyle tanınmış , yaşadığı çağda pek tanınıp anlaşılmasada , kendinden sonraki kuşağa fazlasıyla temel oluşturmuştur.Kendini "yarının yazarı" olarak tanımlayan ünlü düşünür , "200 yıl sonra insanlık beni anlıyacak" diyerekten , geleceği görme konusundaki yetisini fazlasıyla göz önüne sermiştir.Nietzshe , kendinden sonra Freud , Heidegger , Camus … gibi düşünürleri etkileyerek , egzistansiyalist felsefenin özgün temellerini atmıştır.Lou Salome adlı Yahudi bir kıza aşık olması , ona umut beslemesi ve karşılık görememesi , bu trajik yazarın felsefesini etkileyecek önemli durumlardan biri olmuştur.Ree adlı dostunun vasıtasıyla tanıştığı bu göz kamaştıran bayana sonradan düşman kesilip , sert mektuplar göndermiştir.Nietzshe’nin hayatı oldukça trajiktir.Hayatı boyunca hastalıklarla boğuşmuş , yanlız kalmış , anlaşılamamanın verdiği ızdırapla çok zor günler geçirmiştir.Sürekli yer değiştirerek yaşayan ünlü filozof , şiddetli migren ağrılarına rağmen durmadan yazmıştır.Babası Karl Ludwig Protestan Kilisesinde papazdır.Nietzsche 5 yaşınayken babası ölmüş , annesi ve ablası bakımını üstlenmiştir.14 yaşındayken Almanya’nın önemli Protestan yatılı okulu Schulpforta’ya kayıt yaptırır.20 yaşındayken Bonn Üniversitesine filoloji ve teoloji öğrencisi olarak kayıt yaptırır.Zekası ve derslerdeki başarısı sebebiyle hocalarının dikkatlerini üstüne çeker.Ne kadar filoloji okusada , felsefeden vazgeçememiş , sürekli olarak felsefe kitapları okumuştur.21 yaşındayken , bir sahaf dükkanında Schopenhauer’un kitaplarını edinir.Okuduktan sonra , kendisini Schopenhauer’cu olarak tanımlayacaktır..Ne varki bu aykırı düşünür , ilerde Schopenhauer’un karamsar felsefesine
tamamen karşı çıkarak , kendi felsefesini oluşturacaktır.1869’da , daha doktorasını bile tamamlamamışken , hocası Ritschl’in tavsiyesiyle Basel Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olur.Bundan bir yıl önce tanıştığı ve müziğinden etkişlendiği Wagner ile , sonradan kanlı bıçaklı bir düşman olacaktır.Bu dönemde Almanya-Fransa savaşı patlak verir ve gönüllü olarak savaşa katılır.Ne varki sağlık sorunları sebebiyle , ordudan ayrılarak tekrar İsviçre’ye döner.Nietzsche , filoloji ve teolojiden çok felsefeyle ilgilenmektedir.Kısa sürede profösör ünvanı almasına karşılık , 1871’de Basel Üniversitesi felsefe kürsüsüne yaptığı başvuru geri çevrilir.Bunun üzerine iyice kendi klasik filoloji dalından soğuyarak , felsefeye yönelir.Felsefe kürsüsüne yaptığı ve red cevabı aldığı başvurudan yaklaşık bir sene sonra ilk kitabı olan "Müziğin Ruhundan Trajedyanın Doğuşu" adlı kitabını yayımlar.1879 yılında Basel’deki görevinden istifa eder ve bu andan sonra , yersiz-yurtsuz olarak , gezgincesine otel odalarında ve pansiyonlarda yaşamına devam eder..Bu gezgin yaşamının bir sebebide sık sık geçirdiği migren krizleridir.Migrenini tetiklemeyecek iklim arayıp duran ünlü düşünür , felsefesinin temellerini bu dönemde atacaktır..Daha sonra ise "İnsanca pek insanca" , "Tan kızıllığı" , "Şen bilim" , "Böyle  buyurdu Zerdüş" , "İyinin ve kötünün ötesinde" , "Ahlakın soy kütüğü" adlı kitaplarını yazar..Özellikle "böyle buyurdu Zerdüşt" yazarın başyapıtıdır.Felsefesini ilk kez , bu kitabında tamamen açıklamıştır.Zerdüşt adlı bilgenin senelerce dağda inzivaya çekildikten insanların arasına inerek onları aydınlatmaya çalışmasıyla başlayan bu içten serüven , çeşitli
tuzaklarla doludur.İnsan psikolojisinin derinlerine inmeyi başarabilen Nietzsche , yanlış anlaşılmaya veya hiç anlaşılmamaya oldukça müsait yazılar yazar.."Ahlakın soy kütüğü" adlı eserinin önsözünde bunu değinir ve "yazdıklarım anlaşılamıyorsa bu okuyucunun sorunudur" der.İnsanı , maymunla üstinsan arasında gerilmiş bir ip , bir geçiş formu
olarak gören düşünür , hayata amacı "kendini aşabilmek-kendinden daha iyi bişey yaratmak" olarak koyar.Nihilizme karşı açtığı savaşı , "amor fati-kader sevgisi" ile sürdürür.Hristiyan öğretisinin toplumu yozlaştırdığını düşünerek kendini "Deccal" ilan eder ve "Tanrı’yı öldürür"..Sonsuz dönüş öğretisiyle , maddenin sınırlı fakat zamanın sonsuz olduğunu düşünerek , her yaşamın yeniden , tekrar tekrar sonsuza dek süregelen bir süreçle yaşanacağını savunur.Bu
öğretisine bilimsel bir dayanak ararken , tamamlayamadan ölür.1889’da , Putların alacakaranlığını yayımladıktan sonraki sene , bir sinir krizinin ardından akıl sağlığını kaybeder.Önce annesinin , annesinin ölümünden sonrada ablasının bakımı altına girer..

1900 yılının yaz mevsiminde , Weimar’da hayata gözlerini yumar.Hayatı dramatik olarak son bulan bu ünlü düşünür ,
ününe öldükten sonraki yüzyılda kavuşur.Hayatı boyunca hastalıklarla boğuşması , Salome’a duyduğu platonik aşk
sebebiyle acı çekmesi , arkadaşı Ree’den gördüğü ihanet , Wagner’le dostken düşman olması , … hafızalarda kazınan
olaylardır.Bu sebeple , Nietzshe’nin felsefesi , kanımca Nietzshe’nin hayatıyla birlikte okunmalıdır.Ancak o zaman
Nietzshe daha anlaşılır olacaktır.

ESERLERİ

Trajedya’nın Doğuşu

Birinci Zamansız Düşünceler : David Strauss’a Karşı

İkinci Zamansız Düşünceler : Sahte Kültür ve Tarihin Tehlikeleri

Üçüncü Zamansız Düşünceler : Eğitmen Schopenhauer

Dördüncü Zamansız Düşünceler : Richard Wagner Bayreyth’da

İnsanca , Pek İnsanca (1.Cilt)

İnsanca , Pek İnsanca (2.Cilt)

Tan Kızllığı

Sevinçli Bilim

Gezgin ve Gölgesi

Böyle Buyurdu Zerdüşt

İyinin ve Kötünün Ötesinde

Ahlakın Soykütüğü Üzerine

Homeros ve Klasik Dilbilim

Empedokles

Schopenhauer’ci Felsefe ve Uygarlığı

Yunan Trajedisi Döneminde Felsefe

Zerdüşt Şiirine Eklemeler

Plan , Proje ve Sistemler

Güç İstenci

wikipedia