Sosyal medyada devrim yapmak

İnternet
Ertuğrul Fındık’ın haberi  Kendimizi kandırmayalım! SOSYAL medya gerçekte ne işe yarar? Kanaatimce halihazırdaki kullanımıyla temel amacı olup bitenler hakkında mümkün olduğunca hızlı haber...
EMOJİLE

Ertuğrul Fındık’ın haberi 

Kendimizi kandırmayalım!

SOSYAL medya gerçekte ne işe yarar? Kanaatimce halihazırdaki kullanımıyla temel amacı olup bitenler hakkında mümkün olduğunca hızlı haber almak.

‘KUTSAL’ TWITTER VE FACEBOOK

Felsefi açılımlar yapmaya niyetim yok ama haberin hızla yayılması insanların zihninde iki şeye yol açıyor. Birincisi, haberi kanıksamaya yol açıyor. Eskiden akşamları şoke olmuş vaziyette izlediğimiz türden haberlerin onlarcasıyla gün içinde defalarca karşılaşıyoruz. İkincisi ise daha vahim. Dezenformasyon. Bu denli hızlı oluşan haber akışı, zihinlerimizi alt üst ediyor. Neyin doğru neyin yanlış olduğunu anlamıyoruz.

Bu kaygan zemin içinde kendi çapında sosyal medya devrimi yapmanın da türlü çeşitli yolu var. Adına ‘Arap Baharı’ denen zincirleme devrim de Twitter sayesinde olmamış mıydı, hatırlayın.Kutsal Twitter ve Facebook, yıllardır Hüsnü Mübarek rejimiyle boğuşan Mısır halkının imdadına yetişmemiş miydi? Al Nahda hareketinin sürgün lideri Gannuşi’nin yıllar süren mücadelesi hiçbir işe yaramamıştı, Müslüman Kardeşler üyelerinin zindanlarda çürümesi, Kaddafi’nin zulüm ettiği Libya halkının başkaldırışı işe yaramamıştı da Twitter’da El Cezire muhabirinin attığı twitlerle yıkılmıştı bu rejimler, nasıl hatırlamazsınız.

Gazze ablukasını kırmak için yola çıkan gemiye yağdırılan mermiler değildi dünyayı sallayan.

Her şeyi değiştiren, aslında, Twitter’da mermi gibi saydırılan İsrail aleyhtarı aforizmalardı.

Bir gün tarih 50’den çok retwit alan twittercıların heykelini dikecek, 19 yaşında varını yoğunu bırakıp insani yardım için yola çıkan Furkan Doğan’ın değil.

HANİ GAZETECİLER KURTARILMIŞTI?

Kendimizi kandırmayalım. Sosyal medya, kendi mecrasını bulup sahici bir temele oturuncaya ve başı sonu belli bir amaca hizmet etmeye başlayıncaya kadar komik videoların, düğün dernek fotoğraflarının paylaşıldığı bir yer. Ötesi değil.

Gerek geliştirici gerekse kullanıcı olarak bizzat içinde yer aldığım bir oluşumu kötülemek değil maksadım. Onu bir ‘hakikat’ olarak algılamaya itiraz ediyorum. Bu konudaki en yakın örnek, Suriye’deki gazeteciler. Kendilerinden haber alınamadığı yönündeki bilgi yayıldığında “Haydi Suriye Konsolosluğu önüne” şeklindeki çağrı yüzlerce kişi tarafından ‘beğen’ildi, ‘paylaş’ıldı, twitlendi. O gece oraya toplanan insan sayısı, atılan herhangi bir    twitin retwit sayısından azdı. Atılan onlarca twit, açılan sayfalar, yapılan gönderiler, trending topic olmalar, Suriye rejiminin elinde tutsak olan iki gazeteci arkadaşımızı kurtarmaya yetmedi. Üstelik sosyal medyada dolaşan ilk görüntüler sonrası yayılan genel hava gazetecilerin kurtarıldığı yönündeydi. Oysa ortada henüz bir kurtarılma yoktu; sadece sivil diplomasi girişiminde bulunan ve kurtarma yönünde canla başla uğraşan insani yardım teşkilatı İHH, gazetecilerle görüşmüş ve görüşmeyi videoya almıştı.

Sonuç olarak Facebook’ta “Devrim yapmak istiyorum” deseniz, bin kişi beğenir, ama ‘hadi’ deseniz on kişi toplayamazsınız Taksim Meydanı’na. Bütün kurgusunu, zamanı hızla tüketmek üzerine kurmuş olan ve kalıcı üretimi özendirmeyen halihazırdaki sosyal medya, bu haliyle ilham vermekten çok uzak. Sosyal medya desteğiyle ‘devrim’ yapmak isteyenlere kötü haber vereyim. Her ne kadar klasik medya organları ısrarla beyinlerimize aksini pompalasa da şimdilik böyle bir şey mümkün değil.

Star