Teknoloji kullanırken hepimiz iz bırakıyoruz

İnternet
Gelişen teknolojiyle birlikte hem özel sektör hem de devletten aldığımız hizmetler dijitalleşti. Bu da hepimizi birer dijital kod düzeyine indirgedi. Hepimiz internette yaptığımız her işlemde bilgi si...
EMOJİLE

Gelişen teknolojiyle birlikte hem özel sektör hem de devletten aldığımız hizmetler dijitalleşti. Bu da hepimizi birer dijital kod düzeyine indirgedi. Hepimiz internette yaptığımız her işlemde bilgi sistemlerinde ve geçtiğimiz her sokakta kameralarda bir iz bırakıyoruz.

Bilgi ve iletişim teknolojileri artık hayatın vazgeçilmezleri arasındaki yerini aldı. Dünya üzerinde ve Türkiye’de insanlar bu teknolojiler sayesinde kendilerini çeşitli sosyal medya ortamlarında var ediyor, yeni fikirler ve kültürlerle tanışıyor. Ancak bunu yaparken arkasında hep bir iz bırakıyor, bazı fikirleri beğenip yayarken, bazı fikir ve kültürleri ise öteki ve düşman ilan ediyor. Kendini taraf kılıyor. Bilgi ve iletişim teknolojilerinin kullanıcılar tarafındaki kullanım pratikleri ve etkileri bugüne dek sayısız makale ve tartışmanın konusu oldu. Kuşkusuz bu konu hakkında söylenecek ve tartışılacak çok şey de var. Peki bu teknolojileri yönetenler bakımından kullanıcılar ne ifade ediyor? Sadece birer ticari veri hazinesi mi? Yoksa sürekli izlenip, denetlenmesi gereken birer sayısal beden mi?

DİJİTAL GÖZETİM İLK KEZ KİTAPLAŞTI

Daha önce Cesur Yeni Medya: Wikileaks ve 2011 Arap İsyanları üzerine tartışmalar ile Katılımın ‘E Hali’: Gençlerin Sanal Alemi adlı e-kitapları yayınlayan Alternatif Bilişim Derneği, yeni bir kitapta bu kez dijital gözetimi tartışmaya açıyor. Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde 2011 Bahar Dönemi’nde Yeni Medya Sosyolojisi adlı doktora dersinde bir araya gelen bir grup akademisyen, Türkiye’de dijital gözetim konusuna çalıştı. Daha sonra o çalışma, araştırmalarla beslendi ve kolektif bir emeğin ürünü olarak Türkiye’de Dijital Gözetim: T.C. Kimlik Numarasından E-Kimlik Kartlarına Yurttaşın Sayısal Bedenlenişi kitabı oldu.

DPI E-POSTALARA BAKIYOR

‘Dijital Gözetim Teknolojileri ve Uygulamaları’ başlıklı ikinci bölüm ise dijital gözetim amacıyla kullanılan teknolojileri ele alıyor. Bunların başında İnternet iletişiminin takip altına alınması anlamına gelen DPI (Deep packet inspection – Derin paket sorgulama) geliyor.

ABD’nin İnternet iletişimini kayıtlaması, Türkiye’de BTK’nın ‘Güvenli İnternet’ filtre sistemi, devletlerin güvenlik kameraları ile tüm alanlarda kurdukları denetim, Türkiye’de son yıllarda oluşan yargı rejiminin ‘delil’ ve ‘suçlu’ bulma çalışmaları, genetik bilgilerimizin bile bir denetim nesnesi olabileceği gerçeği olarak biyopolitika, işyerleri ve çalışma alanlarında yetkililerin hiç konuşmadan, gizlice sürdürdükleri takipleme ve ölçme-tartma çalışmaları, Google gibi araçların bizi izleyip kişiliğimizi ölçerek yanıt döndürmesi, bu şirketlerde kayıtlanan kişisel bilgilerin kötüye kullanılması tehlikesi…

T.C. kimlik numaramız yeterince korunmuyor

Osmanlı’dan günümüze ‘nüfus idaresi’ ile başlayıp ‘MERNİS’ olarak devam eden yurttaşların kayıtlanması süreci kitapta anlatıyor. ‘Türkiye’de Yurttaşların Sayısal Kayıtlanması ve Gözetlenmesi: Şecere Kayıtlarından Sayısal Bedenlenişe’ başlıklı bölümde 19. yüzyıldan MERNİS’e ve biyometrik kimlik kartlarına geçiş inceleniyor. T.C. vatandaşlarının tüm bilgilerinin tek bir merkezi anahtar: T.C. kimlik numarasıyla erkezileştirilmesi, bireyin doğumdan ölüme, gündelik yaşamın her alanında devletçe dijital olarak kayıtlanıp, sınıflara ayrılmasına dikkat çekiliyor. Özgürlüklerin otoritenin kontrolünün yanı sıra sürekli gözetlendiğini ve kontrol edildiğini düşünen yurttaşlar tarafından da kısıtlandığına vurgu yapılan çalışmada bu derece bireye özel verilerin ise hala korunaksız olduğuna dikkat çekiliyor.

Kişisel verinin korunması için önlem almak şart

Kişisel verilerin korunması ve güvenliği konusunda dünyadaki ve Türkiye’deki durumun ayrıntılı bir şekilde ele alındığı, Selma Arslantaş Toktaş, Mutlu Binark, Şafak Dikmen, Işık Barış Fidaner, Gülden Gürsoy-Ataman, Elif Küzeci, Alkım Özaygen’in yazdığı kitabı Mutlu Binark yayına hazırladı. Kitap, Friedrich-Ebert-Stiftung Vakfı Türkiye Temsilciliği-İstanbul’un katkılarıyla basıldı. Kitap Alternatif Bilişim Derneği’nin daha önce yayınladığı iki kitap gibi özgür e-kitap olarak da derneğin ekitap sitesi ekitap.alternatifbilisim.org adresinden indirilebiliyor.

YeniŞafak