Jet akımı nedir? Jet akımları nasıl keşfedildi?
Jet akımı nedir?
Jet akımı, Kuzey ve Güney Yarımkürelerde, subtropikal bölgeler ile orta enlemlerin yüksek troposfer seviyesi içinde esen, göreceli olarak dar şerit halindeki kuvvetli rüzgar alanı. Esme, yarı sürekli bir biçimde batıdan doğuya tüm küreyi kapsar. Jet akıntısının en önemli özelliği, kutuplardan ekvatora veya ekvatordan kutuplara esmesi durumunda hava sıcaklığı değişimine neden olmasıdır.
Jet akıntılarının tam yeri izoterm sıkışmaları ve kuvvetli dikey rüzgar ‘shear’ ları ile belirlenir. Arktik, aşağı seviye, kutupsal ve subtropikal gibi türleri vardır. Uzunluğu birkaç bin kilometreye ulaşırken kalınlığı birkaç kilometredir. Rüzgar hızının jet akıntısına dahil edilebilmesi için hızının 60 Knots veya daha fazla olması gerekir.
Jet akıntıları nasıl keşfedildi?
Ağustos 1883’te Endonezya’daki Krakatoa yanardağ patlaması, küresel olarak bildirilen ilk volkanik olaydı. Patlamadan kaynaklanan kül ve toz 80 km yüksekliğe kadar yükseldi.
Oxford Üniversitesi’nden yanardağ uzmanı Profesör David Pyle patlamaya ilişkin olarak “Aralık 1883 itibariyle dünyanın hemen hemen her yerinde rahatsızlıklarla ilgili bir şey görmeyi bekleyebilirsiniz” yorumunu yaptı.
Yaygın gözlemler bilim akademisi The Royal Society’nin daha fazla hesap talep etmesine neden oldu.
40 bin kişinin ölümüne sebep olan patlamadan sonra toz kütlelerinin hareketini inceleyen meteorolog Francis Rollo Russell 800’ün üzerinde gözlemi inceledi ve jet akıntıları keşfetti.
Russel, 70 km/s’lik bir rüzgar hızı tahmin ederek tropik kuşakta tam bir daire çizen patlamanın optik etkilerinin haritasını çıkardı.
Jet akıntılara ilk keşfedildiklerinde “ekvatoral toz akıntısı” dendi.
Bir söylentiye göre, 2012 yılının Mayıs ayında 120 milyon dolara satılan Çığlık adlı tablonun (1893) ressamı Edward Munch, bu tablosunda Krakatao Yanardağı’ndan yayılan ve Norveç semalarında da görülen küllerden ve toz bulutundan ilham almış.